Yaşam

İlber Hoca'nın isim isyanı

Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, tarihi yerlerin isimlerinin değiştirilmesine sert tepki gösterdi.

25 Ağustos 2008 03:00
Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, tarihi yerlerin isimlerinin değiştirilmesine sert tepki gösterdi.
Ortaylı, Milliyet Pazar’da yayımlanan yazısında, Yunan muharebesinde 1896 yılında şehit düşen ve Alasonya kazasında defnedilen Abdülezel Paşa’nın adının verildiği caddenin Kadir Has Caddesi yapılmasını eleştirdi. “O zaman Marmara Denize’de birinin adı verelim” diyen Ortaylı, İmparatorluk tarihini temsil eden bir ismin silinmemesi gerektiğini kaydetti. İşte Ortaylı’nın yazısı:

Vahim bir değişiklik

Yunan muharebesinde 1896 yılında şehit düşen ve Alasonya kazasında defnedilen Abdülezel Paşa’nın hatırasını yaşatmak için; cumhuriyet devrinin İstanbul Belediyesi, Unkapanı Gazi Meydanı ile Fener İskelesi arasında kıyıya paralel ana caddeye onun ismini verdi.
Bugün bu işlek caddenin Haliç tarafı doğrudan yeşil saha haline getirildi. Günümüz İstanbul Belediyesi ise onun ismini kaldırdı ve Kadir Has Caddesi yaptı. Muhtemelen Cibali Sigara Fabrikası’na kurulan üniversite yönetiminin talebiyle bu işlem yapıldı.
Kadir Has önemli ve hayırsever bir işadamımızdır, üniversiteyle de iftihar ediyoruz. İnşallah iyi ve devamlı bir geleceğe sahip olur. Ama bu işlemi tasvip etmiyoruz; zira biz haddimizi bilmiyoruz, ananelerimize de sadık değiliz. Bu olay kimsenin umurunda değil. Ben dâhil bu vahim değişiklikten iki-üç ay geçtikten sonra haberdar olduk.

Savaşlarda kendini gösterdi, 1896’da şehit düştü

Abdülezel Paşa kayıtlara göre 1831 yılında Konya vilayetinin Hadım ilçesinin bir köyünde doğdu. Zekâsı sayesinde okuma yazma dahil kendini yetiştirdi ve 16 yaşında orduya nefer olarak girdi. İmparatorluğun öbür ucuna gönderildi. Arabistan ordusundaki yararlılıklarıyla yükseldi, subay oldu.
Kırım Savaşı’na katıldı, Karadağ ve Girit isyanlarında şecaatini gösterdi. 1876’da Sırbistan Savaşı’nda Aleksinaç mevkiinde cesurane ve fedakârca çarpışmasıyla şöhret kazandı. Plevne Savaşı’nda Gazi Osman Paşa’nın en yakın ve güvendiği kumandan ve silah arkadaşıydı.
Bu general subayları ve neferleri fevkalade severdi. Yunan Savaşı’nda 17 Nisan 1896’da Pınartepe mevkiini almak için yaptığı hücumda askerlerinin başında şehit düştü. İsmi büyükşehrin kütüğünden silinen şehidi muhterem askerin kısa tercüme-i hali budur.
Bu ismi kim küçümsüyor veya rahatsız oluyor bilemiyorum. Caddeye Kadir Has’ın ismi verilmiş; yetmez Haliç’e de Kadir Has Körfezi denilsin, Marmara Denizi’ne de birinin adını verelim. Telaffuz edemediğimiz, manasını bilemediğimiz Azapkapı’ya da Şenkapı adını verelim! Çünkü birçok kimse deniz neferlerine verilen Azep adını ve Azepkapı’yı Azapkapı ve azap çekilen yer diye düşünüp rehber kitaplarda dahi İngilizceye öyle çevirip tercüme ediyor.

İmparatorluk tarihini temsil eden bir isim silinmemeli

Bir toplum cahil ya da fakir olabilir ama had bilinmezse parlak bir gelecek beklenemez. Maalesef bu toplum 19 Mart 1920’de işgalcilerin şehit ettiği efradın Şehzadebaşı Karakolu’nu, onun yanıbaşındaki yeniçeri acemioğlanlarının kışla odalarını yıkıp Saraçhane’deki mendebur belediye sarayını yaptı. Aynı zihniyetin devam ettiğini Abdülezel Paşa Caddesi’nin ismini silmekle de gösterdi.
Merhum Kadir Has memleketimizin yapıcı işadamlarındandı ve doğrusu eğitime de çok büyük katkıları olmuştur. Kadir Has Üniversitesi hem bir binayı ve mahalleyi kurtarma konusunda mimari bir restorasyon başarısı gösterdi hem de şu anda ümit vaat eden bir üniversitedir.
Üniversitenin hemen önündeki sokağı veya başka bir caddeye Kadir Has Üniversitesi ismi verilebilir. Bizzat o muhteşem güzel bina Kadir Has Üniversitesi ismini taşıyor. Binaenaleyh bu kavmin kimliğini ve imparatorluğun tarihini temsil eden bir ismi silmemiz için hiçbir geçerli neden yok. Bu kadirbilmezlik ve hadsizliğin derhal tashihi gerekir.