Merve DUNDAR, Oral OKAYBEN / MANİSA, (DHA) - MANİSA’nın Alaşehir Belediyesi, şehrin kurtuluş günü olan 5 Eylül’de özel bir sergiye imza attı. “İşgalden Kurtuluşa Alaşehir; Karanlıktan Aydınlığa Bir Üzümkent Öyküsü” başlıklı sergi ziyaretçileri, milli mücadelenin zaferle taçlandığı yıllara götürdü. Sergiyi basın mensupları ve Alaşehir Belediye Başkanı Dr. Gökhan Karaçoban ile gezen şair, yazar ve tiyatro oyuncusu Sunay Akın, alanda yer alan ve Türk kadının el emeği ile diktiği Türk bayrağı için, \"O zaman İzmir\'in dağlarında açan çiçekler işte bu bayraklardı\" dedi. Alaşehir Gençlik Merkezi\'nde açılan sergi Prof. Dr. Engin Berber ve Uzman Sanat Tarihçisi Ayşegül Güngören’in küratörlüğünde, koleksiyoner Cem Üsküp’ün ve Uluğhan Aslan ile Talat Sağıroğlu’nun desteğiyle, Kenan Demiroğlu’nun görsel tasarımlarıyla hazırlandı. Alaşehir\'in tarihini çok yönlü olarak tanıtmayı amaçlayan sergiyi gezenler şehrin varoluş öyküsünü de öğrenme şansına sahip oluyor. Alaşehirli kadın efe Ruhiye Hanım ve Alaşehir Kongresi’ne özel bir yerin verildiği sergide yaklaşık 100 adet tamamı orjinal eser yer alıyor. Sergiye eşlik eden panoların hazırlanmasında ise Osmanlıca, Türkçe ve Yunanca kaynaklardan derlenen bilgiler; fotoğraf, gravür, harita gibi görsel malzeme ve döneme ait objelerle bir araya getirilmiş durumda. \"BAĞIMSIZLIK RUHUMUZ HER DAİM YAŞASIN\" Kuvayı Milliye atlılarının İzmir\'e doğru koştuğu bu tarihi günlerin 95\'inci yıldönümünde Ege topraklarında olmanın çok güzel bir duygu olduğunu dile getiren Sunay Akın, \"Gönül ister ki 30 Ağustos Zafer Bayram\'ından 9 Eylül İzmir\'in kurtuluşuna kadar geçen o süreçte insanlarımız Ege\'ye gelsin. Buranın hem insanlarıyla hem tarihiyle buluşsun hem de o bağımsızlık ruhunu yaşasın\" diye konuştu. Türk kadınları tarafından dikilmiş el emeği bir Türk bayrağının kendisini çok duygulandırdığını belirten Akın, \"İzmir Marşı\'nda yer alan, \"İzmir\'in Dağlarında Çiçekler Açar\" cümlesindeki o çiçekler aslında kadınlarımızın yaptığı bayraklardır. O işgal sırasında Kuvayı Milliye atlılarının geldiğini duyan kadınlarımız büyük bir coşkuyla, özgürlüklerine kavuşmanın mutluluğuyla el yapımı bayraklar üretmişler ve evlerine onları asmışlardır. Sözü geçen o çiçekler işte o bayraklardır ve onlardan biri şu anda bu sergide, bunu görmek harika bir duygu\" dedi. \"BU SERGİ BUGÜNLERE KOLAY GELMEDİĞİMİZİN BİR GÖSTERGESİ\" Yaklaşık 6 ay süren sergi hazırlıkları sırasında akademik destek de aldıklarını bu nedenle ayakları yere basan ve dik duran bir sergi oluşturduklarını söyleyen Alaşehir Belediye Başkanı Dr. Gökhan Karaçoban, \"Bu sergi bugünlere ne kadar zor aşamalardan geçerek geldiğimizin açık bir göstergesi. Belki hiç maddi değeri olmayan ama manevi açıdan çok büyük değerlere sahip olan çok kıymetli eserleri sergiliyoruz. Beni en fazla etkileyen parçalar ise el yapımı Türk bayrağı ve Yunan bir askere ait miğfer oldu\" dedi. SERGİDE NELER YER ALIYOR? Sergide, Serv Antlaşması’nın 1920 yılında Konya’da basılan bir kitapçığı, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Yakındoğu Sorunlarına İlişkin Lozan Konferansı Antlaşması Osmanlı Türkçesi metni, 1927 yılında Tayyare Cemiyeti’nce basılmış Nutuk’un ilk baskısı, Gazi Mustafa Kemal ıslak imzalı ve 14 Mayıs 1343 tarihli istiklâl madalyası ve beraberinde verilen takdirname de yer alıyor. Ayrıca ilk kez, Alaşehir Kongresi Reisi Hacı Muhittin Bey’e (Çarıklı) verilmiş el yapımı hatıra Bayrak, Hacı Muhittin’in kendi el yazısıyla kaleme aldığı evrak ile kartviziti de sergileniyor. Yunan Ordusu’nca Türk siperlerine fırlatılmış top mermilerinin boş kovanlarından devşirilmiş cephe hatırası vazolar, istiklal madalyaları, hat levhalar, harp madalyası ve beratı, liyakat madalyası, mecidi nişanı ve Alman demir salip nişanı, milli müdafaa yüzükleri ve Kuvayi Milliye müfrezelerince kullanılmış silah, teçhizat ve mühimmattan oluşan yaklaşık 100 parça obje görülebiliyor. Alaşehir’deki sosyal ve iktisadi yaşama ayna tutan mermer üzerine Osmanlıca yazılmış gayrimüslim bir üzüm ihracatçısına ait tabela, üzüm desenli seramik ve cam eserler, Sarıkız maden suyunun Fransız baskısı etiketi ve benzeri eserler de sergileniyor. Bir ay boyunca açık kalacak sergi 5 Ekim 2017 tarihine kadar meraklıları tarafından gezilebilecek.