Eğitim

Türkiye'den Fransız Büyükelçiliği'ne nota: Fransız tarafı anlaşmayı kabul etmezse Türk öğrenciler Fransız okullarından nakledilebilir

12 Temmuz 2024 22:33

T24 Haber Merkezi

Fransa'nın Türkiye Büyükelçiliği, Türkiye'nin Fransa'ya bir anlaşma taslağı sunduğunu ve Fransız tarafının anlaşmayı kabul etmemesi halinde 2024-2025 eğitim öğretim yılından itibaren Fransız Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarında Türk vatandaşı öğrenci kabul edemeyeceğini, halihazırda Fransız okullarında kayıtlı olan Türk öğrencilerin de Türk okullarına nakledilmesi gerektiğini resmen bildiren bir nota aldıklarını açıkladı.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın Türkiye'deki Fransız okullarının müfredatına müdahale etmeye çalıştığı medyada yer bulmuştu. Gazeteci Nuray Babacan, AKP hükumetinin bir süredir Ankara’da faaliyet gösteren Charles de Gaulle ile İstanbul’da bulunan Pierre Loti Fransız Lisesi'ne bir süredir denetim adı altında para cezası kestiğini aktarmıştı. Hükumetin, bu okullarda, din ve ahlak dersi verilmesi, Türk müfredatının uygulanması ve MEB’e bağlı Türk öğretmenlerin görev alması konusunda baskı yapıldığı iddia edilmişti.

Fransız Büyükelçiliği, bugün yaptığı Sylvie Lemasson imzalı açıklamayla Fransız okullarıyla ilgili Türkiye ile yaşanan süreci anlattı. Fransa Büyükelçisi'nin mart ayı başında Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'le görüştüğü ve idari bir anlaşma teklifinde bulunduğu kaydedilen açıklamada, haziran ayı ortasında Türk tarafının şu ana kadar görüşülen önerilerin ötesinde bir anlaşma taslağı sunduğu aktarıldı.

Büyükelçilikten yapılan yazılı açıklamada, Türk öğrencilerin 2024 eğitim öğretim yılına başlama koşullarının tartışmaya açılabileceğinin göz önünde bulundurulması gerektiği belirtildi, Paris'ten bir heyetin, Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmek ve diyaloğu devam ettirmek üzere Türkiye'ye gelmesi için bir ziyaret düzenlediği bildirildi.

Büyükelçilikten yapılan açıklamanın tam metninde şu ifadeler kullanıldı:

"Hanımefendiler ve Beyefendiler, kıymetli öğrenci velilerimiz,

Öğrenci velileri arasında birçoğunuz Türkiye'deki Fransız liselerinin özel tarihini biliyorsunuz. Hukuki statüleri, altmış yılı aşkın süredir, iki ülke arasındaki bazen zor olmakla beraber süreklilik arz eden bir diyaloğa dayanmaktadır. Bu iki okulun, ailelerinizin ilgisi sayesinde, ülkelerimiz arasında güçlü bağların tesis edilmesine ne kadar katkı sağladığı herkesin malumudur. Sizlere, nesiller boyunca, Fransız okullarına duyduğunuz güven için içtenlikle teşekkür ederiz.

Bildiğiniz gibi, bu iki kurumun hukuki statüsünden kaynaklanan konulara cevap bulunmasına olanak tanıyacak, iki hükümet arasında bir anlaşma sağlanması amacıyla Türk yetkililerle uzun süredir görüşmelerde bulunuyoruz. İki ülke kurumları ve bilhassa Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği, birbirinden çok farklı iki eğitim sisteminin genel ilkelerini de göz önünde bulundurarak, diğerinin dilini ve kültürünü tanıtmak ortak arzusuyla eğitim iş birliğimizi güçlendirmek için yorulmaksızın çalışıyorlar. Büyükelçilik Kültür Etkinlikleri ve İş Birliği Servisi, sizlerle okul konseyi toplantılarında bu müzakereleri görüşmüştü.

Bu eğitim ve öğretim yılına, 2024 yılının başında, Türk basınında yer alan, Türk yetkililerin okullarımızı Türk vatandaşı öğrencilere kapatma niyetinde olduğuna dair söylentilerin yarattığı endişe damgasını vurdu. Büyükelçiliğimiz Türk tarafının endişelerini anlamak ve müzakerelerin yeniden başlatılması teklifinde bulunmak amacıyla derhal ön aldı.

Fransa Büyükelçisi, mart ayı başında Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı'ndan görüşme talebinde bulundu. Sayın Yusuf Tekin bu görüşme sırasında, Türk mevzuatına uygun olarak hızlı bir şekilde anlaşmaya varılması konusundaki arzusunu dile getirmişti.

Bu bağlamda :

- Fransız tarafı, ilk adım olarak hızlıca idari bir anlaşma teklifinde bulundu.

- Sonra mayıs ayı ortasında, Fransa Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı (MEAE) Küreselleşme Genel Müdürü Ankara'da, Dışişleri ve Milli Eğitim Bakanlıklarındaki muhataplarıyla temaslarda bulunmuş ve bu görüşmelerin ardından Fransız tarafı bir teklifte bulunmuştu.

- İyi niyetle bir müzakere dinamiği başlatarak, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başlamadan önce herkesin ve her şeyden önce öğrencilerin çıkarına olacak öncelikle somut, mutabakata dayalı bir anlaşmaya varacağımız konusunda umutluyduk.

- Eğitimle ilgili konularda lise müdürlerine danışıldı ve kısmen bilgilendirildiler ancak kendilerinden bu aşamada ketum davranmalarını rica etmiştik. Zira o dönem öğrenci velileri topluluğunu endişelendirmek için hiçbir nedenimiz yoktu.

Ancak haziran ayı ortasında Türk tarafı bize şu ana kadar görüşülen önerilerin ötesine geçen bir anlaşma taslağı sundu. 2 Temmuz 2024 tarihinde Türk yetkililerden, bu anlaşmanın imzalanmaması halinde Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarının 2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren Türk vatandaşı öğrenci kabul edemeyeceğini ve halihazırda okullarımızda kayıtlı olan Türk öğrencilerin Türk okullarına nakledilmesi gerektiğini resmen bildiren bir nota aldık.

Bu bağlamda, halihazırda sürmekte olan müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması durumunda olası sonuçları konusunda sizleri bilgilendirmeyi kendimize görev addediyoruz. Bu durum, sonuç ne olursa olsun okulların tüm diğer öğrencilere açık kalması gerekse bile, Türk öğrenciler için 2024 eğitim-öğretim yılına başlama koşullarını tartışmaya açabilir. Bize güvenen ailelere gerçeği borçluyuz.

Müzakereleri sürdürme konusunda her zamankinden daha kararlıyız. Daha bu sabah (12 Temmuz Cuma günü) Fransa ve Türk Dışişleri Bakanlıkları arasında, Fransız Yurtdışı Eğitim Ajansı ve Fransız Milli Eğitim Bakanlığı'nın da katılımlarıyla, video konferans yoluyla bir fikir alışverişi toplantısı gerçekleştirildi. Paris'ten bir heyetin, Türk Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmek ve diyaloğu devam ettirmek üzere Türkiye'ye gelmesi için bir ziyaret düzenliyoruz. Her şeyden önce bizim için en önemli mesele, okullarımızda eğitim hayatlarına başlayan çocuklarımızın çıkarlarıdır. Aylardır da çalışmalarımızda temel aldığımız öncelik budur. Müzakerelerin sonucu ne olursa olsun, önerilerimize bu zorunluluk yön verecektir.

Bugün, Türk muhataplarımızın, ilişkilerimize çok şey katan ve ikili ticaretin ve Türkiye'deki Fransız yatırımların dinamizmine hiç kuşkusuz katkıda bulunan Türkiye'deki bu iki Fransız okulunun ortak tarihinin benzersiz bir özellikte oluşunu dikkate alma yetisine güveniyoruz.

Bize gelince, İkinci Dünya Savaşı öncesinden bu yana sizlerin ve Fransız-Türk toplumunun sayesinde, bu okulları pekiştiren saygı ve açılım geleneğinin bir parçası olan ilerlemeler inşa etmek için çalışıyoruz.

Durumla ilgili gelişmeler hakkında sizi bilgilendirmeye devam edeceğiz.

Sylvie Lemasson"