Politika

'İnancım kalmadı, askere gitmeyeceğim'

Teröre karşı yürütülen savaşa artık inancı kalmadığını belirten Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, 'Askere gitmeyeceğim, devlete itaat etmeyeceğim. İsterler

09 Ekim 2008 03:00
Son Aktütün Karakolu'na yapılan ve 17 şehit verilen baskından sonra, terörle mücadele yöntemleri ve TSK'da terörizme karşı bir ihmal olup olmadığı kamuoyunda ilk kez bu kadar açıkça tartışılmaya başlandı. Özellikle baskının yapıldığı gün Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu'nun Antalya'da golf oynadığının ortaya çıkması bu tartışmanın öne çıkan simge konularından biri oldu.

Uluç: Açıkça ihmal ve gaflet var

Bu konuda en sert eleştiri Sabah yazarı Hıncal Uluç ile Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı'dan geldi. Uluç, "17 şehitte bir PKK başarısından çok, bir askerî hata olduğuna inananların sayısı fazla. Asker kanadından yapılan açıklamalar, kafalarda beliren sorulara yanıt vermekten, kamuoyunu tatminden uzak. Hatta tersine şüpheleri destekler düzeyinde. Bir ihmal, bir gaflet olduğu nerdeyse açık. Adamlar gazetelere haber vere vere geliyorlar nerdeyse ve siz gafil avlanıyorsunuz" diye yazarken, Kütahyalı da, böyle bir ortamda askere gitmeyeceğini açıkça ilan etti.

Genelkurmay: Komutanın bilgisi yoktu

Meclis'ten sınır ötesine izin 

Kütahyalı: Geliri olan yırtar, garibanlar çukur karakollara gider

'Kemalist ve milliyetçi olarak adlandıran kesimlerin Güneydoğu’da süren savaşa inançlarının kalmadığını' belirten Kütahyalı, bu nedenle 'laik-şehirli ortasınıfıyla, belli bir maddi gelirin üstünde olan ailelerin, oğullarının askerliğini rahat bir yerde yapması ve mümkünse yasal yollardan dolanarak bedelli yapması veya yapmaması için elinden ne gelirse yaptığını' ileri sürdü. Kütahyalı, "Her zaman olduğu gibi olan yine garibanlara olur, onlar yırtamazlar, istemeseler de o çukur karakollara giderler" dedi.

Sivil itaatsizliğe çağrı
 
'Bu riyakârlık, bu ahlaksızlık benim canıma tak etti artık' diyen Taraf yazarı Kütahyalı, yazısında şöyle devam etti:
"Ben askerliğini henüz yapmamış biriyim... Uzun uzun düşündüm ve kendi adıma bir karar verdim, buradan da ilan ediyorum... Bu çözümsüz savaş sürdükçe ASKERE GİTMEYECEĞİM!! Böyle bir sivil itaatsizliği bu ülkenin gençleri olarak bizler yapmadıkça da bu savaşın bitirileceğine de inanmıyorum! Bu fikrimin anti-militarizm ya da vicdani red ile de ilgisi yok... Bu bir meşruiyet meselesi...

TSK, bugün büyük bir meşruiyet krizi içindedir... Kendine Kemalist ve milliyetçi diyenler nazarında bile bu böyle bugün... O sebeple yasal yollardan askerden kaçmak için ellerinden geleni yapıyorlar...

Böyle bir yola tenezzül etmek bence ölen o yoksul ve köylü yurttaşlarımızın katline ortak olmaktır... Birileri rahat yerlerde askercilik oynarken, birileri güvenliksiz ölüm çukurlarında katledilmeyi bekleyecek, öyle mi?

Bu haksızlığa hiçbir vicdan dayanamaz... O sebeple askere gitmeyeceğim, bu devlete itaat etmeyeceğim... İsterlerse hapse atsınlar... Bu savaş kirli bir savaş, ordumuz ise kendi evlatlarına değer vermiyor... Böyle inanıyor ve bunu söylüyorum... "