HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, 2019'daki seçimler için ittifak yapan AKP-MHP'ye muhalefetin hangi hamlelerle cevap vereceğine ilişkin olarak değerlendirmede bulundu. Altaylı, "Muhalefetin yapabileceği en akıllıca şey, işi ilk turda bitirtmemek olabilir. Sonrası? Allah kerim..." dedi.
Altaylı'nın "İttifaklar, ihtilaflar" başlığıyla (25 Şuabt 2018) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
AK Parti-MHP ittifakı konuşulup duruyor.
Ben bunun son derece doğal, son derece sıradan ve seçim sonrası yapılan ittifaklardan daha “delikanlıca” bulduğumu önceden de yazdım.
Seçimden önce türlü hakaret, türlü karşıtlıkla oy topla, bu karşıtlıkla topladığın oyu sonra git karşıt olduğunun emrine ver.
Artık bu olmayacak.
Zikrin ve fiilin aynı olacak.
AK Parti-MHP ittifakı kurulurken amaçlananlardan biri, oylardan çok oyların verimini artırmak ise bir diğer önemli “beklenti” de ittifaka dahil olmayan cepheyi zayıflatmak.
Öyle ya, ittifakların karşısına çıkmak için en akılcı yol, başka ittifaklarla buna yanıt vermek.
Ancak Türkiye örneğinde bu pek mümkün görünmüyor.
AK Parti-MHP ittifakının karşısına kim hangi ittifakı koyacak?
CHP-İYİ Parti ittifakını mı?
Bunun bir karşılığı var mı?
Sanki yok gibi duruyor.
Evet, İYİ Parti’ye gidecek seçmen arasında CHP’ye “kerhen” oy veren, laiklik ve Atatürkçülük kaygılı merkez sağ seçmen var ama İYİ Parti’nin çekirdeğinde CHP karşıtlığı da çok etken bir taban oluşturuyor.
İYİ Parti, CHP ile ittifak yaptığında bunu kaybetmesi mümkün.
Aynı şey CHP açısından da geçerli.
CHP ile İYİ Parti ittifak yaparsa, mesela CHP İstanbul İl Başkanı CHP’ye oy verir mi?
Hele hele bu ittifak denklemine HDP’yi de katmaya kalkarsanız ortalık darmadağın olur.
İYİ Parti darmadağın olur, CHP’den de epey bir oy kaçar.
Diyelim ki, böyle bir durum oluştu ve her şeye rağmen böyle bir ittifak kuruldu.
Bu kez de AK Parti-MHP cephesinden salvolar başlar. “CHP, FETÖ’cülerle ve bölücülerle el ele” diye. CHP hızlı biçimde seçmen gözünde “kriminalize” edilir.
Bu yüzden AK Parti-MHP ittifakına muhalefetin aynı şekilde karşılık vermesi pek mümkün görünmüyor.
Zaten geçmiş örnekler de gösteriyor ki, “yürütme” organının seçimine, çatı adayla gitmenin kimseye bir yararı yok.
Muhalefetin yapabileceği en akıllıca şey, işi ilk turda bitirtmemek olabilir.
Sonrası?
Allah kerim...