HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a suikast girişimi davasında Muğla'da yargılanan askerlerden eski astsubay Gökhan Güçlü'ye, "kahraman" anlamına gerlen "Hero" yazılı tişörtü "cezaevlerinde tek tip kıyafet uygulamasının düğmesine basmak için iktidarın giydirdiğini" iddia etti. Yıldırım, "Kuş uçurtulmayan bir yerde o tişört nasıl içeri alınıyor" diye sordu.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin yıldönümünde yaşamını yitirenleri de anan Yıldırım, “AKP gitmeden bir daha bu ülkede kalıcı ve onurlu bir barışın olmasının yolu yoktur. AKP giderse toplumsal barış sağlanır, OHAL kalkar, gazeteciler görevlerine geri döner, Nuriye ve Semih yaşar. AKP giderse bu ülkede güller açar” diye konuştu.
Yıldırım açıklamasında şunları söyledi:
"Zihniyetleri ranttır, betondur"
"Son 1 ayda İstanbul’da 2 büyük sel felaketi yaşandı. Bu alanda çalışmış birisi olarak söylüyorum, bu iki felakette de normalde bu afeti doğurabilecek bir yağış olmamıştır. Marmara bölgesi çok yağışlı bir bölge değil, Türkiye Ekvator’a yakın bir ülke de değil.
Optimal bir yağışın olduğu bir günde tüm yaşam aksi bozuluyorsa bu iktidarla alakalıdır. İstanbul’u cam plazalara, betonlara asfaltlara boğan zihniyettir sorumlusu. Zihniyetleri ranttır, betondur. Yaşamlarının neresine bakarsa baksınlar para görüyorlar."
"AKP artık siyasi miadını doldurmuştur"
"AKP artık siyasi miadını doldurmuştur. Sadece şiddetle ayakta durabiliyor, bunun dışında bir iktidarda kalma gerçekliği yok. İzmir Milletvekili olan Binali Yıldırım ne dedi; '400 vekil verin kaostan kurtulun.'
Bunun için 20 Temmuz'ların, 10 Ekim katliamlarının açığa çıkmasında büyük sorumluluğu vardır. Başta Kürt coğrafyasında başlayan kanla ve ölümle kutsanmış bu anlayış şiddetini batıya da taşıdı.
'1 Kasım’da oy verin kan akmasın' diyen bir zihniyet, 1 Kasım’dan sonra daha büyük bir savaşın düğmesine bastı. Bu halk, gösterdikleri tuzağa düşmesin. Halkın kanının akmasından başka hiçbir vaatleri yoktur. Bizim bütün isyanımızın, direnişimizin temel sebebi budur. İzmir’de de her yerde de mücadele edeceğiz."
"Hero yazılı tişörtü, tek tip kıyafet için iktidar giydirdi"
"Tek tip kıyafetin düğmesine basabilmek için ‘Hero’ yazılı tişörtü iktidar giydirdi. Erdoğan’ın cezaevlerindeki tek tip uygulaması onun tektipçi yapısından kaynaklıdır. Ben diyorum ki o ‘FETÖ’cüye ‘Hero’ yazılı tişörtü bu iktidar giydirdi, sırf tek tip kıyafetin düğmesine basabilmesi için.
Kuş uçurtulmayan bir yerde o tişört nasıl içeri alınıyor? Tek tip kıyafeti gelip özgürlük tutsaklarına dayatacaklar, AKP bunu hep yapıyor. Bir plan çıkarmadan önce onun alt yapısını oluşturuyor. AKP ateşle oynuyor. Onu giyecek bir özgürlük tutsağı yoktur."
"Siz ilhamı kimden alıyorsunuz? Tek tip elbise tekçiliğinden geliyor. Türkiye’yi biz renkli, çoğulcu bir ülke olarak görüyor ve kabul ediyoruz. Bu ülkede herkes Müslüman değil, herkes Türk değil, bunu bütün halk biliyor."
"Ben sizi kavim kavim millet millet yarattım, diye ayet vardır. Ermeniler yoktur, deniliyor. Ermeniler yoksa Ara Güler, Onno Tunç, Adile Naşit, Cem Karaca, Mıgırdiç Margosyan yoktur, birçok sanat eseri de yok.
Kürtler yoksa Yılmaz Güney, Ahmet Kaya, Ahmed Arif, Cigerxwîn yoktur. Rumlar yoksa Selanik türküleri yoktur, Arnavut kaldırımları yoktur. Lazlar yoksa Kazım Koyuncu yoktur. Dünya döndükçe bunların hepsi var olmaya devam edecek."
"AKP'de çocuğunu cemaatin okuluna göndermeyen yoktur"
"Çok açık söylüyorum çocuğunu cemaatin okullarına gönderdiği için onlarca kişi işinden edildi. Soruyorum AKP’nin kabinesinde çocuğu cemaat okulunda okuyan bakan yok mudur? Çıkın açıklayın kaç milletvekili vardır, bakın HDP’de hiç yoktur."
"AKP belediye başkanı neden görevden alındı?"
"22 Haziran 2017’de Safranbolu AKP Belediye Başkanı neden görevden alındı? Nejdet Aksoy’un yerine neden kayyum atandı? 22 Haziran’da görevden alıyor, İçişleri raporlarında bunu gizli tutmaya çalışıyorlar. 2 ay önce görevden alınan Aksoy 4 gün önce darbe ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Buna biraz acele etmişler ama diğer belediye başkanlarına da sıra gelecektir."
"Demirtaş mahkemeye çıkarsa..."
"Eş Genel Başkanımız Demirtaş, 287 gündür tutuklu olduğu dosyadan mahkemeye çıkarılmadı ve ne zaman çıkarılacağı belli değil. Onun özgür siyaset yapmasından korktukları gibi onun kendilerini yargılayacak bir mahkemeye çıkmasından da korkuyorlar.
Demirtaş mahkemeye çıkarsa AKP’nin nasıl darbeci bir iktidar olduğunu anlatmasından korkuyorlar. Demirtaş’ın dosyası o mahkemeden bu mahkemeye gönderilip duruyor. Tek kadın siyasi lider olan Yüksekdağ’dan korktukları için hem milletvekilliğini hem eşbaşkanlığını düşürdüler. Bunların hepsi korkudur!"
"Hasankeyf'in yıkılması, AKP iktidarının Kürtlere olan yaklaşımını yansıtmaktadır"
"Hasankeyf’in dinamitlerle yıkılması, AKP iktidarının Kürtlere olan yaklaşımını yansıtmaktadır. Neymiş Hasankeyf’i heyelan oluşmaması gerekçesiyle dinamitliyorlarmış. Sizin mantığınız baştan yanlıştı. Oraya yapılan barajla elde edilebilecek enerjinin güneş enerjisi ile elde edilebileceği, aynı maaliyeti taşıyacağı açıktır. Hasankeyf’in dinamitlerle yıkılması, AKP iktidarının Kürtlere olan yaklaşımını yansıtmaktadır."
"Türkiye AKP'den büyük"
"Türkiye halklarının bir tarihinin, bir gücünün olduğunu, bu güçle aydınlık günlere yürüyebileceğimizi biliyoruz. Türkiye AKP’den büyüktür. AKP bir daha demokratik seçimle, sandıkla iktidara gelemeyeceğini anlamıştır. Bugüne kadar onlara oy vermiş olanlara sesleniyorum, 16 yıldır işsizlik düşmedi, uluslararası itibarımız artmadı, sağlık imkanları düzelmedi. Şimdiye kadar bizi ziyaret eden, yalnız bırakmayan bütün İzmir halkına partimiz adına teşekkür ediyorum. İyi ki İzmir olarak varsınız, iyi ki değerlerinizi koruyan bir yapınız var."