Alevi ve cemevi derneklerinin Kadıköy’de yapacağı miting başladı. Polis tarafından üst aramaları yapılan vatandaşlar, miting alanına girdi.
Kadıköy Meydanı’nda "İnkarcılığa, Asimilasyona karşı, Eşit Yurttaşlık ve İnanç Özgürlüğü için Kadıköy Meydanı’nda Buluşuyoruz" sloganıyla miting yapacak olan Alevi ve cemevi derneği üyeleri Kadıköy’deki Boğa Heykeli’nin önünde toplandı. Hep birlikte pankart açıp slogan atan gruplar, Kadıköy sahile indi. Polis barikatlarıyla çevrili miting alanına giren Alevi vatandaşlar, üst aramalarının ardından alana alındı.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı ve Özgür Demokratik Alevi Derneği ile cemevlerinin de içinde bulunduğu 50'ye yakın Alevi örgütünün yaptığı ortak açıklamada yer alan talepler ise şöyle:
‘Asimilasyoncu ve yok sayıcı politikalara karşıyız’
Cem evi cami’nin karşıtı olmadığı gibi ortak bir yanı da yoktur. Bu nedenle ortak cemevi- cami projeleri ülkemizde kardeşçe yaşayan farklı inançları bir birine düşürme ve asimilasyondan başka bir sonuç doğurmayacaktır.Zorlama ve belirli amaçlara yönelik bu sinsi politikalardan vaz geçilmelidir.
‘Laik bir yönetimde zorunlu din dersi ve Diyanet İşleri olamaz’
Zorunlu din dersleri uygulamasına son verilmelidir.Bir ülke hem laik hem de Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle sadece Sunni-Hanefi mezhebine hizmet eden bir kurum dayatmasıyla bireylere inançsal baskı yapamaz. Bu nedenle Diyanetin hemen kaldırılmasını ve Devletin belirli inançları finanse etmesi uygulamasına son verilmelidir.
Sosyal barış, birlik ve beraberlik için taksit taksit siyasi amaçlara yönelik uygulamalara son verilip,eşit yurttaşlık , demokratik hak ve özgürlükler evrensel değerler nazara alınarak defaten ve derhal hayata geçirilmelidir.
Ülkemizde sosyal barış, birlik ve beraberlik Başbakan’ın ayrıştırıcı dil ve uygulamalarıyla zedelenmiştir. Bu nedenle eşit yurttaşlığı hayata geçiren.toplumun huzur ve barışını sağlayan politikalara derhal dönülmeli ve hayata geçerilmelidir.Taksit taksit ve değişik kesimlere taviz gibi algılanan göstermelik paketlerden vazgeçilmelidir.
Alevilere ait inanç merkezlerinin el konulan taşınmazları ve diğer varlıkları vakit geçirilmeksizin geri verilmesini istiyoruz
Tarih boyunca inkâr edilen, katliamlara uğratılan asimile edilmeye çalışılan Alevilerle ilgili bu uygulamalar derhal sonlandırılmalı, inançlarına saygı duyulmalıı, Hacı Bektaş Veli Dergâhı Şahkulu,Garipdede,Erikli Baba v.s gibi tüm Alevi dergâh ve inanç merkezlerinin taşınmaz malları ve diğer varlıkları aynı amaca hizmet eden Alevi kurumlarına derhal bedelsiz olarak geri verilmelidir.Tıpkı Rum,Ermeni ve Suryani mallarının iadesi gibi.
Tüm Alevi katliamları aydınlatılmalı toplum vicdanı rahatlatılmasını hemen istiyoruz. Başta Sivas Çorum.Maraş,Gazi Mahallesi katliamları olmak üzere tüm Alevi katliamlarının aydınlatılmasını ve bu katliamlar yapanlar hakkında zaman aşımının kaldırılmasını, sorumlu kişilerin devlet ve halk önünde hesap vermesini istiyoruz.
Kamu ve özel sektörde Aleviler hakkında uygulanan dışlayıcı uygulamalara ve Cemaat tekeline son verilmelidir.
Devlet bürokrasisinde ve özelsektörde Aleviler dışlamakta ve ayırımcılığa tabi tutulmaktadır. Son dönemlerde bu uygulamalar açıkça hukuksuz olarak pervasızca uygulanmaktadır. Alevi işadamlarına cemaat baskılarının önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz Laik Türkiye cemaatlerin, müritlerin, efendilerin ülkesi olamaz.
Mahalle baskısına son verilmeli zorunlu din dersi acil olarak kaldırılmalıdır.
Alevi çocuklarına yapılan mahalle baskısı ailelerin özgür seçimini engelemektedir.Bu neden zorunlu seçmeli olarak belirlenen din eğitimi,velilerin başvurması halinde seçilmeli ve uygulanmalıdır.Mevcut yöntemle Aleviler ,yaşadıkları baskılar nedeniyle mecburiyeten din derslerini seçmek zorunda kalmaktadırlar. Bu uygulama ,bu konuda verilmiş Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararların aykırı olarak sürdürülmektedir..
İktidar kendi Alevisini yaratmak için kurduğu paravan dernekleri kurmaktan vazgeçmelidir
Her fırsatta Alevilerin birlik olmadığını söyleyen aralarında inançsal anlamda bir anlaşma yok diyerek, paravan Alevi dernekler ve vakıflar kurup aramıza nifak tohumlarını atmaya çalışan zihniyeti teşhir edeceğiz.Tarihleri boyunca hiçbir iktidarın uydusu olmayan Aleviler,bu tür sunni oluşumlara şiddetle karşı çıkmakta ve gerçek kurumlarıyla özgün inançlarını yaşamak istemektedir.
Örgütlenme özgürlüğü, toplu gösteri ve ifade özgürlüğü önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır
İleri demokrasi deyip ülkemizde yaşayan halkların sendikalaşmasına emeğine sahip çıkmasına engel olan ileri demokrasiyi sadece başörtü sanan ve halkın gerçekleri öğrenmesini engelleyen zihniyetin değişmesini ve gerçek bir demokrasinin egemen kılınmasını istiyoruz.
40 bin Alevinin öldürülmesinde sorumlu olan Yavuz Sultan Selim İsminin kamusal alanda kullanılmasını istemiyoruz.
Tarihsel gerçeklikler dururken yüreğimizdeki katliam acılarını her defasında alevlendirenler son olarak 3 Köprüye Yavuz adını vererek bir kez daha bizi yok sayan ,ayrıştıran ve aşağılayan zihniyete şiddetle karşı çıkıyoruz.Kin ve nefret duygularını körükleyen bu tür uygulamalara derhal son verilmeli,Alevileri horlayıcı,aşağılayıcı ifadeler taşıyan tüm kitap ve belgelerden bu ifadelerin ayıklanmasını istiyoruz.
Alevilerin İbadet yeri cemevidir
Cemevlerimizin, ibadet yerimiz olduğu konusunda vakit geçirilmeksizin yasal düzenlemeler yapılmalıdır.İbadet yerimizin neresi olduğu konusunda tek yetki sahibi bizler olup,hiç bir iktidar ve Devlet bizim adımıza karar verme hakkına sahip değildir.Tabii insan hakkndan olan bu hakkımızın derhal teslim edilmesini istiyoruz.