Balıkesir Barosu Başkanı Yaşar Meyvacı ve baroya 50 dolayında avukat da Balıkesir Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
Meslektaşlarına yönelik olan kendilerini derinden sarsan olayın avukatlara bakış açısının yansıması olduğunu öne süren Meyvacı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Meslektaşımızın şahsında gerçekleşen bu darp olayını hepimize karşı gerçekleştirilmiş olarak kabul ediyoruz. Bu çok üzücü ve çok çirkin tavrın karşılığının ne olacağını merakla bekliyoruz. Çünkü yargının 3 ayağından birisi olan savunmaya karşı gerçekleştirilen bakış açısı bu şekilde ortaya çıkacaktır. Unutulmamalıdır ki savunmanın olmadığı yerde ne adalet vardır ne de demokrasi."
Bu tür bir "saldırının" Türkiye'de ilk defa yaşandığını belirten Baro Başkanı Meyvacı, şu ifadeleri kullandı: "Biz ilk defa duruşma salonunda avukat döven bir hakimle karşılaşıyoruz. Olayı kınıyoruz. Adalet Komisyonu Başkanıyla görüşüp arkadaşımıza saldıran hakimin duruşmalarına girmeme kararı alacağız. Balıkesir Barosundan hiçbir avukat arkadaşımızın o hakimin duruşmasına girmesini istemiyoruz."
Avukatın iddiaları
Saldırıya uğradığını öne süren avukat Muzaffer Zeybek ise 1975 yılından beri Balıkesir'de serbest avukatlık yaptığını, meslek yaşamında ve ilk kez böyle bir durumla karşılaştığını söyledi.
Zeybek sözlerini şöyle sürdürdü: "Olay sabah saatlerinde meydana geldi. Duruşma sıramız gelmişti. Duruşma salonu da kalabalıktı. Sıramızı bekliyorduk. Mübaşir çağırınca yerlerimize geçtik. Hakim kürsüden kalktı, cübbesini bıraktı, dışarı doğru yürüdü. O arada benim de ikinci bir dosyam vardı. Mübaşire Bursa'dan bir dosya beklediğimi ve avukatının gelip gelmediğini sordum. Bunu söyleyince hakim, dışarı çıkar gibi yaptı. Döndü bana ne yumruklar, ne hakaretler... Eğer oradaki avukatlar uyanık olup araya girmeselerdi. Şu anda beynim patlardı. Kendisiyle daha önce hiç bir sorunum yoktu. Kendisini Sakarya'da görev yaptığı sırada da tanırım. Hatta orada duruşmalarına da girdim. Niçin böyle davrandığını bilmiyorum."
Bu arada Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Vedat Ahsen Coşar, telefonla Zeybek'i arayarak "geçmiş olsun" dileklerini iletti.
Gazetecilerin şahit olduğu görüşme sırasında Zeybek'in telefonda Coşar'a, hakim M.Y. hakkında,"Gitmiş Hukuk Komisyonu Başkanı'na, 'şekerim vardı ne yaptığımı bilmiyorum' demiş. Ben olsam kellemi alacaklarını bilsem her şeyi söylerim" ifadesini kullanması dikkat çekti.
Hakim M.Y. hakkında şikayetçi olan Avukat Zeybek, hastaneye giderek rapor aldı.