T24 Çevre
Türkiye İş Bankası'nın, Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) iş birliğiyle geçen yıl hayata geçirdiği “Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları” projesinde şamandıralama aşamasına geçildi. Projenin daha birinci yılımızda denizlerin akciğeri olarak bilinen iki yeni deniz çayırı alanı keşfedilmesi, oksijeni tükenmekte olan Marmara Denizi için sevindirici bir gelişme oldu.
Denizleri ve deniz kaynaklarını korumak, ekolojik dengeye ve sürdürülebilirliğe destek olmak amacıyla yürütülen çalışmaların yeni etabı için şamandıraların atıldığı bölgeler arasında yer alan Beykoz açıklarında, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri İzlem Erdem ile TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk’ün katılımıyla bir basın toplantısı düzenlendi.
İzlem Erdem: Denizler için çözüm geliştirmeye her zamankinden çok ihtiyaç varİş Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri İzlem Erdem, yaptığı konuşmada, iklim değişikliği tehdidine karşı tüm kurumlara önemli sorumluluklar düştüğünü belirterek, denizlerdeki biyolojik çeşitliliğin korunması, kirliliğin azaltılması ve bu güzelliklerin nesiller boyu devam etmesi için sürdürülebilir çözümler geliştirmeye, bilinçli adımlar atmaya her zamankinden çok ihtiyaç olduğunu söyledi. “Denizler bizim, gelecek bizim” yaklaşımıyla başlattıkları çalışmalarda denizlerin korunmasına, bilimsel bilginin artırılmasına ve araştırma kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirten Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçen yıl ilk adımını attığımız ‘Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları’ projesiyle Marmara Denizi’nin sağlığı için kritik öneme sahip Posidonia oceanica deniz çayırlarının bulunduğu alanların haritalandırılmasını, üzerindeki atıklardan temizlenmesini ve korunmasını amaçlıyoruz. İzlem Erdem, Bankanın doğrudan operasyonlarından kaynaklanan emisyonları azaltma stratejisi kapsamında karbon-nötr banka olma hedefini 2035’ten 2026’ya çektiklerini, Net Sıfır Bankacılık Birliği üyesi olarak sağladıkları kredilerden kaynaklanan emisyonları azaltmak için de önemli taahhütlerde bulunduklarını anımsattı. |
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri İzlem Erdem
Bayram Öztürk: “Şamandıralar sayesinde iklim değişikliği de izlenecek”
TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk ise projenin yeni aşamasında temmuz ayı içinde; deniz çayırları örtüsünün başladığı yerlere toplam 10 adet mapa ve şamandıra yerleştirileceğini belirterek, şöyle konuştu:
“Böylece, ilk kez Marmara’ya sadece deniz çayırlarının korunmasını amaçlayan şamandıralar yerleştirmekle kalmayacağız aynı zamanda iklim değişikliğini de izleyecek sistemleri konumlandıracağız.
Nedir?Şamandıra deniz yüzeyinde hareket edebilen, halkalarına tekne bağlamak için sağlam biçimde demirlenmiş olan, bir konumu, bir yeri belirtmeye, bir tehlikeyi işaret etmeye ya da geçiş yolunu göstermeye yarayan yüzer cisimdir.Mapa; güvertelerde ya da uygun yerlerde kanca takmak, halat bağlamak için kullanılan sabit halkadır. Resif tonoz; deniz tabanına yerleştirilen beton bloklar veya benzeri yapılardır. Deniz canlıları için yeni habitat oluşturarak tür çeşitliliğine katkı sağlar. |
Deniz suyu sıcaklıklarının artışı, küresel ısınmanın en önemli göstergelerinden biri. Proje kapsamında şamandıralara yerleştirilecek sıcaklık ölçüm cihazlarıyla düzenli olarak elde edeceğimiz deniz suyu sıcaklığı verileri, iklim değişikliğinin etkilerini anlamamıza önemli katkılar sağlayacak. Şamandıraların bağlanacağı tonozların zaman içinde Marmara’da biten sübye ve kalamarlar için yaşam alanı oluşturacağını düşünüyoruz.
Ayrıca deniz çayırları alanlarına yerleştirilen bu mapa ve şamandıralarla bölgede yürütülen faaliyetlerde (balıkçılık, dalış, su sporları ve tekne, gemi geçişleri vb.) farkındalık sağlamayı hedefliyoruz. Toplam 10 adet şamandıraya zarar verilmemesine özellikle dikkat çekmek istiyoruz.”
Öztürk, atılan şamandıralar için bütün yetkili kurumlardan izin alındığının ve sığ sularda olduğu için balıkçıların av alanlarının kısıtlanmadığının da altını çizdi.
Marmara’da yeni Posidonia oceanica deniz çayırı yatakları bulundu
Projedeki geçmiş çalışmalara ilişkin de bilgi aktaran Öztürk, “2023 yılında Marmara’da yeni Posidonia oceanica deniz çayırları yatakları bulduk ve bunların sonuçlarını bilimsel dergilerde yayımladık. Beş bin metrekarelik üç yeni alan bu çiçekli bitkinin yeni yayılım alanı oldu.
Bilindiği gibi bu çayırların son yayılım alanları Marmara Adaları. Buna ek olarak Aralık 2023 itibarıyla Marmara Adası, Avşa Adası, Erdek merkez ve köylerinde toplam 20 okulda 4 binin üzerinde ilk ve ortaokul öğrencisine denizlerimiz ve deniz çayırlarıyla ilgili eğitimler verdik” diye konuştu.
Deniz çayırları: Deniz canlıları için yaşamsal öneme sahip habitatlar
Denizleri ve deniz kaynaklarını koruma; ekolojik dengeye ve sürdürülebilirliğe destek olma hedefiyle “Dünya bizim gelecek bizim” yaklaşımını benimseyen İş Bankası ve TÜDAV iş birliğiyle Eylül 2023’te hayata geçen “Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları” projesiyle Marmara Denizi’nin sağlığı için kritik öneme sahip son Posidonia oceanica deniz çayırlarının haritalanması, üzerindeki atıklardan temizlenmesi ve korunması amaçlanıyor.
Projenin yeni etabında İstanbul Boğazı’nda ilk kez araştırma şamandıralaması yapılıyor. İlk iki şamandıra, ince deniz otu ya da Zostera marina olarak bilinen deniz çayırlarına ev sahipliği yapan Büyük Liman ve Beykoz – Sultaniye açıklarına yerleştirildi. Temmuz ayında 8 yeni araştırma şamandırası daha Marmara Adaları bölgesinde Narlı Köyü ve Paşalimanı Adası olmak üzere deniz çayırlarının bulunduğu alanlara atılacak.
Birçok deniz canlısı için yaşamsal öneme sahip habitatlar olan deniz çayırları, balıklar ve omurgasız canlılar gibi çeşitli türlere üreme, beslenme ve barınma alanı sağlıyor. Örneğin, Marmara Adaları’nda deniz çayırları Karagöz, İzmarit, Papaz balıkları, deniz atı, deniz iğnesi, yengeç ve karidesler, pinalar ile kalamar ve sübyeleri de barındırıyor. Deniz çayırlarının korunması, bu türlerin yaşam döngülerinin sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için büyük bir öneme sahip. Proje, deniz ekosistemlerinin sağlıklı ve dengeli bir şekilde devam edebilmesi için bu önemli alanların korumasını ve toplumsal bilincin artırılmasını hedefliyor.