Politika

(Görüntülü) CHP Ardahan İl Başkanı Taştan'dan, Öztürk Yılmaz'a kınama

Deniz BAŞLI/ARDAHAN, (DHA)- CHP Ardahan İl Başkanı Yalçın Taştan, 'Ezan Türkçe okunsun' sözlerinin ardından ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk edilen partisinin Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz'ın bugünkü açıklamalarıyla ilgili, "Ardahan adına d

09 Kasım 2018 20:11

Deniz BAŞLI/ARDAHAN, (DHA)- CHP Ardahan İl Başkanı Yalçın Taştan, \'Ezan Türkçe okunsun\' sözlerinin ardından ihraç talebiyle disiplin kuruluna sevk edilen partisinin Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz\'ın bugünkü açıklamalarıyla ilgili, \"Ardahan adına da kendi adına da ve bizim adımıza da tasvip edilecek bir olay değildir. Bunu kınıyorum\" dedi. ​CHP İl Başkanı Yalçın Taştan, katıldığı bir televizyon programında \'Ezan Türkçe okunsun\' sözleri sonrası, ihraç talebiyle partisinin disiplin kuruluna sevk edilmesinin ardından bugün yaptığı basın açıklamasına tepki gösterdi. Taştan, Yılmaz\'ın ezanın Türkçe okunmasını yeniden dile getirmesinin gündemle hiçbir ilgisinin olmadığını söyledi. Yerel yönetimler seçim sürecinin başladığı dönemde, bu konunun konuşulup, gündemi değiştirmenin çok doğru olmadığını düşündüğünü belirten Taştan, \"CHP kurallarla, disiplinle, tüzükle yönetilmesi gereken bir parti. Tüzüğün, kuralların emrettiği şekilde bir disiplin sürecinin başlatıldığını öğrendik. Bu süreçte de biz partililer olarak, il ve ilçe başkanları olarak, milletvekilleri olarak partimizin disiplinine uymak zorundayız. Ayrıca Milletvekilimiz Öztürk Yılmaz’ın bugün yaptığı \'İstifa etmiyorum. Sıkıyorsa sen at beni buradan\' şeklinde açıklaması partimize zarar vermiştir. Her partilinin, partinin her kademesindeki arkadaşlarımızın partimizi yapıcı şekilde eleştirmesi elbette haklarıdır. Ama bu şekilde genel başkan ve partililere ağır suçlamalar yöneltmesi Ardahan adına, kendi adına da ve bizim adımıza da tasvip edilecek bir olay değildir. Bunu kınıyorum\" diye konuştu. Taştan, ezanın Türkçe okutulmasının çok tartışıldığını ve 1950 yılında karar bağlandığını hatırlatarak şöyle devam etti: \"O zamanki parlamentonun büyük çoğunluğu ve bütün partilerin katılımı ile karara bağlanmıştır. Yeniden bu konunun ısıtılıp gündeme getirilmesindeki amacı nedir bilmiyorum. Ama doğru bir tartışma değildir. Elbette ki bunu bilim adamları tartışabilir. Bunu ilahiyatçılar tartışabilir. Ancak bunu siyasetçiler tartışamaz.\"