Çocuk gelinlerle Türkiye gündemine oturan İzmir Kiraz’da, 102 gün önce kaçırılan 14 yaşındaki Ebru Sakal sonunda bulundu ve babasına teslim edildi. Küçük kızına kavuşan baba "Psikolojisini düzelttikten sonra kızımı tekrar okula göndereceğim..." dedi. Ebru, İzmir Çocuk İzleme Merkezi’nde dün verdiği ifadede, "Kendi isteğimle kaçtım" dedi.
Kaymakam Mustafa Akgül, Emniyet Güvenlik Büro Amiri Gökhan Nacioğlu’nun liderliğinde beş kişilik özel 'müzakere' ekibi kurdu. Bu özel ekip, Ebru’yu kaçıran 22 yaşındaki gencin babası başta olmak üzere, tüm akraba ve yakınlarını takibe aldı. Sorgu ve sıkıştırma taktikleriyle çember giderek daraltıldı. 104 gün süren mücadelenin sonunda, önceki gece Hüseyin, yanına Ebru’yu alarak teslim olmak zorunda kaldı.
Hürriyet gazetesinden Gülden Aydın'ın haberi şöyle:
Henüz 14 yaşındaki Ebru Sakal, çocuk gelinlerle gündeme oturan İzmir Kiraz’ın Olgunlar köyünde yaşayan ailesinin gururuydu.
Kiraz’daki Sağlık Meslek Lisesi’nin 1. sınıfına gidiyordu. Köyünde liseye devam eden tek kız çocuğuydu. Ailesi, beş kardeşinin aksine, okulu bırakmayan Ebru’nun doktor ya da hemşire olmasını istiyordu. Ebru çok çalışkan ve başarılıydı. Devlet yurdunda kalıyor, hafta sonları evci çıkıyordu. 16 Aralık Cuma akşamı, okuldan çıktı, fakat eve gelmedi. Ebru’nun babası Abdullah ve annesi Ayşe Sakal, telaşlandı. Gecenin ilerleyen saatlerinde Abdullah Sakal’ın telefonu çaldı. Arayan, muhtar Muammer Yalçın’dı. Önce, “Kayıp var mı?” diye sordu. Sonra ağzındaki baklayı çıkardı: Ebru’yu, askerden yeni dönen Hüseyin Aksakal (22) kaçırmıştı.
'O' geleneğe inat kızlarını aradılar
Baba Abdullah Sakal, muhtara "Çocuğumu derhal geri getirsinler" diye çıkıştı.
Beklediği desteği göremeyince, soluğu Emniyet Müdürlüğü’nde aldı. Sakal ailesinin çile dolu 102 günü böylece başladı. Kararlıydılar. Kız çocuklarının kaçırılarak zorla evlendirildiği köyün çağdışı geleneğine inat, kızlarını bulacaklar, yeniden okula gitmesini sağlayacaklardı. Ebru’nun annesi Ayşe Sakal, "Kızımız tecavüze uğrasa da bizim kızımız. Okutmaya devam edeceğiz" diyordu.
Özel müzakere ekibi herkesi takibe aldı
Baba Abdullah Sakal’ın azmiyle, resmî ve yerel otoriteler, küçük Ebru’yu bulmak için seferber oldu.
Kaymakam Mustafa Akgül, Emniyet Güvenlik Büro Amiri Gökhan Nacioğlu’nun liderliğinde beş kişilik özel ‘müzakere’ ekibi kurdu. Bu özel ekip, Ebru’yu kaçıran Hüseyin’in babası Salih Aksakal başta olmak üzere, tüm akraba ve yakınlarını takibe aldı. Sorgu ve sıkıştırma taktikleriyle çember giderek daraltıldı. Ve üç ay, iki gün süren mücadelenin sonunda, önceki gece Hüseyin, yanına Ebru’yu alarak teslim olmak zorunda kaldı.
Güvenlik Büro Amiri Gökhan Nacioğlu, Ebru’nun annesi Ayşe ve babası Abdullah Sakal’a müjdeli haberi verdi.
Gülden Aydın geçtiğimiz şubat ayında Olgunlar köyüne giderek, 50 gündür kayıp olan Ebru’nun annesi ile görüşmüştü.
"Ne olursa olsun benim çocuğum"
Ailesi aylar sonra Ebru’ya kavuşmak için Kiraz’a koştu. Kavuştular. Abdullah Sakal, aylardır görmediği kızına sarıldığında küçük kız henüz şoktan çıkamamıştı. Ağzını bıçak açmıyordu.
Kızına kavuşan baba Abdullah Sakal, o anları anlattı: “Çocuğum robot gibiydi, ne yaptılarsa psikolojisi gitmişti. Ama ne olursa olsun, benim çocuğum. Psikolojisini düzeltip okuluna devam ettireceğim.”
"En ağır cezayı alması için savaşacağım"
Baba Sakal, mücadelesini sürdürmekte kararlı olduğunu da şu sözlerle belirtti: “Ebru’nun bulunması için medya, kaymakamlık, valilik, emniyet ve jandarmayla işbirliği yaptı. Kızım hamile kalsa da Hüseyin’le evlenmeyecek. Okuluna devam edecek, hemşire ya da doktor olacak. Sadece Ebru değil, bundan sonra hiçbir kız çocuğunun canı yanmasın diye Hüseyin’in en ağır cezayı çekmesi için savaşacağım.”
"Ebru çocuk değil, ortada suç yok"
Hüseyin Aksakal’ın avukatı Ferruh Er, kız kaçırma olayını şöyle ‘savundu’:
“Mağdure Ebru’nun doğum tarihi 2002 olarak görünse de daha büyük. Evde doğmuş, hastane kaydı yok. Dolayısıyla kaçtığı tarih itibarıyla suç teşkil etmiyor. TCK’ya göre kız 16’dan gün almış ise ortada suç yok. Kemik yaşının ölçülmesini isteyeceğiz. Burada kızlar parayla satıldığı için sevdiklerine kaçıyorlar. Zorla kaçırıldığına dair bir bulgu var mı? Kız ne söylerse, soruşturma ona göre yönlenecek. Kız, babasının kendisini satacağı için sevdiğine gönüllü kaçtığını söylüyor.”
"Kendim kaçtım"
Ebru Sakal, İzmir Çocuk İzleme Merkezi’nde dün verdiği ifadede, “Hüseyin’e kendi isteğimle kaçtım” dedi. “Anneni, babanı özledin mi?” sorusuna, “En küçük kardeşim Emircan’ı çok özledim” yanıtı veren küçük kız, okuluna dönmek isteyip istemediği sorusunu ise, “Babam okumamı çok istiyordu” dedikten sonra, susup başını eğerek yanıtladı. Yapılan sağlık muayenesinde hamile olmadığı anlaşılan Ebru Sakal, sosyal hizmetler yurduna yerleştirildi.
"Kiraz örnek olsun"
Tülin Eraslan (İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı): “Ebru ve kaçıran gencin ailesini ziyaret ettik, gençlerle ve muhtarla konuştuk. O bölgede sağlık ocağı ve ebelerin kadınlara eğitim vermesi gerekiyor. Erken yaşta anneliğin, çok çocuk doğurmanın zararları anlatılmalı. Kiraz’ın pilot bölge olarak emsal teşkil etmesini istiyoruz. Gelen ihbarlarla diğer ilçelere de ulaşacağız. Kiraz, Bayındır, Ödemiş belediye başkanları ile bir araya gelip ortak çalışma platformu oluşturulmasını istedik.”