Politika

Eski DEP milletvekili Dicle'nin çözüm önerisi

Kürt sorununun çözülebileceğini söyleyen eski DEP milletvekili Dicle'nin çözümü, Etnik kimlik dayatmayan, anayasal vatandaşlığı temel alan bir anayasa.

03 Eylül 2009 03:00
Kürt sorununun çözülebileceğini söyleyen eski DEP milletvekili Dicle'nin çözümü, Etnik kimlik dayatmayan, anayasal vatandaşlığı temel alan bir anayasa.

DTP’nin 1 Eylül’de Diyarbakır’da düzenlediği mitingde, en somut açılım önerileri Demokratik Toplum Kongresi bileşenleri adına söz alan eski DEP milletvekili Hatip Dicle’den geldi. Diğer konuşmacılar gibi Abdullah Öcalan ve PKK ile diyalog geliştirilmeden çözümün mümkün olmadığını savunan Dicle, atılması gereken adımları PKK’nın geçen yıllar içinde ortaya koyduğunu öne sürdü. Dicle, “Öyle İçişleri Bakanı’nın söyledikleriyle Kürt sorunu çözülmez. Diyoruz ki yeni demokratik bir anayasayla, etnik Türklüğü dayatmayan, anayasal vatandaşlığı gündemine alan demokratik bir anayasaya sorunun gerçek çözümünü sağlayacaktır. Resmi dil Türkçe kalabilir ama Kürtçe başta olmak üzere tüm diller özgürce gelişebilmeli ve anadilde eğitim garanti altına alınmalıdır” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘kırmızı çizgimiz’ dediği üniter devlet yapısının ana dilde eğitime engel oluşturmadığını savunan Dicle, “Katı üniter devlet yapısı yerine yine anayasal güvenceyle demokratik idari siyasi bir yapılanmanın önü açılmalıdır” görüşünü dile getirdi. Dicle’nin konuşmasında yer alan ve sekiz başlık altında özetlenebilecek çözüm önerileri şöyle:

Anayasa değişikliği şart: Devlet eğer bugün samimi olarak bu sorunu çözmek istiyorsa yapacağı şey çok açıktır. 1924 Anayasası’nda başlattığı zorla Türk kimliğini dayatma tek dilleştirme ve bir zenginlik olarak kabul edilmesi gereken farklılıkları yok etme politikasından hemen vazgeçmelidir. Birinci Büyük Millet Meclisi’ne hâkim olan anlayışla cumhuriyeti demokratikleştirmek ve yeni demokratik bir anayasayla cumhuriyeti taçlandırmak olmalıdır. Katı üniter devlet yapısı yerine yine anayasal güvenceyle demokratik idari siyasi bir yapılanmanın önü açılmalıdır.

Türkiye sınırları ortak vatan: Biz Çanakkale’de, Afyon’da, Sakarya’da İzmir’de bu toprakların kurtuluşu için kan verdik. Bu toprakların her karışında alınterimiz emeğimiz var. Onun için Türkiye ortak vatandır.

Demokratik cumhuriyeti inşa: Biz Cumhuriyet’in asli unsuruyuz. Bizim gayemiz Cumhuriyeti demokratikleştirmek, her türlü farklı etnik ve inanç yapılarının kendilerini özgürce yaşayabileceği bir demokratik cumhuriyet inşa etmektir.

Üniter devlete anadile eğitime engel değil: ispanya, Portekiz, Fransa, İngiltere ve İtalya bize benzer sorunlarını üniter yapı içinde çözdüler. Öyle birilerinin dediği gibi üniter yapı anadilde eğitime aykırı değil.

Çözüm müzakereyle gelecek: Şiddeti, siyasal sorunların çözümünde sonuç alıcı olarak görmüyoruz. Gelin bu sorunu barışçıl demokratik yoldan diyalogla ve müzakereyle çözelim. Bir diğer adım çok önemli. Kürt halkı 29 Mart seçimleriyle muhatabını ortaya çıkardı. Bu sayın Öcalan’dır. Gizli veya açık, sayın Öcalan’la ve PKK ile bir diyalog geliştirilmeden bir müzakere geliştirilmezse bu sorunun çözümü mümkün değildir.

Siyasal yapılara özgürlük ve af: Kürdistan’daki bütün siyasal yapılar düşünce örgütlenme açısından özgür olmalıdır. Ve bu katı üniter devlet yapısı yerine yine anayasal güvenceyle demokratik idari siyasi bir yapılanmanın önü açılmalıdır. Ancak bu adımlar atıldıktan sonra gerillanın siyasal sürece katılması ve birbirimizi karşılıklı affetmesi ancak o siyasal zeminde yapılabilir.

Operasyonlara son verilmeli: Artık ne gerilla ne de askerin bu topraklarda yaşamını yitirmemesi için hem PKK eylemsizlik konumunu tekrar gözden geçirmeli, devlet de askeri operasyonlara hemen son vermelidir

Hasta tutuklular ve DTP yöneticileri bırakılsın: Cezaevlerinde 18 siyasi tutsak ölümle pençeleşiyor. Bu 18 tutsağın serbest bırakılması için devreye girmesini ve bunu da bu süreçte çok iyi bir niyet adımı olarak değerlendiriyoruz. Tutuklu 54 DTP yöneticisinin hemen serbest bırakılması ve DTP üzerindeki baskıların kalkması gerekiyor.