Fransa’nın önde gelen eğitim ve araştırma kurumlarından ENS Lyon’da görev alan teorik fizikçi Pascal Koiran, uzaydaki varsayımsal yapılar olan solucan deliklerinin düşünüldüğünden daha kararlı olduğunu ortaya koydu.
Korian’ın teorisini ayrıntılandırdığı ve henüz hakem onayından geçmeyen makale, solucan deliklerinin evrenin farklı noktaları arasında köprü kuran kısa yol görevi görebileceği düşüncesini destekliyor.
Bilimkurguda sık rastlanan bu fikir, son olarak 2014 yapımı Christopher Nolan'ın Yıldızlararası (Interstallar) filminde işlenmiş ve solucan deliklerinin ün kazanmasını sağlamıştı.
Solucan deliği nedir?
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Albert Einstein ve ABD’li-İsrailli fizikçi Nathan Rosen tarafından kuramlaştırılan solucan deliği, uzay-zamanda iki uzak nokta arasında seyahat etmeyi kolaylaştırabilecek teorik bir kısayol.
Solucan delikleri şimdiye dek hiç gözlemlenmedi ve bunların var olamayacağına dair de birçok teori mevcut. Ancak Einstein'ın Genel Görelilik Teorisi’yle uyumlu oldukları için fizikçiler arasındaki en önemli tartışma konularından olmayı sürdürüyor.
Teoriyi destekleyen bilim insanları, solucan deliklerinin bir ucunda bir kara deliğin, diğer ucunda ise bir beyaz deliğin yer aldığına inanıyor. Çevresindeki hiçbir nesnenin içeri çekilmekten kaçamadığı kara deliklerin aksine varsayımsal beyaz delikler, hiçbir nesnenin içine giremediği gökcisimleri olarak düşünülüyor.
Bu iki nesne arasında kurulacak tünellerin evrenin uzak noktalarına kısa sürede seyahat etmeyi mümkün kılabileceğine inanılıyor.
"Düşünüldüğünden daha kararlı"
Öte yandan, teoriyi destekleyen bilim insanları bile bir solucan deliğinin son derece istikrarsız olacağını ve oluştuğu andan hemen sonra kapanarak içine giren nesnenin öteki uçtan çıkışına izin vermeyeceğini tahmin ediyordu.
Bu nedenle fizikçiler tüneli açık tutmak için egzotik madde kullanılması gerektiği sonucuna varmıştı.
Koiran’ın yeni bir yöntemle yaptığı hesaplama ise bu tünellerin düşünüldüğünden daha kararlı olduğunu, nesnelerin bir ucundan girip diğerinden çıkmasına imkan tanıyabileceğini gösterdi.
Korian söz konusu araştırmasında solucan deliklerini incelemek için Eddington-Finkelstein metriği adı verilen ve sık kullanılmayan bir hesaplama yöntemine başvurdu.
Arthur Stanley Eddington ve David Finkelstein adlı iki fizikçinin geliştirdiği bu yöntem, kara delik geometrisinde kullanılmak üzere tasarlanmış bir koordinat sistemi.
Korian işte bu sistemle kurduğu matematiksel simülasyonda kara deliğin olay ufkunu geçerek solucan deliğine giren ve tünelden geçen bir parçacığın diğer taraftan çıkabileceğini tespit etti.
Bu da tüneli açık tutacak bir egzotik maddeye gerek kalmadan, solucan deliğinin kararlılığını koruyabildiğini gösteriyor.
Öte yandan söz konusu bulgular, herhangi bir kara delikten atlamanın evrenin başka bir noktasına gitmeyi sağlayacağı anlamına gelmiyor.
Uzmanlar solucan deliklerini kasıtlı olarak oluşturmak için çok yüksek miktarda kütle çekim enerjisi gerekeceğini söylüyor.
Evrim Ağacı'na göre şimdiki imkanlarla bunu başarmak mümkün değil.