Yaşam

Işıkara İstanbul depremi için 2014'ü gösterdi, uzmanlar 'yargılanmalı' dedi

Ahmet Mete Işıkara'nın İstanbul depremi için 2014 yılını işaret etmesi üzerine, deprem profesörleri Işıkara'yı falcılıkla suçladı

10 Mayıs 2012 13:04

'Fay hattının güney kolundaki sessizlik hayra alamet değil' diyen ve Marmara Depremi’nin 2014 yılında olacağını söyleyen Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’ya uzmanlar tepki gösterdi. Işıkara'nın  falcılık yaptığını söyleyen meslektaşları Işıkara'nın toplumu yanıltmaktan dolayı yargılanmasını istedi.

Kandilli Rasathanesi eski müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, olasılıklardan yola çıkarak yaptığı hesaplamalara göre, Marmara’da depremin olma olasılığının en yüksek olduğu yılın 2014 olduğunu açıkladı. Işıkara “Marmara’da bir deprem tehlikesi var. Bir öngörüm var. İşte o zaman İstanbul, depremi yaşayacak. 1900’den önceki verileri de alarak bu olasılık dağılımını uyguladığınız zaman karşıma çıkan manzara şu: 2014” dedi. Deprem uzmanları ise Işıkara’nın tahminini bilimsellikten uzak ‘falcılık’ olarak nitelendirdi.


‘Falcı değilim, formül matematiksel’


Burak Kara'nın Vatan gazetesindeki haberine göre; Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara istatiksel olarak hesapladığı deprem tarihi için şöyle konuştu:

“Sözlerimi iyi okumak lazım. Marmara’da hem aletsel, hem de tarihsel dönemde olan 9-10 şiddetindeki depremlere uyarlanan bir matematiksel olasılık fonksiyonu ile ulaştım. Büyük depremler ve büyük depremler arasında olan zaman aralıklarını bu fonksiyona uyarladığımız zaman 2014 yılının olma olasılığının en yüksek olduğu noktayı gösteriyor. Olma olasılığı ne kadar var ise olmama olasılığı da o kadar var. Bazen beyanlar yanlış algılanıyor. Ben bir uyarı yapmak istiyorum. Bu yöntem bilim dışı değildir, bu formül matematikseldir. Ben kafamdan uydurmuyorum. Bu fonsiyondan yararlanarak Japonya’da da uygulanmıştır. Bu bir uyarıdır, bizim bu depreme hazırlanmamız lazım. Kimseyi tedirgin etme derdim yok, ben uyarıyorum. 2014 fonsiyonunun artı eksisi var, ben ifade etmedim bunu. ‘Olabilir de, olmayabilir de’ diye beyan ettim. Olmazsa da şaşırmam. İnşaat firmasının ‘İsthanbul evleri’nin reklamında oynadım. İstanbul Beylikdüzü’nde dört dörtlük bir site yaptık, bu siteyi yaparken diğer inşaat firmalarına da örnek olmasını istediğim bir proje oldu. Yapı denetim sistemini biz seçtik, bunu bizim seçmemiz, Şehircilik Bakanlığı’na ışık tuttu. İnşaat yapanların seçtiği yapı denetim şirketleri inşaata gitmeden denetletiyor, imzalatıyorlardı. Biz bunu değiştirdik. “


Yard. Doç Dr. Oğuz Gündoğdu İstanbul Üniversitesi Jeofizik Bölümü Öğretim Üyesi

‘Tarih söylemek falcılık olur’

“Işıkara Hoca’nın söyleyiş tarzı yanlış. Bu tarz tahminleri yapmak doğru değildir. O bölgedeki insanlarla muhatap olunca nasıl etkilendiklerini görüyorsunuz. Marmara ile ilgili bu kadar net şey varsa bizlere de anlatsın, bilimsel olarak biz de destekleyelim, çalışmalara katılalım. Işıkara Hoca’nın 2014 demesinin bir bilimsel dayanağı yok. Doğru söylem ‘tehlikenin olduğunu’ söylemektir, ama çizgiyi aşmamak lazım. Depremlere istatistik öğretilmez. Deprem uzmanları bilimsel olarak riskleri ve tehlikeyi her zaman söylenmeli ama tarih söylemek falcılık olur.”


Prof. Dr. Okan Tüysüz İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi

‘Bilim adamı riski gösterir’

“İstatistik kullanarak hangi sıklıkta deprem olacak bunu tahmin edersiniz. En son 1755-1894 İstanbul’un iki büyük depremi bunlardan, itibaren geçen zamana bağlı olarak gelecekte ne zaman deprem olabilir bunu söyleyebilirsiniz ama doğa hiçbir zaman düzenli davranmaz, bir fay 250 senede bir deprem üretir, ama bu 150 ile 600 yıl arasında değişir. Ortalaması 250 senedir. Geleceğe yönelik tahmin vermek mümkün değil. Tarih vermeyi inanılır ve güvenilir bulmuyorum.”


Prof. Dr. Haluk Sucuoğlu ODTÜ Yapı ve Deprem Laboratuvarı Başkanı

‘Hukuki sonuçları olmalı’

“Bilimle alakası yok bu söylemin. Işıkara yaptığı hesapları bilim dünyasına açmak zorunda. Bu yöntem bilim dışıdır. Deprem gibi doğa olaylarında bilim olarak biz henüz yeterli başarıyı gösteremedik, volkan patlaması gibi olaylarda da böyle, depremde de. Ne zaman olacağı bilinmez. İstatistiki veriler de depremlerdeki belirsizlik çok fazla 10 binlerce yıldır tekrarlanan olayın son birkaç yüz yıldır verisine sahibiz. 2014 nereden çıktı bunu hesapla bize göstermek zorunda. Ciddiye alınan daha medeni bir dünyada kamuoyunu yanıltmaktan dolayı bu gibi söylemlerin hukuki sonuçlarının da olması lazım.”


Enkazda fotoğraf sergisi


Gölcük Belediye Başkanlığı ve Kocaeli Gölcük Engellilerle Dayanışma Derneği’nin birlikte gerçekleştirdiği ’Engelsiz Deniz’ projesi kapsamında, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde denize göçen ve yaklaşık 30 metre derinde bulunan enkazlarda sualtı fotoğraf sergisi açılacak. Çekilen fotoğraflar dalgıçlar tarafından deniz altındaki enkaza yerleştirilirken, bugün yapılacak dalışa devlet eski bakanlarından Kürşad Tüzmen ve dünya serbest dalış rekortmeni Şahika Ercümen de katılacak