T24 Bilim / Teknoloji

Apple, iOS 18.1 güncellemesiyle birlikte iPhone kullanıcılarına yeni bir özellik sundu. Artık telefon görüşmeleri yerleşik bir özellikle kayıt altına alınabilecek. Daha önce kullanıcılar, bu işlemler için çoğunlukla üçüncü parti uygulamaları kullanmak zorunda kalıyordu. Yeni güncellemeyle, iOS 18'i destekleyen herhangi bir cihazda arama kaydı yapılabilecek.

Ancak, Apple bu özelliğin kullanımı konusunda bazı bölgesel kısıtlamalar da getirdi. Tom's Guide'ın aktardığına göre, özellikle Avrupa Birliği'nde bu özellik şu anda kullanılamıyor. Desteklenen diller arasında ise İngilizce, İspanyolca, Mandarin Çincesi, Kanton Çincesi ve Korece bulunuyor; ancak bu özelliğin dökümü sınırlı dillerde mevcut.

Ayrıca, Apple, kayıt başlatıldığında hem arayan hem de aranan kişiye otomatik bir sesli bildirim gönderiyor. Farklı yasal düzenlemeler gereği, kayıt özelliğini kullanmadan önce karşıdaki kişiden izin alınması tavsiye ediliyor.

Türkiye'deki yasal düzenlemeler çerçevesinde bu özelliğin getirdiği soru işaretleri avukatlar tarafından detaylı bir şekilde ele alındı.

Avukat Kerem Olcayto'nun açıklamalarına göre, Türk Ceza Kanunu'nun kişisel verilerin korunması ve gizlilik hükümleri oldukça katı. Milliyet'in haberine göre, aleni olmayan bir konuşmayı, kişinin izni olmaksızın kaydetmek, 2 ila 5 yıl arasında hapis cezası gerektirebilecek ciddi bir suç. Olcayto, yasal düzenlemelere göre, her ne kadar bir suç unsuru taşısa da, mahkemeler bu tür kayıtları genellikle delil olarak kabul etmeyebilir. Ancak, avukat, Yargıtay'ın bazı özel durumlarda bu tür kayıtları delil olarak kabul edebileceğini, özellikle suçun ispatında başka bir yolun olmadığı durumlarda bu kayıtların mahkemeler tarafından kabul görebileceğini belirtti.

Avukat Yusuf Enes Arslan ise, bu tür bir özelliğin Türkiye'deki uygulamasının çeşitli yasal zorlukları olabileceğine işaret etti. Arslan, haberleşme gizliliğini ihlal etmenin ciddi yaptırımları olduğunu vurgulayarak, bir görüşmenin kaydedilmesi sırasında karşı tarafın açık rızasının alınması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Arslan, yasalara uygun şekilde yapılan kayıtların, ani bir tehlike veya ciddi bir hak ihlali durumunda, delil olarak kullanılma potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.