HaberTürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, Prof. Dr. Üstün Dökmen'in "Başörtülü psikolog, başörtülü psikiyatrist, başörtülü PDR uzmanı olması meslek etiğine aykırıdır. Nötr olamazlar" açıklamasını değerlendirdi.
"Seçim yaklaştıkça muhafazakar dindar demokratları korku ve endişe saracak. Yanlış bir tercih yapma ve sonradan pişman olma korkusu olacak bu" diyen Karaca, şu ifadeleri kullandı:
"Çünkü maalesef, ara sıra tekrarlamak durumunda kaldığım gibi, laisist taban Kemal Bey’in geldiği yerde değil. İyi Parti tabanının da muhafazakar değerlere sahip kişilere saygı noktasında Meral Akşener ile aynı yerde olduğu söylenemez.
Muhalefeti yoğurup şekillendirmek gibi bir misyonları olduğunu vehmeden entelijensiyanın, anketlerde yüksek oy alacağı görülen kişiler cumhurbaşkanı adayı olsa da 'Altılı masa devre dışı kalıverse' hayallerini ağızlarından akan suyu silmeye bile tenezzül etmeden savundukları YouTube videolarını da biliyoruz sonra.
Bütün bunlardan sonra, neden Erdoğan’ın en fazla desteğinin ve oyunun kadınlardan geldiği üzerine tekrar düşünelim. Neden gelmesin? Muhalefeti temsil ettiğini düşünen bir elitin daha iktidar bile olmadan AK Parti’nin ancak on -on beş yıllık bir iktidar döneminin sonunda sergilediği 'Ben güçlüyüm ve ucu çivili bir sopam var' tavrını şimdiden takınmaları, sosyal medyada dini ve dindarlığı sürekli olarak ‘ahlaksızlık, yolsuzluk vs.’ Özdeşleştiren kaba saba güruhların diline karşı gür bir sesle ‘durun burası çıkmaz sokak! diyemeyen gazeteci ve kanaat önderlerinin durumu, Üstün Dökmen’lerin kendi şuursuz doğrularını ‘norm’ diye dayatmaya kalkması bu insanlara, gelecek için nasıl bir mesaj veriyor sizce?"