Politika

Adil Gür: Gezi Parkı eylemleri AKP ve CHP'nin oylarını arttırdı

AG Araştırma Şirketi Genel Müdürü Adil Gür, belediye seçimlerinde Mustafa Sarıgül'ün İstanbul'dan aday gösterilmesi halinde CHP'nin seçim yarışına ortak olabileceğini söyledi

04 Kasım 2013 17:57

AG Araştırma Şirketi Genel Müdürü Adil Gür, "Gezi Parkı eylemlerinin ardından AKP'nin de, CHP'nin de oylarını arttırdığını" söyledi. Gür'e göre, "İki parti de bu oyları kararsızlardan kazandı." Belediye seçimleri hakkında da konuşan Gür, CHP'den İstanbul Belediye Başkan adayı olması beklenen "Mustafa Sarıgül'ün, AKP'nin adayını zorlayarak CHP'yi seçim yarışına ortak edeceğini" ifade etti.

Yeni Şafak gazetesinden Murat Aksoy'ın sorularını yanıtlayan Adil Gür'ün Türkiye ve İstanbul seçmeniyle ilgili söylediklerinin bir kısmı şöyle:
 

Gezi süreci partilerin oylarını nasıl etkiledi?

Bir kere Gezi süreci AK Parti'nin oylarını olumsuz anlamda hiç etkilemedi. Hatta AK Parti'nin oyları arttı. İlk günlerde belki partinin oyu birkaç puan düşmüş olabilir. Ama Taksim Meydanı'na bölücü örgüt afişlerinin asılması, Taksim'in trafiğe kapatılması süreçleri tabanı birleştirdi. Oyları arttı.

Hangi tabandan geldi bu oylar?

Demokratik açılımla AK Parti'ye oy veren milliyetçi taban AK Parti'den biraz uzaklaştı. Gezi süreci bu algının terse çevrilmesine yol açtı. Ve sadece AK Parti'den uzaklaşan oylar değil, milliyetçi tabandan da oylar geldi. Burada Başbakan'ın mitingleri, söylemleri safların sıklaşmasına, parti sadakatinin artırılmasına neden oldu.

CHP'yi nasıl etkiledi Gezi?

CHP'de Gezi olaylarından olumsuz etkilendi demek yanlış olur. Gezi olayları CHP'ye birkaç puan olumlu katkı yaptı. Tüm bu süreçler kararsızları azalttı. AK Parti ve CHP oyları bu yüzden arttı.

Yerel seçimler yaklaşıyor. Geçtiğimiz hafta 150 yıllık Marmaray açıldı. Nasıl görülüyor İstanbul seçimi?

Bugünkü koşullarda parti olarak AK Parti daha şanslı. Çünkü, İstanbul hala yoğun şekilde göç alan bir şehir. Ve İstanbul'a gelen nüfus AK Parti'nin oylarını arttırıyor. Yani İstanbul'a göç edenler ağılıklı olarak CHP değil, AK Parti seçmeni. Bunlar Karadeniz'den, İç Anadolu'dan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'dan göç edenler. Yani İstanbul potansiyel olarak AK Parti seçmenlerinin arttığı göç şehri. Bu açıdan ben parti oyları bakımından AK Parti'yi daha şanslı görüyorum. Ama Sarıgül'ün de zorlayacağı kesin, elbette seçime daha 5 ay var benim söylediklerim bugün için geçerli.

İstanbul'da AK Partili Topbaş başta Marmaray olmak üzere çok büyük projeleri hayata geçirdi. Seçimlerde Topbaş ya da Sarıgül'ün yapılanlar dışında vaatleri ne olabilir?

Yapılan büyük altyapı projelerine, metro, metrobüs hatlarına rağmen İstanbul'un en büyük sorunu hala trafik. İstanbul'da yaşayan bir vatandaş olarak insanlar çıldırma noktasında artık. Bence bu konuda özel projesi olan aday bir adım öne geçebilir.

Bu konuda AK Parti ve aday olursa Kadir Topbaş daha şanslı değil mi?

Kadir Bey yapılan tüm araştırmalarda AK Parti'den adaylığı söz konusu olan isimlerin hep bir adım önünde çıkıyor. Bunda bugüne kadar yaptığı icraatları ve uzlaşmacı görünümü ve tavrının etkili olduğunu düşünüyorum. Yani ılımlı bir isim olarak görülüyor diğer partilerin seçmenlerince de. Bugünlerde yapılan kamuoyu araştırmalarında Kadir Topbaş'lı AK Parti şanslı görünüyor. Ancak biraz önce de ifade ettiğim gibi daha beş ay var. Beş ay sonraki yarışın galibini bugünden kestirmek mümkün değil.

Mustafa Sarıgül çok konuşuluyor. Neden?

Kabul edelim ki, yerel seçimlerde Sarıgül sıradan bir aday değil. Şuradan başlayayım. Yaptığımız pek çok araştırmada Türkiye'de inanılmaz bir siyasi kutuplaşma olduğunu görüyoruz. Özellikle, AK Parti ile CHP arasında seçmen geçişliliğinin çok az olduğunu da yine bu araştırmalarda görüyoruz. Sarıgül'ü farklı kılan nokta burada ortaya çıkıyor. Sarıgül bu polarizasyonu, bu kutuplaşmayı kıracak adaylardan biri. Sarıgül'e sadece CHP'den değil, AK Parti içerisinde de, MHP tabanında da hatta zaman zaman BDP tabanı içerisinde de sempati ile bakan seçmenler var.

Yani ifade edildiği gibi her partiden oy alabilir iddiası doğru mu?

Evet. İstanbul'da parti ismi ile sorduğumuzda AK Parti ile CHP arasında yaklaşık 20 puanlık bir farktan bahsetmek mümkün. Ama aynı soruyu aday isimleri ile sorduğunuzda yani Sarıgül'le sorduğumuzda bu makasın o kadar açık olmadığını görüyoruz. Özetle Mustafa Sarıgül aday gösterdiği taktirde CHP, İstanbul'da yarışa ortak olur, zevkli ve kıran kırana bir mücadele olur.

Sarıgül politik bir figür değil hatta neredeyse apolitik. Nedir onu bu kadar konuşulur kılan?

Sarıgül ile CHP arasında bir fark var. Bu siyasi değil algı farkıdır. CHP, halktan kopuk, halktan uzak, daha akademik bir kadroymuş görüntüsü içerisinde iken Sarıgül daha halk tipi, halkın içinde, halka yakın, onlara dokunan bir figür. İkinci olarak son on yıllık süreç AK Parti ile CHP arasında bir rekabet, son aylarda da bir kutuplaşma var. Sarıgül'ün bir farkı da bu kutuplaşmanın dışında kalmayı başarmış olmasıdır. Bu açıdan Sarıgül farklı seçmen tabanlarından oy alabilmektedir. Elbette tersi de var.

Elinizde bir araştırma var mı, nedir rakamlar?

Var ve neredeyse iki haftada bir yeniliyoruz. Bunlar müşterilerimize özel. Bence seçimlere bu kadar zaman kala yapılan anketler yanıltıcı hatta dezenformasyon amaçlı bile olabilir. Sadece kamuoyu bilgilensin diye çarşaf çarşaf internette anketler yayınlanamaz. Parasını kim veriyor veya niye veriyor bunu da açıklamak lazım. Buna şiddetle karşı çıkıyorum. Diğer taraftan bugünlerde yapılan araştırmaların doğru olmayacağını düşünüyorum. Çünkü aday isimleri belli olmadan yapılan araştırmalar yanıltıcı olur.

Yerel seçimlerde seçmen hangi saiklerle oy veriyor?

Seçmeni üç kabul edersek, her üç seçmenden biri ideolojik nedenlerle oy veriyor. Yani kutuplaşma nedeniyle oy veriyor. Yarımı veya biraz fazlası ise ya kazanmasını istediği ya da kazanmasını istemediği adayın karşısındaki adayın etrafında birleşerek oy veriyor. Bunda da kutuplaşmanın etkisi var ama bunun yanında ebette ki oradaki yerel yönetimin icraatları başarısı aday etkisinin de olduğunu unutmamak lazım. Özetle sadece parti yetmiyor aday ve icraatlar da yerel seçimlerde belirleyici. Odunu koysam kazanırım refleksiyle aday gösterilenlerin nasıl kaybettiğini yerel seçimlerde görüyoruz. Tabii en önemlisi halk, hizmet edenle etmeyeni de ayırıyor. Yani seçmenlerin tamamı sadece kutuplaşma ile tercih yapmıyor.

Yeni Şafak'taki röportajın tamamını okumak için tıklayın...