T24 Haber Merkezi
İstanbul Barosunun yeni başkanı İbrahim Özden Kaboğlu, seçildiği gün, anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili, "Değişmez maddelere olumlu anlamda dokunulabilir" açıklamasında bulundu. Kaboğlu, "Tıpkı 1995'te yapıldığı gibi, tıpkı 2001'de yapıldığı gibi 1995'te başlangıç kısmındaki ırkçı ifadeler çıkartıldı. 2001 değişikliğinde ise madde 14'e İnsan Hakları'na dayanan, laik ve demokratik cumhuriyet kavramı konuldu, tanımı yapıldı" dedi.
Dünyanın en büyük baroları arasında yer alan İstanbul Barosu’nda Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu 7 bin 219 oyla İstanbul Barosu'nun yeni başkanı seçildi. Böylece, baroyu 22 yıldır yöneten Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu, yaşadığı bölünmeden sonra 22 yılın ardından baro yönetimini kaybetti.
7 bin 219 oyla seçimi kazanan Kaboğlu’nun ardından ikinci sırayı 5 bin 497 oyla Hasan Kılıç aldı. 4 bin 497 oy alan Turgay Bilge üçüncü olurken, Önce İlke Grubu’nun adayları Filiz Saraç ile Ali Gürbüz, dördüncü ve beşinci sırayı paylaştı.
22 yıl sonra yeni yönetim: İstanbul Barosu'nun yeni başkanı İbrahim Kaboğlu oldu
Kaboğlu'ndan ilk açıklama
Anayasa Profesörü Kaboğlu, ilk konuşmasını Haliç Kongre Merkezi’nin önündeki fuaye alanında yaptı.
İbrahim Kaboğlu ilk konuşmasında, “Kazanan İstanbul Barosu oldu. Diğer gruplar da kazandı. Fikir, dayanışma ve eylem dönemi başlamıştır” dedi.
Anayasa’nın 3. maddesine yönelik açıklamalarının ardından eleştirilerin odağı olan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un ardından İbrahim Kaboğlu da anayasanın ilk dört maddesine dokunulabileceğini ifade ederek anayasa tartışmalarına bir yenisini daha ekledi.
Yeni başkan Kaboğlu, fuaye alanındaki konuşmasında kendi kitaplarında bu konuya yer verdiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Değişmez maddelere olumlu anlamda dokunulabilir. Tıpkı 1995'te yapıldığı gibi, tıpkı 2001'de yapıldığı gibi 1995'te başlangıç kısmındaki ırkçı ifadeler çıkartıldı. 2001 değişikliğinde ise madde 14'e İnsan Hakları'na dayanan, laik ve demokratik cumhuriyet kavramı konuldu, tanımı yapıldı. O zaman 1961'de öngörülmüş olan İnsan Hakları'na dayanan devlet kuralı, 2001'de Anayasa'ya yeniden girmiş oldu. İnsan haklarına dayanan, laik ve demokratik cumhuriyet...Yani daha ileriye götürüldü. Bu bakımdan Anayasa Mahkemesi de kararlarında artık insan haklarına dayanan laik ve demokratik cumhuriyet tanımını kullanmaya başladı. Biz hepimiz hep birlikte hak, hukuk adalet için, insan haklarına dayanan, laik ve demokratik sosyal hukuk devletini savunacağız."
Erdal Beşikçioğlu: Behzat Ç.’yi Etimesgutlularla çekeceğiz; bundan daha iyi bir ilçe tanıtımı olamaz |