Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, 103 emekli amiralin imzasıyla yayınlanan 'Montrö bildirisi'yle ilgili olarak "amirallere bir kumpas var ama bu, diğer amiraller tarafından kurulmuş bir kumpas" dedi.
Şener, "Gözaltına alınan ifadelerden basına yansıyanlara bakarsanız, bir kısmının metindeki 'Yüce Türk Milleti’ne' hitabını, bir kısmının metnin son halini görmediğini, bir kısmının gece yarısı yayınlanacağını bilmediğini anlıyorsunuz. Bir kısmı metni hazırlayıp yayınlanmasını planlarken, bir kısmı devre arkadaşlarına, bir kısmı komutanlarına 'hayır' diyemediği için, sizin anlayacağınız 'mahalle baskısıyla' imzacı olmuş. Bildirinin hazırlandığı WhatsApp grubunda yer alan imzacı amirallerden Ergun Mengi’nin bu mesajına tepki verilmesinin arkasında da bu mahalle baskısı yatıyor. Ne olursa olsun şu gerçek değişmiyor; bazıları senaryoyu yazıp diğerlerini dekor olarak kullanmış. Olaya savcılığın ya da hükümetin 'amirallere kumpası' diye bakan, bugün imzacılarının bile arkasında duramadığı metni savunan gazeteler ve gazeteciler görmese de Ergun Mengi’nin her şeyi anlatan mesajı basında ve sosyal medyada yer aldı" ifadesini kullandı.
Şener, şöyle devam etti:
"Ne diyor Ergun Mengi, 'Burada Montrö’yü araç olarak kullandık. Esas endişemiz son 3 paragrafta, anlarlarsa eğer.'
Baştan beri söylüyoruz, gündemde Montrö tartışması yok, Kanal İstanbul ile Montrö arasında bağlantı da yok, siyasi partiler bile bu konuda açıklama yapmıyor. Peki, 'Yüce Türk Milleti’ne' hitaplı, 'Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir.' cümlesini de içeren, gece yarısı böyle bir bildirinin yayınlanmasının amacı ne? Onu da metni hazırlayan Ergun Mengi, mesajında söylemiş zaten: 'Montrö’yü araç olarak kullandık. Esas endişemiz son 3 paragrafta, anlarlarsa eğer.'
Dolayısıyla evet bir kumpas var ama bu kez amirallere kumpası diğer amiraller kurmuş..."