Sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle 3 yıla kadar hapsi istenen Eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki bugün hakim karşısına çıktı. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 13 Ocak 2025'e ertelendi. Mahruki'nin tanık olarak Ümit Özdağ'ın dinlemesi talebi mahkeme tarafından reddedildi.
Tutuklanan Nasuh Mahruki için hapis talebi
İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Mahruki ve avukatları katıldı.
Duruşmaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi de izleyici olarak geldi.
Kimlik tespitinde aylık gelirinin 100-120 bin lira arasında olduğunu beyan eden Mahruki, yalan haber paylaşmadığını, paylaştığı haberlerin doğruluğunu uzmanlar getirerek ispatlayabileceğini belirtti.
Kendi paylaşımından önce Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanının da benzer nitelikte açıklamalar yaptığını ifade eden Mahruki, şunları dile getirdi:
"Ben de onlardan alıntılama yaptım. Asla Türk milletine yanıltıcı bilgi verecek ve yalan söyleyecek bir insan değilim. Tırmanılması en zor ve en yüksek dağlara tırmanarak Türk Bayrağı dikmiş ve dalgalandırmış biriyim. AKUT'ta sayısız faydalı çalışmalarım vardır. Türk milletiyle ayrıca böyle özel bir bağım var, Türk milletine yalan söyleyecek biri değilim. Ayrıca paylaşımımla ilgili aynı metni yorum yoluyla paylaşan yüzlerce paylaşıcı oldu. Beraatımı talep ederim."
Mahruki, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın tanık olarak dinlenilmesi için talepte bulundu. Hakimin, talebin nedenini sorduğu Mahruki, "Sığınmacıların yaratabileceği sorunlar hakkında dinletmek istiyorum" yanıtını verdi.
Söz konusu talebi reddeden hakim, dosyanın mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek, duruşmayı erteledi.
İddianameden
Anadolu Ajansında yer alan bilgilere göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki'nin sosyal medya paylaşımlarında kullandığı ifadelerle halk arasında endişe, korku veya panik yaratma amacıyla hareket ettiği belirtiliyor.
Bunun sosyal medya hesabından herkese açık paylaşılması ve çok sayıda kişi tarafından görülebilme imkanı olması nedeniyle aleniyet unsurunun bulunduğu ifade edilen iddianamede, paylaşımların içerikleri ve görüntülenme sayıları dikkate alındığında eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu değerlendiriliyor.
İddianamede, hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama" suçundan başka bir soruşturma yürütüldüğü belirtilen Mahruki'nin, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
"36 dakika içinde karar verilmiş"
DHA'da yer alan bilgilere göre, duruşmada savunma yapan Nasuh Mahruki, "100 bin lira gelirim var. Bana istinat edilen suç yanıltıcı bilgiyi kasten bilerek yayma. Bana paylaşım yaptığım söylendi, cevap hakkı da verilmedi. Sonra öğrendim ki 36 dakika içinde tutuklama yönünde yakalama kararı verilmiş. Evime sivil polisler geliyor, çocuklarımı çok korkutuyorlar. Böyle bir şey mi olur. Daha sonra 16 gün tutuklu kaldım. Soruşturma savcısı da bana bir tek soru sormadı. Ben ikna oldular, halloldu sandım. Bir anda tutuklama kararı çıktı. Hakimliğe sevk edildim. Oradaki hâkime hanıma sordum, 'Hangisi yanıltıcı bilgi' diye. Bana cevap vermedi. Bilgisayar mühendisliği odasının bu konuda açıklaması da var. Ben kamuoyunda yer alan bilgi üzerine paylaşım yaptım. Seçimlerde denetim yapılmasını alıntı yaparak paylaştım" ifadelerini kullandı.
"Halkla aramda özel bir bağ var"
Mahruki savunmasının devamında "Bu ülkenin bayrağını ilk defa en yukarılara çıkaran benim. Benim halkla aramda özel bir bağ var. Ben milletime yalan söylemem. Burada yüzlerce insan var, bunu herkes biliyor. Bir tane uyuşturucu bağımlısı çocuk taksiciyi bıçakladı, onu serbest bıraktılar" dedi.
"Ben asla Türk milletine yalan söyleyecek bir insan değilim"
Nasuh Mahruki, "Paylaşımlarımdan hangisinin yalan olduğu söyleniyorsa gerekirse kendim, gerekirse uzmanlar getirilerek kanıtlayacağım. Ben asla Türk milletine yalan söyleyecek, yalan bilgi verecek bir insan değilim. Beraatımı talep ederim. Tweetleri atmamdaki amaç, elektronik oylamanın güvenli olmadığını düşünmemdir. Dünyanın birçok yerinde kullanılmıyor, kullananlar da bıraktı. Anlaşmazlık halinde bu verilerin ne şekilde inceleneceği, nasıl kullanılacağı belli değildir, geri dönüşü yoktur" şeklinde konuştu.
"Ümit Özdağ'ın dinlenmesini istiyorum"
Mahruki, savunmasının devamında, "Ben zamanında Türkiye'nin en güvenilir lideriydim. Asla bunun zararına olacak bir şey yapmam. Paylaşımıma istinaden birçok araştırma yapıldı, kitaplar yazıldı. Ben de bu hususlar üzerine tweet attım. Milli Güvenlik Akademisi mezunuyum, bu işin eğitimini aldım. Bu hususlara dikkat çekmek istedim. Profesör Doktor Ümit Özdağ'ın tanık olarak dinlenmesini istiyorum. Sığınmacıların yarattığı sorunlar konusunda dinlenmesini istiyorum" dedi.
Mahkeme, Ümit Özdağ'ın dinlenmesi talebini reddetti. Dosya, mütalaanın hazırlanması için duruşma savcısına gönderildi. Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için 13 Ocak 2025'e ertelendi.
Günün öne çıkan haberleri...TIKLAYIN - Merkez Bankası 22 ay sonra faizi indirdi TIKLAYIN - Bakanlık ifşa ediyor: Kıymada "sakatat" peynirde "nişasta" çıktı TIKLAYIN -Fatih Terim Al-Shabab'la anlaştı; işte sözleşme detayları ve kazanacağı ücret! TIKLAYIN - 2024: Beş ekonomiste göre Türkiye ekonomisine yön veren beş gelişme TIKLAYIN - Billur Kalkavan'ın kardeşi iş insanı Rıza Kalkavan sahte alkol nedeniyle yaşamını yitirdi
|