İklim değişikliğinin yol açacağı felaketlere dikkat çekmeyi amaçlayan Franny Armstrong'un yönettiği belgeselin galası önceki akşam BKM'de yapıldı. Yılmaz Erdoğan'ın ev sahipliği yaptığı gece, Greenpeace'in organizatörlüğünde gerçekleşti.
Yılmaz Erdoğan, filme ve etkinliğe ev sahipliği yapmalarının hikâyesini esprili bir dille anlatıyor: "15 gün önce 'Greenpeace'ten arıyorlar' deyince korktum. 'Kesin bir yamuğumuzu buldular, dükkânı kapattıracaklar' dedim. Hatta Boğaz Köprüsü'nden sallanmaya bile hazırlamıştım kendimi!" Erdoğan, esas sorunun çevreciliğin işi gücü olmayanların uğraştığı bir şey olarak görülmesi olduğunu düşünüyor.
Filme gelince; İngiliz oyuncu Pete Postlethwaite, yaşananların kaydını tutan bir 'arşivci' rolünde seyirciye 46 yıl sonrasından şimdiki hallerini gösteriyor. 2055 yılında dünya çevre felaketleri sonucu yaşanmaz bir yer olmuştur. Bu duruma da küresel çaptaki enerji şirketleri, havayolları, tüketim çılgınlığı, devletlerin ve bireylerin duyarsızlığı yol açmıştır.
21 Eylül'de 45 ülkede 550 salonda gösterimi yapılan 'Aptallık Çağı', çevre felaketleri konusunda mevcut hâl devam ettikçe kötü senaryoların gerçek olacağı savını işliyor. Bunu yaparken sermaye pastasının dengesizliği, küresel şirketlerin doymazlığı, tüketim çılgınlığı gibi noktalara dikkat çekiyor. 'Kötü gidişe siz de dur diyebilirsiniz' diyen filmde çözüm önerisi 'uçağa binmeyin, kendi ürünlerinizi yetiştirin, radyasyon yayan cihazlardan uzak durun' gibi Amerika'daki Amishler'i adres gösteren bir yere doğru gidince, işin esprisi kaçıyor. Nitekim, filmden sonra salonda 'bisiklete binelim, karşıya nasıl geçeceğiz şimdi' gibi cümleler dolaşmaya başlıyor. Ayrıca film boyunca 'bilinçli' ve etkin Batı insanı karşısında Doğu yine 'edilgen'. Çevreye duyarlı İngiliz, bir yerde "Biz bunu kendimiz yapmazsak, Hindistan'dakiler'e nasıl anlatacağız?" diyor ki evlere şenlik! Sonuçta Hindistan'daki Easyjet Havayolları'nın sahibi Jeh Wadia'nın dediğine geliyoruz. Aslında herkes çevrenin kötüye gittiğinin farkında, bir şeyler yapılmalı, ancak insanoğlunun kadim çelişkisi bu konuda da kendini gösteriyor. Bu kadar konformizmin içinde çevre için 'mahrumiyetlere' hangi birey, hangi devlet, hangi şirket katlanabilir ki? Aptallık Çağı, cuma gününden itibaren BKM'de gösterimde olacak.