Kuruluşun yayımladığı rapordaki tahminlere göre, 2030'da başlıca tahılların fiyatları yüzde 120 ila yüzde 180 artacak.
Raporda, bu artışın yarısının küresel ısınmadan kaynaklanacağı belirtildi. Oxfam ayrıca ünya liderlerine gıda piyasalarındaki kuralların daha iyi düzenlenmesi ve bir küresel iklim fonuna yatırım yapılması çağrısında bulundu.
Kuruluşun Genel Direktörü Barbara Stocking, "İklim değişikliğ, artan gıda fiyatları, tarım arazisi, su ve enerji kıtlığı gibi giderek büyüyen sorunlarla başa çıkmak için gıda sistemi baştan sona değişmeli" dedi.
Oxfam'ın çalışmasında yurttaşlarını doyurmakta zorlanan dört bölgeye dikkat çekiliyor. Raporda, küçük toprak sahiplerine yatırım yapılmaması nedeniyle gıdanın büyük bölümünü ithal etmek zorunda kalan Guetemala'da 850 bin kişinin gıda güvenliği olmadığı belirtiliyor.
Hindistan'da bir kişinin, İngiltere'deki bir kişiye kıyasla gelirinin iki katını gıdaya harcamak zorunda kaldığı kaydediliyor.
Azerbaycan'da kötü hala koşulları nedeniyle buğday üretiminin yüzde 33 düştüğü ve ülkenin Rusya'yla Kazakistan'dan buğday ithal etmek zorunda kaldığı vurgulanıyor.
Kadınlar ve çocuklar
Doğu Afrika'da da sekiz milyon kişinin kuraklık nedeniyle kronik gıda sıkıntısı çektiği, özellikle de kadınların ve çocukların en büyük sıkıntıyı yaşadığı ifade ediliyor.
Dünya Bankası da artan gıda fiyatlarının milyonlarca kişiyi aşırı yoksulluğa sürüklediği uyarısında
bulundu.
Gıda fiyatlarının Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki sorunlar nedeniyle, geçen yılın bu dönemine göre yüzde 36 arttığı vurguladı.
Oxfam da raporunda dünya liderlerine gıda piyasalarının yönetimine için yeni kurallar getirilmesi çağrısında bulunuldu.
Kuruluş Aralık ayında Güney Afrika'da yapılacak Birleşmiş Milletler iklim konferansı öncesi bir küresel iklim fonu kurulması çağrısında bulundu.
Oxfam bu fonla insanların kendilerini küresel ısınmanın etkilerine karşı koruyabileceğini ve yetiştirmeleri gereken gıdaları ekmek anlamında daha hazırlıklı olacaklarını vurguladı.