Galatasaray Lisesi’nde okumuş olanları çatısı altında toplayan Galatasaraylılar Derneği tarafından verilen ‘Galatasaray Ödülü’ sahibini buldu. İlki 2012 yılında verilen ödül, Cumhuriyet’in 100. yılına 2022 yılında ‘Bilim ve Sanat’ alanlarında başarısını uluslararası alanda da kanıtlamış iki isme verildi. Galatasaray Ödülü Seçici Kurulu’nun bilim alanında Galatasaray Ödülü’ne layık gördüğü isim, astrofizik alanındaki akademik çalışmalarını ABD’de yürüten Prof. Dr. Feryal Özel olurken; dünyanın en prestijli klasik müzik festivallerinde yer alan ve pek çok uluslararası başarıya sahip olan genç piyanist Can Çakmur, sanat dalında verilen ödülün sahibi oldu.
Ödül töreni Galatasaray Lisesi Müdürü Prof. Dr. Murat Develioğlu ve Galatasaray kurumlarının temsilcilerinin de katılımıyla bu yıl da Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu’nda gerçekleştirildi.
Kuruluşunun 114. yılını kutlayan Galatasaraylılar Derneği’nin alanlarında fark yaratan fikir önderlerine
takdim ettiği Galatasaray Ödülü’nün 2022 yılında sahipleri belli oldu.
"Bilim ve sanat, insanın keşif ve yaratma ruhunun temsilidir”
Araştırma alanları karadelikler, nötron yıldızları, bilgisayarlı modelleme ve teorik astrofizik olan Prof.
Dr. Feryal Özel, ödül törenine ABD’den bağlandı. Prof. Dr. Özel, Galatasaray Ödülü’nü almış olmaktan
duyduğu gururu vurgulayarak “Bizi aydınlığa ulaştıracak bilim ve sanat, insanın keşif ve yaratma
ruhunun temsilidir” dedi. Ödülü, Türkiye’nin genç kızlarıyla paylaşmak istediğini belirten Özel, bilim
alanında birçok yeni uzmanlık dalı olduğunu, bu yöndeki çalışmalara genç kızlarımızın ilgi duymasının
güçlü ve aydınlık bir gelecek için çok değerli olduğunu söyledi.
Feryal Özel
"Felsefeyle, sanatla daha iyi bir dünya hayali mümkündü"
Ödülünü Galatasaray Lisesi Müdürü Prof. Dr. Murat Develioğlu ve Galatasaraylılar Derneği Başkanı
Fidel Berber’in elinden alan piyanist Can Çakmur ise, ödülü almaktan duyduğu heyecan ve onuru
ifade ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi: ‘’Şu anda içinde bulunduğumuz Galatasaray
Lisesi’nin tarihi binası, müzikte en çok odaklandığım dönem olan 19. yy ortalarına dair pek çok
duyguyu içimde tetikledi. Nedir o duygular? 19.yy ortasında dünya daha umutlu bir yerdi. Felsefeyle,
sanatla daha iyi bir dünya hayali mümkündü. Klasik müzik ise insanlık tarihinin duygularının kaydını
içeren bir defter. Bu defter çok kıymetli. Çünkü eğer elimizde bu defter olmazsa, çok karanlık,
umutsuz bir geleceğe doğru gideceğiz. Oysa sanata adanmış bu ödül, bana umudu hatırlatıyor, daha
iyi bir dünyanın mümkün olduğunu fısıldıyor, o nedenle çok değerli. Beni bu ödüle layık gören
herkese teşekkür ediyorum’’ dedi.
Can Çakmur
Başkanlığını Galatasaraylılar Derneği eski Başkanlarından yazar ve yayıncı Reha Bilge’nin üstlendiği
Galatasaray Ödülü Seçici Kurulu’nda Galatasaraylılar Derneği Başkanı Fidel Berber’in yanı sıra Sait
Mısırlıoğlu, Prof. Dr. Nurperi Gazioğlu, Doç. Dr. Reha Yolalan, Prof. Dr. Ali Ergur, Nurten Yalçın Erüs ile
uzman seçici kurul üyeleri Prof. Dr. Selçuk Esenbel, Uluç Özülker, Cengiz Ultav, Dr. Bahadır Kaleağası
yer aldı.
İlki 2012 yılında verilen Galatasaray Ödülü’nü bugüne kadar, dünyanın en saygın ekonomistleri
arasında yer alan Prof. Dr. Daron Acemoğlu, romatoloji alanında, Behçet Hastalığı, Ailevi Akdeniz
Ateşi tedavilerinde başarılı çalışmaları ve tıp bilimine üstün katkıları bulunan Prof. Dr. Ahmet Gül,
başarılı iletişimci, yazar ve gazeteci Hıfzı Topuz, yazar, oyuncu ve tiyatro insanı Ferhan Şensoy, hukuk
alanında uluslararası düzeyde çalışmaları bulunan Işıl Karakaş, emekli büyükelçi, eski milletvekili ve
yazar, Şükrü Elekdağ, inşaat yüksek mühendisi Fuat Diriker, oyuncu, köşe yazarı Ali Sirmen ile yazar
Orhan Karaveli ve gazeteci Ruşen Çakır, Türkiye’de çevre bilincinin yerleşmesi ve çevre sorunlarıyla
mücadelenin simge ismi, TEMA Vakfı’nın kurucularından Ali Nihat Gökyiğit almıştı.
‘’Bir yıllık titiz bir çalışmanın ürünü’’
Galatasaray Ödülü’nün Galatasaraylılar Derneği tarafından, Galatasaray’ın temel değerleri
doğrultusunda, Türkiye ve dünyanın kültür, sanat, bilim, çevre, teknoloji, ekonomi alanlarında
yetiştirdiği insanları onurlandırmak ve destek sağlamak için 2012 yılından bu yana her yıl verildiğini
belirten Galatasaray Ödülü Seçici Kurulu Başkanı Reha Bilge, şöyle devam etti: ‘’Atatürk’ün gösterdiği
çağdaş medeniyet yolunda bilim ve sanat vazgeçilmez iki gelişim alanı. Cumhuriyetimizin 100. yılında
bu iki alanda uluslararası düzeyde ses getiren çalışmalar yapan isimleri tespit ederek, uzman seçici
kurul üyelerinin de büyük katkısıyla yaklaşık bir yıllık titiz bir çalışma sürecinin ardından çok değerli iki
isme Galatasaray Ödülü’nü takdim etmekten büyük mutluluk duyuyoruz’’ dedi.
"Cumhuriyetimizin 100. yaşını Sanat ve Bilim vurgusuyla karşılamayı önemsiyoruz’’
Galatasaraylılar Derneği Başkanı Fidel Berber ise törende yaptığı konuşmasında, Galatasaray Lisesi
ve Galatasaray Eğitim Kurumları’nın 541 yıldır pek çok alanda Türkiye’ye nitelikli insanlar yetiştirdiğini
ifade etti. Galatasaraylılar Derneği’nin 114 yıldır öncü ve ilerici yapısıyla Galatasaray Lisesi’nde
okumuş olanların ortak buluşma noktası olduğunu ifade eden Berber, ‘’Galatasaraylılar Derneği
olarak Galatasaray Ödülü’nü kendi alanlarında aldıkları yolla ve ilham veren kariyerleriyle dünyamıza,
ülkemize umut veren, güç veren çalışmalar yürütenleri takdir etmek amacıyla oluşturduk. Bu yıl 11.
kez düzenlediğimiz ödül programında her yıl farklı bir tema üzerinde duruyoruz. Dernek olarak son dönem tüm projelerimizde olduğu gibi bu yılki ödül programında da Cumhuriyetimizin 100. yılını esas aldık. Atamızın ‘Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin’ ve ‘Sanatsız kalan bir
milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir’ sözleri, bizlere ışık oldu ve bu yıl ödüllerimizi
Bilim ve Sanat alanlarında takdim etmeyi kararlaştırdık. 100. yılda Bilim ve Sanat vurgusunu
önemsiyoruz.
Seçici Kurul toplantılarında çok kıymetli adaylar değerlendirildi ve nihayetinde ülkemize
ve dünyamıza bilim ve sanat aracılığıyla katkı sunan çok kıymetli iki isim ödülümüze layık görüldü’’
dedi. Fidel Berber; şöyle devam etti: ‘’Bizler Galatasaray’da eğitim almış Galatasaraylılar, dün olduğu
gibi bugün de Atatürk’ün bizlere gösterdiği çağdaş medeniyet yolunda, ülkemize ve dünyamıza faydalı
bireyler olmaya devam edeceğiz. Bilimle, sanatla aydınlanmış yolumuzda kararlılıkla ilerleyecek, 100.
yaşına girmeye hazırlanan Cumhuriyetimizin temel değerlerini sonsuza kadar yaşayıp, yaşatacağız.
Bu inancı yuvamıza, Mektebimize borçlu olduğumuzu hiç unutmadan; Galatasaraylı olmanın gururunu
her an yaşayarak bu yuvanın bize kattıklarını çevremize, toplumumuza geri verecek ve geleceğe
umutla bakarak daima yolumuzda ilerleyeceğiz.’’
Prof. Dr. Feryal Özel kimdir?
Doktorasını Harvard Üniversite’sinde 2002 yılında tamamladıktan sonra NASA Hubble Ödülü ile Princeton İleri Araştırmalar Enstitüsü Üyesi seçilen Feryal Özel, 2005-2022 yılları arasında Arizona Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak bulunmuş ve Bilim Fakültesi Dekanlığı yapmıştır. Halen Georgia Institute of Technology'de fizik profesörü ve fizik bölüm başkanıdır.
Araştırma alanları karadelikler, nötron yıldızları, bilgisayarlı modelleme ve teorik astrofizik üzerinedir. Prof. Özel aynı zamanda NASA Astrofizik komitesi başkanlığı, NASA Lynx Uzay Teleskobu Bilim ve Teknik ekibinin başkanlığı ve Uzay Ufku Teleskobu Bilim Konseyi ve Modelleme Çalışma Grubu'nun başkanlığını da yapmaktadır.
Prof. Özel, astrofizik konusunda yaptığı çalışmaları nedeniyle birçok ödül almıştır. 2013 yılında Türkiye Bilim Akademisi üyeliğine, 2015 yılında Amerikan Fizik Derneği onur üyeliğine seçilmiştir. Amerikan Fizik Derneği Maria Goeppert Mayer Ödülü, Amerikan Astronomi Derneği Rossi Ödülü, Harvard Radcliffe Enstitüsü Ödülü, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Miller Enstitüsü Onursal Profesörlüğü, Guggenheim Fellow Ödülü, ODTU Üstün Hizmet Ödülü, Amerikan Ulusal Bilim Kurumu
Elmas Başarı Ödülü ve Breakthrough Prize in Physics Ödülleri bulunmaktadır. Profesör Özel, NASA ve Amerikan Ulusal Bilim Kurumu’na birçok konuda danışmanlık yapmış ve yönetici komitelerde görev
almıştır. Dünya çapında birçok televizyon kanalında görüşlerine başvurulmaktadır.
Can Çakmur kimdir?
Piyanist Can Çakmur, 2018 yılı Hamamatsu Uluslararası Piyano Yarışması’nın birincisi ve Oda Müziği Ödülü sahibi, aynı zamanda 2017 yılı İskoçya Uluslararası Piyano Yarışması’nın da birincisidir.
Can Çakmur’un BIS Records için gerçekleştirdiği albüm kayıtları, uluslararası basın tarafından övgüyle karşılanmış ve tarihte bir ilke imza atarak, «Yılın Solo Çalgı Kaydı» ve «Yılın Genç Sanatçısı» olmak üzere peş peşe iki ICMA Ödülü’ne, yanı sıra «Choc de Classica» ile «Diapason d’Or»’a ve International Piano tarafından Ayın Albümü olmaya layık görülmüş, Crescendo, Gramophone, Pizzicato ve daha birçok müzik yayını tarafından yüksek not almıştır. Mayıs 2022'de çıkmış olan Without Borders (Sınırlar Olmadan) başlıklı yeni albümünü ise Enescu, Bartók, Saygun ve Mitropoulos’un eserlerine adamıştır.
Çakmur’un halen üzerinde çalıştığı, toplam 11 albüm kapsayacak geniş bir seçki, Schubert’in başlıca yapıtlarından ve bestecinin esin kaynağı olduğu çok sayıda eserden oluşacak ve yine BIS Records etiketiyle 2022 yılından başlayarak Schubert’in 200. ölüm yıldönümü olan 2028 yılına kadar peş peşe yayınlanacaktır.
Çakmur, bugüne kadar Londra’daki Wigmore Hall, Glasgow Concert Hall, Eindhoven Muziekgebouw, Tokyo Opera City, Suntory Hall, Fondation Louis Vuitton ve Türkiye’nin en prestijli salonları başta olmak üzere, dünyanın birçok yerinde temsiller vermiştir. 2015 yılı Açılış Konseri’nde şef Sascha Goetzel yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni ile çaldığı İstanbul Müzik Festivali’nde olduğu gibi, ülkesinin tüm prestijli klasik müzik festivallerinde yer almıştır. Son dönemin kayda değer performansları arasında Masato Suzuki yönetimindeki Yomiuri Nippon Senfoni Orkestrası ile
Thomas Adés’in In Seven Days (Yedi Günde) adlı yapıtının Japonya prömiyeri, Festa Summer MUZA Kawasaki’nin Tadaaki Otaka yönetimindeki Tokyo Senfoni Orkestrası ile kapanış konseri ve Fondation Louis Vuitton’da büyük övgüyle karşılanan ilk resitali sayılabilir. Can’ın resital ve konserleri bugüne dek
BBC 3, Radio Musique France, Arte, NHK, TRT, Deutschlandfunk, SRF, RAI ve Classic FM tarafından kaydedilip yayımlanmıştır. Kemancı Veriko Tchumburidze ile viyolonselist Dorukhan Doruk (Vecando Trio, 2021), viyolonselist Alexandre Castro-Balbi, ayrıca kontrbas sanatçısı Dominik Wagner, Can’ın oda müziği için sıklıkla iş birliği yaptığı sanatçılar arasındadır. Alexandre ile Can’ın Passavant’dan 2023 yılında çıkacak olan Beethoven’in tüm piyano-viyolonsel yapıtlarını içeren albüm çalışmaları
halen devam etmektedir.
2015 yılında Donizetti Klasik Müzik Ödülleri’nde Yılın Genç Müzisyeni Ödülü’nün sahibi olan Can, 2018 yılında ise Weimar Franz Liszt Müzik Üniversitesi’nin DAAD Ödülü ile İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Aydın Gün Teşvik Ödülü’ne layık görülmüştür. En sevdiği şeylerin başında müzik üzerine yazılar yazmak ve sohbet etmek gelen Can, Türkiye’nin önde gelen klasik müzik dergisi olan Andante için şimdiye kadar elliden fazla makale kaleme almış, çok çeşitli platformlarda müzik üzerine
konuşmalar yapmıştır. Can Çakmur, Pekinel Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler bursundan yararlanmaktadır. İlk müzik eğitimini Emre Şen, Jun Kanno ve Marcella Crudeli’den alan Can, sonraki yıllarda Diane Andersen ile özel olarak, Weimar Franz Liszt Müzik Üniversitesi’nde ise Grigory Gruzman ile çalışmıştır.