MHP Genel Başkanı Bahçeli Erdoğan’a, “Milliyetçi Hareket, kafatası ölçmeye başlamış olsaydı, senin Türkiye'de Başbakan olma şansın var mıydı?" dedi
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Konya'da düzenlenen mitingde, "Bu MHP, kafatası milliyetçisi" dediğini öne sürerek, "Eğer Milliyetçi Hareket, kafatası ölçmeye başlamış olsaydı, senin Türkiye'de Başbakan olma şansın var mıydı?" dedi.
Bahçeli, partisinin Konya Hükümet Meydanı'nda düzenlediği mitingde, Başbakan Erdoğan'ın miting alanlarında söylediği sözlerle yine büyük yanlışlar yapmakta olduğu savundu.
"Konyada bize 'bunlar kafatasçı' diyor. Şu çirkin söze bakınız, Milliyetçi Hareket Partisi'ni nasıl kafatasçı olarak, nasıl edepsizce suçlarsın" diyen Bahçeli, Başbakan Erdoğan'a, "Türk siyasi hayatında 40 yıldan bu yana şerefli bir mücadele yürüten bir siyasi partiye böyle edepsizce bir iftirada nasıl bulunursun Sayın Başbakan" diye sordu.
"Eğer Milliyetçi Hareket kafatası ölçmeye başlamış olsaydı, senin Türkiye'de Başbakan olma şansın var mıydı?" diyen Bahçeli, miting meydanlarından ne konuşulacağının iyi bilinmesi gerektiğini söyledi.
Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın, meydanlarda 36 etnik gruptan bahsettiğini, ancak "ağzından Türk milleti sözünün çıkmadığını" öne sürerek, "Niye bu ülkeyi bu kadar ayırmaya heveslisin. Bu aklı sana kim veriyor, kim yönlendiriyor seni?" dedi.
‘Attan düşme özürlüsü değiliz’
Başbakan Erdoğan'ın "Sayın Bahçeli uçak özürlüsü" dediğini ileri süren Bahçeli, şunları kaydetti:
"(Uçak özürlü) ne demek, yani 'uçağa binememe korkusu var' diyor. Şimdi bizim uçağa bindiğimiz günler, vatandaşın bindiği günlerdir, tarifeli uçaktır, özel uçağa Bahçeli binmez, devletin uçağına hiç binmez. Mütevazi bir şekilde arkadaşlarıyla gece gündüz kara yoluyla seyahat ederek, her ile ulaşmaya gayret gösteren bir partinin genel başkanına 'uçak özürlü' demekle neyi anlatıyorsun. Haydi diyelim ki biz uçak özürlüyüz. O teknoloji harikasına binmekten biraz çekiniyoruz. Pekala ben şimdi dersem ki 'Allah'a çok şükür attan düşme özürlüsü değiliz' desem ne olacak? Gel Konya'nın caddelerinde bir ata bin de görelim bakalım."
Bahçeli, bu iktidar döneminde sınırlı sayıda ve imtiyazlı yandaş grubunun dışında, bir yanda açlık, adaletsizlik, ahlaksızlık, asayişsizlik, öte yanda yokluk, yolsuzluk, yoksulluk ve yozlaşma görüldüğünü öne sürdü.
Açlık sınırının altında milyonlarca insan bulunduğu, gazetelerin 3. sayfalarında aile faciaları, cinayetlerin görüldüğünü dile getiren Bahçeli, diğer taraftan yıllarca süren mahkemelerde adaletin sağlanamadığını, mahkeme süreçlerinin yıllarca uzadığını kaydetti.
‘İşsizlik başını almış gidiyor’
"Türkiyede işsizlik başını almış gidiyor, açlık başını almış gidiyor" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kalkıyorsun, 'işsizlik ABD'de de var, Almanya'da da' diyerek 'Türkiye'de de olsun ne olur?' diye geçiştiremezsin. İşsizlik çok önemli sosyal hastalıktır. Bugün 5 milyon 680 bin işsizimiz var. Özellikle de genç işsizlerimiz var. Özellikle son günlerde ekonomik krizden dolayı işten çıkarılan 500 bini geçen insanımız var. Esnafımız kepenk kapatıyor, dükkanına yeni mal koyamıyor, emeklilerin durumu aynı. Yolsuzlukların başını alıp gittiği bir dönemde millet böyle ıstırap çekerken siz konuşuyorsunuz, 'hamdolsun bize bir şey olmaz, kriz bizi teğet geçer' diyorsunuz. Kriz şimdi yüreği delip geçiyor Sayın Başbakan... Teğet geçiyorsa bu ancak yandaşlara, hanedanlara teğet geçiyor."
"Bir hünkar bir köylüden haksız yere yumurta alırsa, onun adamları veya yandaşları köyde tavuk bırakmaz alayını alır" sözünü hatırlatan Bahçeli, "Bunun için Türkiye'de şimdi bu başladı. Ne varsa, bir yandaş grubu olacak, hanedanın çevresi olacak, dalkavukları olacak, yalakaları olacak etrafında, bunlar zenginleşiyor. Bir siyasi partinin genel başkanı, bir Başbakanın ilk dikkat edeceği şey kendisine yalanı boş kaşıkla veren bu dalkavukların kökünü kazımasıdır" dedi.
Bahçeli, sözlerini fazla uzatmak istemediğini belirterek, "Uçakla değil kara yoluyla Elazığ'a gideceğim Allah'ın izniyle" diye konuştu.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı imkanlarının son günlerde siyasi iktidarın devamını sağlayacak şekilde haksızca kullanıldığını savunan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Türkiye'de her konuda ikiye ayrılma var. Sosyal devletin imkanlarından alanlar var, alamayanlar var. Alabilmek için AKP'nin kapısında köle olmak lazım, başın dikse alman mümkün değil. Burada da buna benzer paket, kömür gibi şeyler dağıtılıyorsa, hiç çekinmeden alın. Bu sizin hakkınızdır helalinizdir. Bunlar devletin kaynaklarıdır, alın, yiyin, için kullanın. Alın paketleri, vurun tokadı AKP'ye."