Sağlık

İngiliz doktor McBride: Sütanneliği meslek haline getirilsin

İlknur SARGUT/Özgür KUMANOVALI-İSTANBUL, (DHA)- SENTETİK mamalar ve süt tozlarının zararlarına dikkat çeken Nöroloji ve Beslenme Uzmanı Dr

19 Nisan 2018 14:10

İlknur SARGUT/Özgür KUMANOVALI-İSTANBUL, (DHA)- SENTETİK mamalar ve süt tozlarının zararlarına dikkat çeken Nöroloji ve Beslenme Uzmanı Dr. Natasha Campbell McBride, bu gıdaların üretimiyle birçok şeyin bozulduğunu, doğum sonrası bebeğine süt veremeyen anneler için \'sütanneliğinin\' meslek haline getirilmesi gerektiğini söyledi.

Nöroloji ve Beslenme Uzmanı Dr. Natasha Campbell McBride, otizmin yanı sıra birçok hastalığın sebebinin bağırsak florasındaki dengesizlik olduğunu ortaya koydu ve GAPS Tedavi Protokolünü (Bağırsak ve Psikoloji Sendromu için Doğal Tedavi Yöntemi) geliştirdi. 3 yaşındaki oğlunu \"Tüm hastalıklar bağırsakta başlar\" sözünden yola çıkarak geliştirdiği sistemle sağlığına kavuşturan Dr. Natasha Campbell McBride, çok sayıda hastaya da çare oldu. 2. GAPS Günleri kapsamında İstinye Üniversitesi’nde düzenlenen konferansta GAPS hastaları, öğrenciler ve akademisyenlerin sorularını yanıtlayan Dr. Natasha Campbell McBride, ardından İstinye Üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiye’nin ilk ve tek Mikrobiyota Laboratuvarı’nı gezdi.

“BÜTÜN HASTALIKLAR BAĞIRSAKTA BAŞLIYOR”

Tüm hastalıkların bağırsakta başladığına dikkat çeken Natasha Campbell McBride, “Eğer kötü mikroplar bağırsaklara yerleşirse bunların ürettiği toksik maddeler bağırsağın geçirgenliğini artırır. Toksik maddeler vücuda geçtiğinde beyinde otizm, akciğerde astım gibi hastalıklara sebep olabilir” dedi. GAPS’in bir diyet olmaktan öte beslenme protokolü olduğunu vurgulayan McBride, “Bu diyet önce bağırsakta oluşan kötü mikropları temizliyor. Kötü madde yapımı durduruyor. Ondan sonra bağırsakların geçirgenliği iyileşiyor. Sağlıklı bir bağırsaktan sonra ise sağlıklı yiyeceklerle vücudu temizliyoruz” dedi.

“GAPS DİYETİ TÜRK MUTFAĞINA BENZİYOR”

GAPS diyetinde kullanılan besinlerin geleneksel Türk mutfağı ile çok benzerlik gösterdiğini ifade eden McBride, “Taze et, balık, yumurta, fermente sebze, yoğurt, peynir gibi mayalanmış ürünler. Bunların hepsinin evde pişirilmesi gerekiyor. Markette bulunan rafine gıdaları hayatımızdan çıkarmalıyız. Çünkü bunlar bizi değil, sadece kötü mikropları besliyor. Bu diyeti uyguladığınız zaman sağlığınıza kavuşuyorsunuz” diye konuştu.

“MAMA DEĞİL ANNE SÜTÜ”

Bütün kronik hastalıkların altında bağırsak sorunları yattığını belirten McBride, annelere şu tavsiyelerde bulundu:

“Sütanneliği eskiden meslekti, bunun yeniden geri getirilmesi gerekiyor. Çünkü çocuklarına süt veremeyen problemli anneler olabilir. Bu anneler çözümü mama, süt tozlarında aramasınlar. Süt tozunun icadıyla her şey bozuldu. Bu nedenle sütanneliğini geri getirmemiz gerekiyor. Anneler, sosyal medyayı devreye sokarak birbirleriyle iletişim kurmalı ve sütanneliğini başlatmalılar. Biz mama değil onun yerine anne sütü diyoruz. Vücudunuzu dinleyip doğal beslenin.”

TÜRKİYE’NİN İLK MİKROBİYATA LABORATUVARINA ZİYARET

McBride konferans sonrası Türkiye’de ilk kez İstinye Üniversitesi tarafından kurulan Mikrobiyota Laboratuvarı’nı ziyaret etti. McBride ile verimli bir konferans düzenlediklerini söyleyen İstinye Üniversitesi Tıbbi Mikro Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Filiz Sağlam, laboratuvarın kuruluş nedenlerini ve hedeflerini şöyle sıraladı:

“Bu laboratuvarda mikrobiyota analizi yaparak bizimle yaşayan mikropların neler olduğunu, aralarındaki dengeyi tespit etmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de son teknolojileri kullanıyoruz. Hem üniversite dışından analiz yapmak isteyen hocalara yardım ediyoruz hem kişisel olarak kendi mikrobiyotasının tahlilini yapmak isteyen kişilere hizmet veriyoruz.”

SAĞLIKLI BAĞIRSAK İÇİN BUNLARA DİKKAT EDİN

Nörolojik hastalıkların nedeninin de bağırsaklar olduğunu ifade eden Dr. Sağlam, “Sebepsiz yere bazen bağırsaklarda problem olabiliyor. Bunun mikrobiyota ile ilişkili olduğu artık biliyoruz. Farklı hastalıkların farklı mikropları var. Nörolojik hastalıkların da artık mikrobiyota yüzünden olduğunu biliyoruz. Depresyon, şizofreni, otizm, astım ve egzama gibi hastalıkların bozulmuş mikrobiyotadan kaynaklanıyor. Sağlıklı beslenme, egzersiz, probiyotik desteği, probiyotik içeren gıdaları düzenli kullanarak bağırsağımızı sağlıklı hale getirebiliriz” şeklinde konuştu.

(FOTOĞRAF-GÖRÜNTÜ)