Kalbi dışarıdan pille uyarma fikri 100 yıl öncesine dayanmasına rağmen, kalp pilinin yaygınlaşması son 50 yılda gerçekleşti.
Prof. Dr. E. Murat Tuzcu, Milliyet gazetesinde yayımlanan yazısında (09.03.09), kalp pillerini anlatıyor. Tuzcu’nun yazısı şöyle:
“Geçen hafta otobüs durağında bayılıp hastaneye kaldırılan Hadiye Hanım’a kalp bloku tanısı konmuştu. Nedeni kalbin kendisinden değil de, dışarıdan aldığı bir madde olabilir mi diye aldığı tüm ilaçları gözden geçirildi. Altta yatan, düzeltilebilecek bir kalp hastalığı var mı diye incelemeler yapıldı. Örneğin kalp damarlarında tıkanma var mı diye bakıldı. Olsa, ya stentle ya da ameliyatla tedavi etme yoluna gidilecekti. Blok yapan neden ortadan kaldırılınca kalp hızı normale dönerse, pile gerek kalmayacaktı. Çoğu zaman olduğu gibi düzeltilebilecek bir neden bulunamadı. Çok yavaş olan kalp atımlarının yarattığı yakınmalar devam ettiği için kalbine pil takılmasına karar verildi.
Kalp pili nedir?
Kalbi dışarıdan elektrikle uyarma fikri 100 yıl öncesine dayanır. Lakin kalp pilinin yaygın olarak kullanılımı son 50 yılda gerçekleşti. Başlangıçta epeyce büyük olan pilleri yerleştirmek için ameliyat gerekiyordu. Geçen süre içindeki teknolojik ilerlemeler sayesinde kalp pili kibrit kutusundan küçük boyuta ulaştı.
İlk yıllarda kalp pillerinin tek bir işlevi vardı; istenilen hızda uyarı çıkarmak. Pilden çıkan uyarı bir telle sağ karıncığa ulaşır ve kasılmayı başlatırdı. Bu ilkel cihazlar hayat kurtarıcı olsa da kalbin verimli çalışması için yeterli değildi. Çünkü kalbin tek bir odacığını uyarır ama ne hızlanıp ne yavaşlar ne de kalpten çıkan uyarıları dikkate alırdı.
Zamanla, bu cihazlar hem daha küçük hem de daha marifetli hale getirildiler. Bugün kullandığımız, müthiş bir mühendislik harikası olan piller, kalbin tüm odalarını ahenkli bir biçimde uyarabilmektedir. Daha da önemlisi; antenleri aracılığıyla kalbi her an dinlediklerinden ne zaman uyarı çıkarılması gerektiğine kendileri karar verirler.
Kime takılır?
Kalbin aküsü işini layığıyla yapamıyorsa veya çıkan uyarılar kalbe yayılamıyorsa, hele bir de bu durum şikâyetlere yol açıyorsa, kalbin yeni bir aküye, başka bir deyişle yapay bir pile ihtiyacı vardır. Her tedavide olduğu gibi, işe girişmeden önce iyice düşünüp taşınmak gerekir. Mutlaka pile ihtiyaç olduğundan emin olunmalıdır. Ne kadar güvenli bir işlem olsa da aksilik çıkma şansı sıfır değildir. Ender de olsa, ciddi problemler çıkabileceği unutulmamalıdır.
Nasıl çalışır?
Eğer kalbin sağ üst odadaki normal aküsünden uyarı çıkıyorsa, pil bunu üst odadaki teli aracılığıyla duyar. Buraya uyarı vermez. Aşağı tarafı dinlemeye devam eder. Eğer belli bir süre içinde yukarıdan çıkan uyarı alt kata ulaşırsa ne âlâ. Uyarı çıkarmadan, susup dinlemeye devam eder. Ama üst ve alt katlar arasında blok varsa, yukardan çıkan uyarı aşağıya geçemiyorsa, harekete geçip alt katları uyarır. Böylece üst kat ne hızla uyarı çıkarıyorsa, alt kat o hızla uyarılır.
Uyarı çıkarmadaki zorluk esas kaynaktaysa, yukarıdaki tel aracılığıyla pil bunu hisseder ve uyarı çıkarmaya başlar. Alt kattaki tel elektrik akımının kendisine gelmesini bekler. Gelirse susar, ama gelmezse kendisi uyarı çıkarır. Böylece hem üst, hem de alt katlar pille çalışıyor olur.
Kalbin elektrik sisteminin tümüyle iflas ettiği durumlarda pilin vücudun ihtiyaçlarını dinleyip ona göre hızını ayarlaması gerekir. Modern pillerde yürüdüğümüzde vücudumuzdaki titreşimleri veya hızlanan solunumumuzu hisseden antenler vardır. Bütün amaç normal kalpteki uyarı çıkış ve yayılmasını en iyi biçimde taklit edebilmek.
Kalp pilinin uyarı çıkarma hızını, uyarı çıkarmadan önceki dinleme süresinin uzunluğunu, uyarının şiddetini ve daha birçok özelliğini programlayabiliriz. İstendiğinde doktorlar, uzaktan kumanda aletiyle programı değiştirebilir.
İlk şekilde uyarı normal çıkıyor ve yayılıyor. İkincide uyarı normal, ama aşağıya yayılamıyor. Aşağıda, teldeki anten uyarı gelmediğini algılıyor, pile haber veriyor. Pil de programlandığı sürede, alt kattaki tele elektrik yollayıp aşağı odaları uyarıyor.
İlk şekilde uyarı normal çıkıyor ve yayılıyor. İkincide, kalbin aküsünden uyarı çıkmıyor. Üst kattaki tel, uyarı gelmediğini algılayıp pile haber veriyor. Pil de programlandığı sürede, üst kata uyarı yolluyor. Bu uyarı normal yollardan alt odalara ulaşıyor.
Nasıl takılır?
Doktor sol veya sağ köprücük kemiğinin altına 4-5 santimetrelik bir kesi yapar. Burada deri altında pil için küçük bir cep hazırlanır. Pil bu cebe yerleştirir. Koldan gelip kalbe giden toplardamarın içinden geçirilen iki tel, kalbin sağ tarafına kadar ilerletilir. Tellerden biri kalbin üst, biri de alt katına yerleştirilir. Kalbin duvarına sağlam bir biçimde yerleştirmek için vida uçlu veya dikensi çıkıntıları olan teller kullanılır. Elektrik taşıyan tellerin diğer ucu da pile vidalanır. Çalışması kontrol edildikten sonra kesilmiş olan yer dikilir. Bu işlem için sadece kesi yapılacak bölgenin uyuşturulması ve hastaya sakinleştirici ilaçlar verilmesi yeterlidir. Genellikle hasta ertesi gün hastaneden çıkabilir.
Pilin tellerinin yerlerinden oynamaması çok önemlidir. Sağlam olarak tespit etmek için ya vidalı ya da tırtıklı uçları olan teller kullanılır. Tellerin öbür ucu, pilin özel giriş yerlerine sıkıca vidalanır. Sonra pil yerleştirilir, deri dikilir. Akciğer röntgeni pili ve telleri çok güzel gösterir. Tellerde kırılma, kopma olursa röntgende görülür.
Pil biterse ne olur?
Pil takıldıktan sonra iş bitmiyor. Düzenli aralıklarla izlenmesi gerekiyor. Gerektiğinde kolayca yeniden programlanma yapılabiliyor. Pil bitmeden aylar önce gücüm azaldı diye işaret vermeye başlıyor. Pili çıkarıp yeni bir pil takmak için bolca zaman oluyor. Düzenli aralıklarla izleme, takılan pilden azami yararı sağlamak için önemli. İzleme, bir komplikasyon çıkacaksa, durumun erkenden fark edilmesini sağlar. Pil takılırken veya sonrasında çıkabilecek aksiliklerin neler olduğunu başka bir yazıda ele alacağım.”