HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgının demokrasinin gerilemesine neden olacağını savundu.
Altaylı, İyimserler ya da Polyannalar bu felaketin insanları birbirine yaklaştıracağını, dünyayı, insanlığı daha ortak hareket etmeye yönelteceğini söyleyedursunlar, ben tam aksini görüyorum. Tam aksine ülkeler, milletler birbirinden uzaklaşacaklar. Avrupa Birliği’ne bakınca bunu görmeye başladık zaten. İtalya Almanya ve Fransa’ya öfkeli. İspanya herkese kızgın, Fransa ile Almanya’nın arası açık. Birlik sosyal olarak çatırdıyor. Dahası AB Merkez Bankası ortak bir ekonomik paket açıklayamıyor, ülkeler kendi kendilerine planlar yapıyorlar, Almanya gücünü kendi lehine kullanıyor, AB bunu kabul etmiyor. Birlik ekonomik olarak çatırdıyor. Çıkış yok gibi." düşüncesini dile getirdi.
Altaylı, "Corona karşısında ABD çok başarısız gibi görünüyor ama aslında Avrupa çok daha başarısız. Avrupa’da İtalya, İspanya, Almanya, İngiltere, Fransa ve Belçika’nın nüfus toplamı ABD ile hemen hemen aynı. Buna mukabil ölüm sayısı neredeyse iki misli. Ortak bir mücadele veremedikleri çok açık ortada. AB ülkelerinin birbirine güveni sıfıra inmiş vaziyette. ABD’de eyaletler ile Federal Hükümet ve Başkan arasında büyük kavga var. Eyaletler kendi aralarına birlikler oluşturarak mücadele ediyorlar. Merkezi otorite yani Başkan zayıflıyor. Birlikte zayıflıyor haliyle." görüşünü savundu.
Altaylı, "Otoriter ya da otoriterliğe yakın ve yatkın (Çin, İran, Rusya ve Türkiye) rejimlerin salgınla mücadelede daha başarılı görünmesi yeni bir tartışmayı ateşliyor. Ekonomik başarısı sayesinde model olabilir mi diye tartışılan Çin şimdi bir kez daha model olma iddiasında. 1920’ler sonrası dünyayı kasıp kavuran resesyon (Büyük Buhran), beraberinde otoriter rejimleri getirmişti ve muhafazakar eğilimler artmıştı. Bu kez de benzer bir baskıcı rejimler dönemi yaşamak mümkün. Avrupa’da mevcut iktidarlara destekte artış var. İtalya’nın koltukta zar zor oturan Başbakanı’na destek 70’lerde, İspanya’da durum farklı değil, Merkel’e rekor destek var, Macron bile salgın öncesine göre iki kat popüler. Bu toplumların çaresizliğinden kaynaklanan bir durum. Salgın sonrası ekonomiyi hızlı toparlayan ve yeni model geliştiren yönetimlerde bu destek sürer. Ekonomik başarısızlık bu desteği hızla eritecek. Güvenliğin sadece askeri bir iş ve bireysel güvenlikten ibaret olmadığı çok net anlaşıldı. Güvenlikçi politikalar artık sağlığı da kapsayacak. Güvenlikçi politikaların önem kazandığı her dönemde insan haklarında ve demokraside gerileme olması kaçınılmazdır. Önümüzdeki dönem en büyük dert bu olabilir." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın