T24-Ankara
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, kadınlara yönelik şiddetle mücadelede Türkiye için bağlayıcı olan Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’nin denetim organı GREVIO’nun başkanlığını yürütmekte olan Türk akademisyen Prof. Dr. Feride Acar yerine bir AKP eski milletvekilinin isminin yeni dönem üyeliği için bildirilmesini TBMM gündemine taşıdı. Çakırözer, Türkiye'nin üç isim bildirme hakkı bulunmasına ve be Prof. Acar'ın devamı yönünde kadın derneklerinin talebi olmasına rağmen, Aile Çalışme ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının sadece eski milletvekili Aşkın Asan'ın adının yer aldığı tek kişilik aday listesi bildirmesine tepki gösterdi.
Utku Çakırözer şöyle konuştu:
“Başkanı olduğu kurul Türkiye’yi ‘kadına şiddet’, ‘kız çocuklarının zorla evlendirilmesi’ gibi konularda eleştirdi diye dünyaca tanınan saygın bilim insanı Prof Feride Acar’ın dışlanması ülkemizde kadın haklarına, kadına şiddetin engellenmesi meselesine devletin bakışını göstermesi açısından düşündürücü ve kaygı vericidir. O kurula kadına şiddeti önleyecek denetimleri yapsın, kararlar alsın diye değil, Türkiye’nin bu alandaki kötü karnesini örtmek için partizan üye gönderilmek isteniyor. Kadına yönelik şiddet böyle bir bakışla asla önlenemez” dedi.
Çakırözer, Türkiye’nin önerdiği eski milletvekili Prof Aşkın Asan’ın GREVIO üyelerinde olmazsa olmaz koşul olarak aranan ‘tarafsızlık’ ilkesine uymadığı gerekçesiyle reddedilebileceğine de dikkat çekti.
Sözleşmenin mimarıydı, GREVIO Başkanı oldu
İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin” imzalandığı toplantıya Türkiye hem ev sahipliği yapmış, hem de sözleşmenin ilk imzacısı olmuştu.
Sözleşme hükümlerinin izleme ve denetim mekanizması GREVIO üyeleri ise ülkelerin bildirdiği adaylar arasından seçilen bağımsız, tarafsız uzmanlardan oluşuyor. GREVIO’da Türkiye’yi temsil eden ve İstanbul Sözleşmesinin mimarlarından sayılan Prof. Dr. Feride Acar aynı zamanda GREVIO Başkanlık görevini de 2015’ten bu yana üstlenmekte.
Kadınlar Acar'ı istiyor
GREVİO’nun 10 üyesinin görev süresi ise 31 Mayıs 2019’da doluyor. Yeni dönem üyelerinin seçimi için Sözleşme’ye taraf olan devletler en az 3 aday göstermeye davet edildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ilana çıktı. Sivil toplum örgütleri yine Acar’ın ismini önerdi. Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Dışişleri, İçişleri; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler ve Adalet bakanlıkları ile YÖK temsilcisinden oluşan seçici kurul ise İstanbul Sözleşmesinin mimarlarından ve GREVIO’nun ilk başkanı Prof Acar'ı aday göstermeyip, Strazburg’a üç yerine tek kişilik aday listesi gönderdi.
"Gerçekleri görünür kılması rahatsızlık yarattı"
Türkiye’nin GREVIO üyeliği için Prof Acar’ı dışlayarak ve üç aday yerine sadece AKP eski milletvekili, ve Tenzile Erdoğan İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü görevini yürütmekte olan Aşkın Hasan’ı tek isim olarak bildirmesini Meclis gündemine taşıyan Çakırözer, GREVIO’nun yeni dönem üye adaylarının belirlenmesi sürecinden bir ay önce Türkiye raporu yayımladığını anımsattı. Raporda, Türkiye hakkında ’15-18 yaş arası kız çocuklarına yönelik şiddet suçlarına yönelik yasaların yeterli olmadığı’ , ‘zorla evliliklerin ceza yasasında bir suç olarak tanımlanması gerektiği’, ‘taciz ya da tecavüzden hayatta kalanların saldırganla evlendirilmediğinin garanti altına alınması gerekliliği’ gibi uyarıların olduğuna dikkat çeken Çakırözer, “Prof Feride Acar’ın, başkanlığını çok başarıyla yerine getirdiği GREVIO’ye Türkiye’deki yönetim tarafından yeniden aday gösterilmemesinde iktidarın Türkiye gerçeklerinin bilinir, görünür olmasından duyduğu rahatsızlık yatıyor” dedi.
"Dünya ilk 100ündeki akademisyeni neden dışlıyorsunuz?"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a konuyla ilgili yazılı soru önergesi de yönelten Çakırözer, “İstanbul Sözleşmesi’ne taraf devletlerin yeni GREVIO üyeliği için üçer adayın bildirilmesini istemesine ve bu yönde başvurular da olmasına karşın Türkiye neden tek aday bildirdi? Cinsiyet ayrımcılığıyla mücadelede dünyanın ilk 100 bilim insanından biri olan, GREVIO Başkanlığı görevini de bir dönemdir başarılı biçimde yürüten Prof Feride Acar neden dışlanmak isteniyor? Kadın hakları konusunda çalışan sivil toplum örgütlerinin Feride Acar’ın aday gösterilmesi yönündeki talepleri neden duymazdan gelinmiştir” sorularını yöneltti
GREVIO üyelikleri için aday belirleme sürecinde ülkelerin kamuoylarının görüşünün alınması gerekliliği bulunduğuna dikkat çeken Çakırözer, “Ancak ilgili sivil toplum kuruluşlarının ve kadın örgütlerini görüşü alınmıyor. Kadın örgütleri adaylarının Feride Acar olduğunu açıkça ilan ettiler. Bunu ilgili makamlara da ilettiler. Ancak hiçbir cevap verilmemiş. Kadın örgütleri kendilerini son derece yakından ilgilendiren bu önemli atama sürecinden neden dışlandı?” sorularını da yöneltti.
"Amaç gerçekleri saklamak"
Feride Acar’ın başkanlığını sürdürdüğü GREVIO’nun Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ne ne kadar uyup ne kadar uymadığını gösteren ilk raporunu kısa süre önce yayımladığına dikkat çeken Çakırözer şöyle devam etti:
“Raporda kadının insan hakları açısından Türkiye’ye yönelik sert eleştiriler ve önemli çağrılar yer aldı. Kadına yönelik şiddet konusunda resmi bir verinin bulunmadığı, mağdurların korunması konusunda sistemin başarısız olduğu’ belirtiliyor. Acar’ın veto gerekçesi bu eleştiriler mi? Yine raporda 15-18 yaş arası kız çocuklarına yönelik şiddet suçlarına yönelik yasaların yeterli olmadığı vurgulanmış. Acar bu yüzden mi dışlanmak isteniyor. Yine raporda zorla evliliklerin ceza yasasında bir suç olarak tanımlanması; taciz ya da tecavüzden hayatta kalanların saldırganla evlendirilmediğinin garanti altına alınması isteniyor. Kadına yönelik şiddetle mücadelede, bu uyarılara uyulması hayatidir. Bu uyarılar laf olsun diye yapılmıyor. Bu rapor alelade bir rapor değil. GREVİO, Türkiye’yi ilk imzacısı İstanbul Sözleşmesi’ni uyulması yönünde bu uyarıları yaptığı için mi bu iktidar Türkiye’nin temsilcisini değiştirmek istiyor. Kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesi için yapılan uyarılardan ve bunu yapanlardan neden çekiniliyor. Neden kadına şiddetin önlenmesi konusundaki eksiklerimizi gidermek yerine, zayıf karnemizi saklama çabası içindeyiz?” ifadeleri ile tepki gösterdi.
"Hepsi tesadüf mü?"
GREVIO üye belirleme sürecinin, iktidara yakın basın organlarında İstanbul Sözleşmesi’nin bazı kurallarına uyulmasının eleştirildiği, hedef gösterildiği günlere denk geldiğini anımsatan Çakırözer, “Bir gazetede İstanbul Sözleşmesi için, ‘Batılı toplum normları baz alınarak hazırlanan ve sonrasında sapkınlıkları körükleyen, aile kurumunu yıkan, eşler arasında huzursuzluğa sebebiyet veren Sözleşme’ deniyor. Sözleşmenin boşanmalara zemin oluşturduğu hatta kadın cinayetlerini arttırdığı bile söylenebilmekte. Bu yüzden yürürlükten kaldırılması çağrıları yapılabiliyor. İktidar GREVIO’nun yapısında ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ne bağlılığında büyük tahribat yaratabilecek bir aday seçerken, bir yandan bu tip sözleşme karşıtı kampanyalarının yürütülmesine sadece bir tesadüf denilebilir mi?” dedi.
"Tarafsız olmadığı için reddedilebilir"
Çakırözer, Türkiye’nin önerdiği Prof Aşkın Asan’ın GREVIO üyelerinde olmazsa olmaz koşul olarak aranan ‘tarafsızlık’ ilkesine uygun bir aday olmadığının altını çizerek, “Dünyanın tanıdığı saydığı ve atanması kesin olan bir isim elimizdeyken, reddedileceği biline biline taraflı bir isimde ısrar edilmesini anlamak mümkün değil. Bu tavırlar Türkiye’nin itibarını, saygınlığını da azaltmakta” dedi.
Oktay'a soru
Çakırözer, konu ile ilgili Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’de verdiği soru önergesinde şu sorulara da yer verdi:
“Türkiye; yeni dönem GREVIO adaylarının belirlenmesi için neden 3 aday yerine tek bir aday bildirmeyi tercih etmiştir? Ev sahibi ve ilk imzacısı olduğumuz İstanbul Sözleşmesi’nin tüm hükümlerinin uygulanmasından neden çekinilmektedir? Sözleşmenin mimarı Feride Acar yerine başka bir adayın gösterilmesinde varsa bu çekincelerin etkisi nelerdir? Yeni dönem adayının belirlenmesinde, belirleme sürecinden yaklaşık 1 ay önce yayımlanan GREVIO’nun raporundaki Türkiye’ye yönelik eleştiri ve tespitlerin etkisi var mıdır? Raporda “15-18 yaş arası kız çocuklarına yönelik şiddet suçlarına yönelik yasaların yeterli olmadığı”nın vurgulanması, “zorla evliliklerin ceza yasasında bir suç olarak tanılanmasının” istenmesinin Feride Acar’ın üyelikten alınması ile sonuçlanacak kararda etkisi var mıdır? Bu isim değişikliğinde, GREVİO’nun raporunda “taciz ya da tecavüzden hayatta kalanların saldırganla evlendirilmediğinin garanti altına alınması istenmesinin” etkisi nedir?”
Acar ve Aşkın kimdir?
ODTÜ Sosyal Politikalar Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Feride Acar daha önce BM Kadınlara Karşı Ayrımcılığı Önleme Komitesi (CEDAW) Başkanlığı görevini yürüttü. Acar 2015’ten bu yana da Avrupa Konseyi Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Eylem Uzmanlar Grubu (GREVİO) Başkanlığını yürütmekte.
Feride Acar, cinsiyet ayrımcılığıyla mücadelede dünyanın ilk 100 insanı arasına seçildi.
Prof Aşkın Asan, Riyad’da İslami Bilimler Bölümü Mezunu. Teksas ve Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitelerinde Eğitim Teknolojileri alanında yüksek lisans ve doktora yaptı. Karadeniz Teknik Üniversitesi, Dubai ve Umman’da akademik görevler üstlendi. 23. Dönem AKP Ankara Milletvekilliğinin ardından, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Bakan Yardımcılığı görevini üstlendi. Avrasya Üniversitesi Rektörlüğüne getirildi. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Profesörler çıksın İmam Hatip’te yöneticilik yapmaya hazırım desin. İşte reform budur” sözleri üzerine Üsküdar Tenzile Erdoğan Anadolu Kız İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü görevine getirildi.