HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, mart ayında 50 milyon dozun tamamının geleceğinin duyurulmasına karşın aşı gelişinin neden durduğunu sordu.
Sarıkaya, "Mart ayında 50 milyon dozun tamamı gelmiş olacak, Nisan ayında da ikinci 50 milyonun önemli bir bölümü giriş yapacaktı. Bunu ekranlarımızda yer alan programlarımızda bilim insanları da açıktan dile getirdi. Yapılan bu açıklamanın perde arkası verileriyle birlikte anlamı şöyleydi. İkinci 50 milyon doz anlaşması yapılırken, ilk paket anlaşması yapılırken ortaya çıkan boşluklar yeni bir anlaşmaya bağlandı. Daha önce Çin hükümetinden alınması gereken tüm onay süreçlerdi ortadan kaldırıldı. Aşı için hükümet onayı zorunluluğu yapılan anlaşma ve sözleşmeyle de kalktığı için fabrikadan çıktığı andan itibaren akışı gerçekleşecekti. Hatta hedef gelen her uçağa 2 milyon doz koymaktı. Bu da Türkiye’nin aşılama sürecinde önemli bir kazanım oluşturacaktı. Bu konuda hiçbir açık bırakılmadığı, oluşabilecek tüm olumsuzlukların da önüne geçildiği Sağlık Bakanlığı’nın konuya ilişkin isimleri tarafından da söylendi." ifadesini kullandı.
Sarıkaya yazısında şunları kaydetti:
"Madem bunlar yapıldı, o zaman neden gelmiyor? Atasözündeki gibi, 'un, yağ, şeker var, pişirecek kap ocak var; helva niye yok?' Söylenen şu ki, her şey hazır, yani tedarikte, depolamada, izinde, gümrükte, hatta şişeleme bir yana bir seferde daha fazla gelmesini sağlayacak tıbbi damacana ile yollama da dahil hiçbir sorun yok… O zaman neden gelmiyor? Tıkanmanın gerekçesi ne ve yapılan anlaşma gereği Türkiye buna karşı nasıl bir adım atacak? Bu soruya şu aşamada verilen bir yanıt yok, çünkü bu hükümetin alacağı bir karar… Ancak bu ay içinde sorunun aşılabileceğine ve 50 milyon dozun tamamının gelebileceğine yönelik de beklenti var."