İBB, İstanbul’un depreme dirençli bir kent haline getirilmesi amacıyla ‘Deprem Bilim Üst Kurulu’nun önerileri, tespitleri ve çözüm yolları doğrultusunda başlattığı seferberlik planını kamuoyu ile paylaştı.
“İstanbul depreminden yıkılmadan, depreme yenilmeden çıkmak için yeni bir merkezi hükümet-yerel yönetim-sivil toplum iş birliği inşa etmek zorundayız. Bunun için siyaseti dinç ve taze hale getirmeli; ve herkesin fikrini özgürce söyleyebildiği, yetkisini özgürce kullanabildiği bir atmosferi harekete geçirmek yaşamsal bir zorunluluktur" diyen İmamoğlu, birlikte çözülmesi gereken konuları şöyle sıraladı:
- İstanbul ve Marmara Deprem Konseyi’nin kurulması,
- İBB deprem bütçesinin revizyonunun yapılması ve buna destek sunulması,
- İstanbul’un depreme dirençli hale getirilmesi için mevzuat çalışmalarının hızlıca sonuçlanması,
- Yapı güçlendirme konusuna ilişkin yasal düzenleme için, merkezi yönetimle iş birliği ve finans desteği sağlanması,
- Hızlı tarama yönteminin, mevzuata konarak yaygınlaştırılması,
- Boş konutların kullandırılması programına ilişkin yasal ve yönetsel düzenlemelerin hayata geçirilmesi,
- Deprem sonrası toplanma ve geçici barınma alanlarının tam donanımlı bir şekilde fiziki altyapılarının geliştirilmesi için merkezi yönetim ile eşgüdüm haline gelinmesi,
- İstanbul’un iletişim, elektrik, enerji gibi tüm altyapı sistemlerini depreme dirençli hale getirmek için ilgili aktörlerle ortak çalışacak ortamın sağlanması,
- İstanbul özelinde yasa çalışmasının yapılması.
"Kayıtsız şartsız bir iş birliği çağrısıdır"
İlgili tüm kişi, kurum ve kuruluşa yönelik yaptığı seferberlik çağrısını yineleyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Kayıtsız şartsız bir iş birliği çağrısıdır. Milli Savunma Bakanlığı’ndan İçişleri Bakanlığı’na, Şehircilik Bakanlığından Ulaştırma Bakanlığı’na kadar tüm bakanlıklarımıza bir çağrıdır. Özellikle Marmara’daki tüm yerel yönetimlere, 39 ilçe belediyemize mülki ve askeri idarelere, meslek odalarımıza, iş dünyası örgütlerine ve her ölçekten ilgili tüm kurumlarımıza, şirketlerimize çağrıdır. Doğrusu depreme hazırlık ve İstanbul’un deprem dirençli bir şehir olması yolunda işbaşına geldiğimizden beri defalarca seferberlik çağrısı yaptık. Bu seferberlik davetimize icap etmeyenleri, tekrar tekrar davet ediyoruz. Kahramanmaraş depremi, istisnasız hepimiz için bir milat olmalıdır. Artık daha fazla bu konudaki sorumlulukları ihmal edemeyiz. Edersek, bu kez fatura çok daha yüksek olur. Artık eski siyaset tarzını terk etmeliyiz. Binaları yerinde dönüştürmek ve insanlarımıza yerlerinde güvenli konutlar kazandırmak, güçlendirmek yerine, adeta ev taşır gibi, milyonlarca konutu yeni alanlara taşıyacağım lafları bu şehri batırır. Vatandaşla konuşmadan, bilimin sesine ve ortak akla kulak vermeden iş yapılamaz.”