Politika

Gül, Meclis açılışında genel bir uyarı yaptı

Gül, iktidara, muhalefet partilerine, yüksek yargıya, Kürt siyasetçilere, Ergenekon davası ve gündemdeki bazı soruşturmaları yürüten savcılara önemli mesajlar verdi.

02 Ekim 2010 03:00

T24 - TBMM’nin açılışında konuşan Gül, iktidara, muhalefet partilerine, yüksek yargıya, Kürt siyasetçilere, Ergenekon davası ve gündemdeki bazı soruşturmaları yürüten savcılara önemli mesajlar verdi.


Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM’nin açılışında yaptığı konuşmada iktidara, muhalefet partilerine, yüksek yargı temsilcilerine, yakın geçmişte darbe hazırlığı girişimi içinde olduğu iddia edilen isimlere, etnik odaklı siyaset dili kullanan Kürt siyasetçilere, Ergenekon davası ve gündemdeki bazı soruşturmaları yürüten savcılara önemli mesajlar verdi. Meclis’in 23. Dönem 5. Yasama Yılı’nın başlaması nedeniyle Genel Kurul’da milletvekillerine hitap eden Gül, özetle şu değerlendirmelerde bulundu:


İKTİDARA “OTORİTERLİK” UYARISI

Demokrasilerde çoğunluğun yönetim yetkisinin sınırsız olmadığı bir gerçektir. Bu nedenle modern demokrasiler, aynı zamanda çoğunluğun iktidarının temel hak ve hürriyetleri korumak amacıyla sınırlandırıldığı daha da önemlisi iktidar kavramının da bu bilinçle tanımlandığı anayasal demokrasilerdir. Aslolan, milletin tüm birlik nişanelerinin ve farklılıklarının, varlığının ve birliğinin korunması, dile gelmesi ve temsil edilmesidir. İktidar ve muhalefet bu çerçevede anlam taşımaktadır. Cumhurbaşkanı olarak, bazı hatırlatmalarda bulunmak, bazen günlük siyasetin unutturduğu gerçekleri söylemek, benim görevimdir. 


TEMSİL ELEŞTİRİSİ VE SEÇİM BARAJI 

 Öncelikle vurgulamak istediğim husus, TBMM’de siyasi temsilin derinleştirilmesinin ve çeşitlendirilmesinin sağlanmasıdır. Bu kendi içimizdeki tüm farklılıkları siyasete yansıtacaktır. Ülkenin önde gelen siyasi akımlarının temsil edilmediği bir meclis, eksik bir Meclis olacaktır.  


SİYASİLERE ÜSLUP UYARISI 

Egemen siyaset dili çatışmacı. Siyaset dili yapıcı da olabilir, yıkıcı da. Kullanacağımız yeni dil, diyalog ortamının oluşmasını ve neticesinde Türkiye’nin önem arz eden meselelerinin ortak bir anlayış ile çözülebilmesini kolaylaştıracaktır. 


KAYGILARA SAYGI DUYUN 

 Referandumla milletimizin iradesi tecelli etmiştir. Aslolan referandumda temsil edilen tüm kesimlerin hassasiyetlerine, kaygılarına, umutlarına beklentilerine cevap vermek ve tercihlerine saygı duymaktır. Bu sorumluluk, başta iktidar olmak üzere Meclis’te olan ve olmayan bütün siyasi partilerin sorumluluğudur. 


DARBECİLERE UYARI 

 Son dönem, halk iradesinin, kendi tercihlerini dikkate almayan ve demokrasi dışı yöntemlere tevessül eden odaklara karşı daha bilinçli duruşuna tanıklık etmiştir. Demokrasi karşıtı plan ve programlara millet adına TBMM tek bir ses olarak karşı çıkmalıdır.  


GÜVENLİK GÜÇLERİ UYARISI 

 Açık toplumun, basın hürriyetinin olduğu bir ülkede yanlışlar hiçbir zaman saklanamaz. Anayasa ve kanunlarla verilen görevleri dışına taşanlar sözkonusu olduğunda, bütün kurumlarımız derhal müdahale etmelidir. Bireysel ve mevzi durumlar çıktığında bunların istismar edilmesi, kurumlara yönelik bilinçli ve bilinçsiz yapratıcığı tavırlar alınması bir başka büyük yanlıştır ve ülkemize çok büyük zarar verir. Sözkonusu olan güvenlik güçleriyse onların yıpratılmasının sonuçları daha da vahim olur. Herkesin dikkatini çekmek isterim.


YARGIYA ELEŞTİRİ 

Geride bıraktığımız sürece baktığımızda en sert tartışmaların yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı etrafında sürdürülmüş olduğunu ve bu konuda bir saflaşmanın ortaya çıktığını gördük. Bu konudaki hassasiyet, hükümet edenlerden, muhalefetten ve siyasetçilerden beklendiği gibi, yargı mensuplarından da beklenmektedir.

TUTUKLULUK DOKUNDURMASI: Gecikmelerin sebebi ne olursa olsun, tutukluluğu fiili bir mahkumiyet durumuna dönüştürmemesi gerekir. 

KÜRT SORUNU: Kürt sorununu bölücü terörden ayrıştırarak çözmemiz gerekmektedir. Etnik odaklı siyaset dili de sorunun çözümünde çare değildir. 

YENİ ANAYASA: Yeni yasama yılının, yeni anayasa tartışmasına yer vermesini, sivil toplum kuruluşlarından siyasi partilere, geniş bir tartışma imkânı ve alanı oluşturması gerektiğini düşünüyorum.

BOĞAZIM DÜĞÜMLENİYOR: Uzun yılların bir realitesi olan demokratik standartların yetersizliğinden kaynaklanan Kürt sorununun, bölücü terörden ayrıştırılarak çözülmesi gerekiyor. Bu konuda yaşanan acı tecrübeler, yapılan fedakârlıklar, çekilen acılar, konu hakkında konuşurken boğazımızın düğümlenmesine yol açıyor.


NOTLAR...
 
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in yönettiği birleşim saat 15.00’te başladı. Erdoğan’la eşzamanlı biçimde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ile kuvvet komutanları da localarındaki yerlerini aldı. Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker dışındaki yüksek yargı organı başkan ve üyeleri de birleşimi izledi.

Gül, konuşması sonrasında AKP ve BDP’den alkış aldı. CHP ve MHP’liler ise ayağa kalkmakla yetindi.