31 Mart yerel seçimlerinden umduğu sonucu alamayan İYİ Parti’nin, 27 Nisan’da yapılacak olağanüstü kurultayı, parti için bir anlamda yeni bir milat olacak.
Genel Başkan Akşener’in, aday olmadığı kurultayda yarışın Grup Başkanı Koray Aydın, Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ve Genel Başkan Yardımcısı Tolga Akalın arasında geçmesi bekleniyor.
Parti içinde aynı zamanda, “Akşener bırakmamalıydı” diyen geniş bir kesim bulunuyor ve bu grup, hangi aday seçilirse seçilsin partide bir dağılma, parçalanma sürecini engelleyemeyeceği endişesini dile getiriyor.
İYİ Parti’de kurultaya günler kala genel başkan adayları, delege ve milletvekili grubunun desteğini alabilmek için yoğun bir çalışma yürütüyor.
Akşener’in sıkışık bir kurultay takvimi belirlemesi nedeniyle, adayların delegelere ulaşmak için çok kısıtlı zamanı bulunuyor.
Hatta bu sıkışık takvim nedeniyle, genel başkan adayı olmak isteyen bazı isimlerin adaylıktan vazgeçtiği ve bu niyetlerini, olağan kurultaya bırakmak zorunda kaldığı konuşuluyor.
İYİ Parti tüzüğüne göre genel başkanlığa aday olmak için delegelerin yüzde 5’inin imzasıyla aday gösterilmesi gerekiyor.
Dervişoğlu, Akalın ve Aydın’ın bu imzaları bulabileceği ve üçlü yarışın yaşanacağı ifade edilse de ipi kimin göğüsleyeceği ise kestirilemiyor.
Parti kulislerinde, Akşener sonrasına ilişkin daha çok karamsar senaryolar konuşuluyor.
Hangi aday seçilirse seçilsin, partiden kopuşlar muhtemel görünüyor ve bazı milletvekillerinin de partiden ayrılmasının sürpriz olmayacağı belirtiliyor.
Kurultayın zamanlamasına dönük eleştirilerin öne çıktığı partide, seçim yenilgisinin yarattığı duygusal kırılma nedeniyle sağlıklı sonuç çıkmayacağı ve kim seçirse seçilsin, yeni genel başkanın partiyi toparlamasının kolay olmayacağı görüşü hakim.
‘Cihan abi’ formülü kabul görmedi
Akşener’in genel başkanlığı bırakmasını yanlış bulan gruplar, yeniden genel başkanlığa dönmesine dönük formülleri tartışıyor.
Akşener’in bu aşamadan sonra olağanüstü kurultayda yeniden aday olması beklenmiyor. Ancak “Akşener yoksa, parti de yok” diyen bir grup partili, bir “mola” sonrasında dönmesi için ara formül olarak partiyi olağan kurultaya taşıyacak güvenilir ve “akil” bir ismin genel başkan olması gerektiğini savunuyor.
Akşener yeniden dönmese bile, olağan kurultay sürecine daha sağlıklı bir zemin oluşturulması için de bu formülün tartışmaya açıldığı belirtiliyor.
Bu konuda adı öne çıkan ise Akşener’in Doğru Yol Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi’nde birlikte siyaset yaptığı İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı.
Paçacı’nın, delegeden böyle bir talep gelmesi halinde olumsuz bakmayacağı, ancak kendisinin ise bu konuda özel bir çaba harcamadığı ifade ediliyor.
Her üç adayın da bu formüle karşı olduğuna dikkat çeken parti kaynakları, parti içinden güçlü bir destek gelmemesi nedeniyle bu formülün sadece tartışma boyutunda kaldığına işaret ediyor.
‘Akşener’in Dervişoğlu’na desteği ters teper’ iddiası
Parti içinde adayların seçilme olasılıkları ve parti içi desteklerine dönük de farklı yorumlar yapılıyor.
Parti kulislerinde Müsavat Dervişoğlu’na, Akşener’in destek verdiği, hemen herkes tarafından dile getiriliyor.
Hatta Akşener’e yakın isimlerin, delegeleri arayarak, Dervişoğlu için destek istediği ifade ediliyor.
Akşener’in en yakınındaki parti yöneticileri ve milletvekillerinden bazılarının Dervişoğlu’nun adaylığını açıkladığı basın toplantısında yanında yer alması da bunun en önemli göstergesi sayılıyor.
Dervişoğlu da basın toplantısında, gazetecilerin sorusu üzerine, “Akşener’in gönlü benden yanaysa bundan gurur ve onur duyarım” sözleriyle memnuniyetini dile getirmişti.
Dervişoğlu’na destek verenler, gerek basın toplantısında verdiği mesajların, gerekse Akşener’in desteğinin delegelere yansımasının olumlu olacağını düşünüyor.
Akşener’in olağan kongrede yeniden aday olmak istemesi halinde Dervişoğlu ile daha yumuşak bir geçiş süreci yaşanabileceği düşünülüyor.
Ancak parti içinde bir grup delege üzerinde “baskı kurma” olarak algılanacağı için bunun ters tepeceğini savunuyor.
Akşener’in yakın çevresinden Dervişoğlu için kulis yapılmasının, değişim isteyen delegenin tepkisine yol açacağına dikkat çekiliyor.
‘Koray Aydın teşkilatlar üzerinde hala etkili’
Parti içinde bazı kesimler ise eski teşkilat başkanı olması ve deneyimli bir siyasetçi olması nedeniyle Koray Aydın’ın daha avantajlı olduğunu düşünüyor.
Akşener, Aydın’ı önce siyasi işler başkanlığına, genel başkanvekilliğine, daha sonra da grup başkanlığına kaydırarak, teşkilattan uzaklaştırmıştı.
Ancak partinin bazı deneyimli isimleri, partinin teşkilatını Aydın’ın kurduğunu ve hala teşkilat üzerinde etkili olduğuna dikkat çekerek, delege sayısı yüksek olan Ankara, İzmir’in de aralarında bulunduğu bazı il delgelerinin Aydın’ı destekleyeceğini savunuyor.
‘Gençler Akalın’ı destekliyor’
Aydın ve Dervişoğlu gibi ülkücü kökenli bir isim olan Tolga Akalın, iki rakibine göre genç bir aday.
CHP’deki gençleşmenin, partiyi yerel seçimde birinciliğe taşıdığına dikkat çeken bazı partiler, partinin genç tabanı ve delgelerinin Akalın’a destek verme olasılığını yüksek buluyor.
Parti kulislerinde ağırlıklı görüş, genel başkanlık seçiminin ilk turunda hiçbir adayın seçilmek için yeterli oy çoğunluğunu sağlayamayacağı ve ikinci tura kalabileceği yönünde.
İkinci tura Koray Aydın ve Dervişoğlu’nun kalması yüksek olasılık görülüyor ve böyle bir tabloda Tolga Akalın’ın tutumunun sonucu belirleyeceği konuşuluyor.
Parti kulislerinde, böyle bir durumda, Akalın’ın Dervişoğlu’na destek vermesi yüksek olasılık görülüyor ve bu durumun Devrişoğlu’nun seçilme şansını artıracağı yorumu yapılıyor.