Hürriyet yazarı Cengiz Semercioğlu, alkollü araç kullandığı sırada çarptığı polis memurunun ölümüne neden olan Rüzgâr Çetin'in tutuksuz yargılanması gerektiğini savunarak, "Kazada şehit olan polisin emniyet kemeri takılı olsa trafik polisi kazadan yaralı kurtulacak, çocukları babasız büyümeyecekti.
Rüzgâr Çetin de yaralama suçundan yargılanacak, hâlâ hapis yatıyor olmayacaktı" dedi. "Emniyet Müdürlüğü trafikteki tüm polislere emniyet kemeri takma zorunluluğu getirmeli" diyen Semercioğlu, "Takmayan memura disiplin cezası, sicile işleme, meslekten men etmeye varana kadar en ağır cezalar uygulanmalı" ifadesini kullandı.
Semercioğlu'nun Hürriyet'te "Rüzgar, Sinan Çetin'in oğlu olmasaydı..." başlığıyla yayımlanan (15 Eylül 2016) yazısından bazı bölümler şöyle:
Rüzgar Çetin o talihsiz trafik kazasını yaptığı ilk günlerde yazdım; kazada şehit olan polisin emniyet kemeri takılı olsa herkesin hayatı başka şekilde akacaktı...
Trafik polisi kazadan yaralı kurtulacak, çocukları babasız büyümeyecekti.
Rüzgar Çetin de yaralama suçundan yargılanacak, hâlâ hapis yatıyor olmayacaktı.
Bu yüzden daha ilk günlerde dedim; Emniyet Müdürlüğü trafikteki tüm polislere emniyet kemeri takma zorunluluğu getirmeli.
Hem de en ağır şekilde...
Takmayan memura disiplin cezası, sicile işleme, meslekten men etmeye varana kadar en ağır cezalar uygulanmalı...
Ders alan kim? Hâlâ böyle bir yönetmelik çıkmış değil!
Ama bu yüzden bir polis memurunun çocukları yetim, genç bir adam demir parmaklıkların arkasında kaldı...
Adalet herkese eşit şekilde işlediği zaman adalettir:
Zengine de, fakire de, ünlüye de, ünsüze de...
Zengin çocuğunun trafik kazasında adam öldürüp elini kolunu sallayarak çıkmasına nasıl itiraz ediyorsak...
Haksız yere hapis yattığında da itiraz etmeliyiz.
Şimdi soruyorum, Rüzgar Çetin eğer Sinan Çetin’in oğlu olmasaydı hâlâ hapiste olur muydu?
Çoktan unutup gitmiştik bu kazayı.
Ama sadece Sinan Çetin’in oğlu olduğu için herkesin gözü bu davanın üzerinde, herkes “Aman Rüzgar tutuksuz yargılanmasın” derdinde...
Bu dava giderek Sinan Çetin’den 40 yılın intikamını alma davasına dönüşüyor sanki.
Çünkü Sinan Çetin bildiğini her zaman bodoslama söylediği için, çıkıntı olduğu için 40 yıldır bu ülkede antiptik bulunur, sevmeyeni seveninden çoktur...
Davayla ilgili yapılan haberlere ve yorumlara bakıyorum, hep şehit polis ve ailesinin penceresinden...
Hadi geçtim baba Sinan Çetin’i...
Peki bu Rüzgar’ın annesi yok mu, kardeşleri yok mu?
Annesi, babası da dahil olmak üzere kimse “suçunun cezasını çekmesin” demiyor.
Ama 8 aydır çeşitli nedenlerle ertelenen davada tutuksuz yargılanmanın önü açılmasın diye kampanya yapılacak neredeyse.
Rüzgar Çetin’i hayatımda görmüşlüğüm yok.
Ama sadece Sinan Çetin’in oğlu olduğu için bu muameleyi görüyor olması adalet adına beni rahatsız ediyor...