HDP İstanbul Milletvekili, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Garo Paylan, eksik alınacak iki adet S-400 füzesiyle 100 bin öğretmen açının kapatılacağını söyledi. Paylan, “Bir S400 füzesine 50 bin öğretmen atayabilirsiniz biliyor musunuz, bir S400 füzesine?" ifadelerini kullandı.
Öğretmenlerin partisine göre bir değerlendirme yapmanın da yanlış olduğunu ifade eden Paylan, “Onun AK Partili mi olduğu, CHP'li mi, HDP'li mi, MHP'li mi olduğuna bakmamalıyız; önce iyi bir öğretmen olacak mı olmayacak mı buna bakmalıyız. Sayın Bakan, sizden istirhamım, lütfen, öğretmenlerimizi liyakatlerine göre belirleyelim. Bütün kamuda aynı şeyi uygulayalım. Her makamda, mevkide liyakate göre insanlarımız olsun” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda dün kabul edilen kamuoyunda "torba tasarı" olarak bilinen Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı görüşmelerinde Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi HDP’li Garo Paylan’ın konuşması şöyle:
"Eğitim Bakanımız da burada, belki onu ilgilendiren tek madde 95 madde içinde. Biz, bu maddenin torbadan çekilmesini öneriyoruz. Neden öneriyoruz? Çünkü yeterli değil arkadaşlar, eksik. Bakın, Sayın Bakanımız söyledi, geçen biliyorsunuz bütçe görüşmelerinde de söyledi kendisi, kayıtlarda var "100 bin öğretmen açığım var benim." diyor, Sayın Bakan söylüyor bunu "100 bin öğretmen açığım var." diyor ve yüz binlerce kadro bekleyen, atama bekleyen öğretmenlerimiz var. Biz bu eğitim fakültelerini açmışız, bu öğrencilere demişiz ki git fizik öğretmeni ol, biyoloji öğretmeni ol, beden eğitimi öğretmeni ol. Bu çocuklarımız mezun olmuşlar, atama bekliyorlar yüz binlerce öğretmen. Sayın Bakan diyor ki: "Benim 100 bin açığım var." Ne geliyor? Dağ fare doğuruyor arkadaşlar. Biliyorsunuz "5 bin ücretli öğretmeni ben sözleşmeli yapacağım." diyor Sayın Bakan. Dağ fare doğurmuş. Yeterli mi arkadaşlar? Değil. Öğretmenler sizleri aramıyorlar mı, sizlerin kapılarını zorlamıyorlar mı, mail atmıyorlar mı, telefon açmıyorlar mı "Ben atama bekliyorum." diye. İntihar eden öğretmenlerimiz var, Sayın Bakan da biliyor, intihar edenler var arkadaşlar, yıllarca atama bekleyip de umutsuzluğa kapılıp intihar eden öğretmenlerimiz var. Çocuklar ile öğretmenleri buluşturalım, 100 bin açığımızı kapatalım.
Bir de arkadaşlar, bu iş böyle olmaz. Ücretli öğretmenleri sözleşmeli yapmakla öğretmenlere bir güvence vermiş olmuyoruz. Biz bütün öğretmenlerimizin kadrolu olmasını istiyoruz. Eminim Sayın Bakanımız da bunu istiyordur, eminim Maliye Bakanını zorluyordur, Maliye Bakanı da "Bütçe kaynakları kısıtlı." diyordur. Niye biliyor musunuz arkadaşlar? Bakın, bir S400 füzesine 50 bin öğretmen atayabilirsiniz biliyor musunuz, bir S400 füzesine? 20 tanka 10 binlerce öğretmen atayabiliriz. Füzeler alıyoruz değil mi, tanklar alıyoruz, S400 füzeleri alıyoruz, savaş politikaları yapıyoruz. Savaş politikaları yerine barış politikalarını devam ettirsek, çocuklarımıza barışı, kardeşliği öğretsek okullarımızda ne füzeye ihtiyaç olur ne tanka ne topa ne tüfeğe ihtiyaç olur. Ama biz kaynaklarımızı savaşa, tanka, topa, füzeye ayırıyoruz. Öğretmenleri atarken de 100 bin öğretmen açığı varken "5 bin ücretli öğretmeni sözleşmeli yapacağım." diyor Sayın Bakan. Bir de nasıl yapıyor biliyor musunuz? Kamuda genel bir sıkıntı var arkadaşlar. Genelde son dönemde bir korkuyla, bir paranoyayla -anlaşılır bir paranoyadır bu- sözlü sınavlara daha fazla ağırlık veriliyor ve sözlü mülakatlar yapılıyor. Eğitim Bakanlığında da var, diğer bakanlıklarda da var. Sayın Bakan, sözlü mülakatlarda liyakatten ziyade Sayın Cumhurbaşkanının kaç torun sahibi olduğuna kadar sorular sorulabiliyor. Bu, Eğitim Bakanlığında böyle diye söylemiyorum. Ama… Var, bir mülakatta bu yapıldı. Yani bu tip… Biz bir öğretmenimizin iyi biyoloji öğretmeni mi olacak, iyi fizik öğretmeni mi olacak, iyi matematik öğretmeni mi olacak buna bakmalıyız. Önemli olan, kendi bilgisini çocuklara iyi bir şekilde aktaracak mı, buna bakmalıyız. Onun AK Partili mi olduğu, CHP'li mi, HDP'li mi, MHP'li mi olduğuna bakmamalıyız; önce iyi bir öğretmen olacak mı olmayacak mı buna bakmalıyız. Sayın Bakan, sizden istirhamım, lütfen, öğretmenlerimizi liyakatlerine göre belirleyelim. Bütün kamuda aynı şeyi uygulayalım. Her makamda, mevkide liyakate göre insanlarımız olsun. Biz bunu sağlayalım arkadaşlar. O açıdan bu madde yetersiz diyoruz. Bu torbadan geri çekelim. Sayın Bakanla bütün Meclis irade koysun, 100 bin öğretmen açığını kapatacak şekilde düzenleme yapalım, Sayın Maliye Bakanını da zorlayalım. 2 tane S-400 füzesi eksik alırız, 100 bin öğretmeni atarız arkadaşlar."