Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan "Tansu'ya Mektuplar" başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün teknoloji şirketi Samsung'un arama motoru olarak Google'dan vazgeçmeyi tartıştığını belirtti.
Özkök'ün "Seul'den gelen 'top secret' bilgi hepimizin hayatını altüst edebilir" başlıklı yazısı şöyle:
Seul'den gelen 'top secret' bilgi hepimizin hayatını altüst edebilir
“Top Secret” istihbarat Google’a geçen ay sonlarında geldi.
Önce CIA’nın sanayi istihbarat birimlerinden gelen bilgi, daha başka ağızlardan da kesinleşti.
Bilgi Güney Kore’nin ve dünyanın dev kuruluşu Samsung’dan geliyordu.
Samsung şoku: "Google arama motorundan vazgeçebiliriz"
Buna göre, Samsung ürettiği akıllı telefonlara arama motoru olarak yüklediği ‘Google Search’ uygulamasından vazgeçmeyi tartışıyordu.
Tabii ki bu bilgi önce yöneticilerde bir şok yarattı.
Bu duygu kısa zamanda dünya devi Google’ın bütün çalışanlarına yayıldı.
Aynı anda paniğe yol açtı.
Aslında bu haber hepimizi yakından ilgilendiriyor.
Kısa ve kolay arama uygulaması olmayan bir cep telefonu düşünebiliyor musunuz?
Hayatımız ne hale gelirdi bir hayal edin…
Google'ın yerine ne koyacaklar?
Peki Samsung, Google’dan vazgeçip yerine ne koyacaktı?
Google’dan daha kolay, daha hızlı ve etkili bir arama uygulaması ne olabilirdi ki?
İşte bu noktada iş daha da vahimleşti.
Samsung Google’ın yerine Microsoft’un arama motoru “Bing’i” koymak istiyordu.
İşte biz kullanıcılar açısından da asıl sorun burada ortaya çıkıyordu.
Bing Microsoft’un yıllardır yerleştirmeye çalıştığı bir arama motoruydu ama bugüne kadar öyle başarı sayılabilecek, bizi cezbedebilecek bir gelişme göstermemişti.
Ta ki…
Microsoft’un “Open IA” yani “Herkese açık yapay zekâ uygulamalarına” büyük para yatırmasına kadar…
Herkese açık yapay zekâ ChatGBT oyunu bozuyor
Bu çalışma geçen yıl “ChatGBT” adıyla bir anda sıradan kullanıcıların günlük hayatına girince, oyunun bütün kuralları değişmişti.
Samsung artık bir adım daha atarak, cep telefonundaki arama fonksiyonunu “yapay zekâ destekli” bir arama motoru ile daha ileri bir noktaya taşımak istiyordu.
İşte burada “yapay zekâ destekli Bing” ilgi alanlarına girmişti.
Google için bu ne anlama geliyordu derseniz?
Ona da bakalım…
Google için Peanut, fındık fıstık parası mı?
Maddi olarak Google’un Samsung’la yaptığı anlaşmanın 3 milyar dolarlık bölümüydü.
Neticede Samsung, Google’ın Android uygulamasını kullanan bir cep telefonuydu ve asıl anlaşma o kısımdaydı.
Ancak Android anlaşmasında Samsung’un istediği arama motorlarından birini kullanma hakkı da vardı.
Yani buna mani olamazdı.
Ne var ki, bu gelişme Google’ın Apple’la olan 20 milyar dolarlık anlaşmasına da sıçrayabilirdi.
Tabii asıl önemlisi, Google gibi 25 yıldır “arama uygulaması” konusunda neredeyse tekel durumuna sahip bir efsanenin, en iddialı olduğu teknoloji alanında sarsılması demekti.
Google aslında 9 yıl mnce yapay zekâ işine girmişti
Aslında Google yapay zekâ işine Microsoft’tan çok önce girmişti.
Bundan 9 yıl önce, 2014’te, dünyanın en ileri yapay zekâ laboratuvarlarından biri olan Londra merkezli İngiliz kuruluşu “DeepMind’ı” satın almıştı.
Ancak geçtiğimiz yıllarda DeepMind çalışanları ile büyük bir problem yaşamıştı.
Google, yapay zekânın askeri alanda kullanılması için Pentagon’la bir anlaşma yapmış, ne var ki şirket çalışanları ayaklanmış ve yapay zekânın askeri amaçlarla kullanılmasına alet olmayacaklarını açıklamışlardı.
Bu hareketin başını çekenler ise Londra’daki DeepMind çalışanlarıydı.
Microsoft askeri bulut ihalesini alınca fırladı
Google bu iç isyan nedeniyle askeri alanda yapay zekâ çalışmalarını durdurmuştu.
Bu da şirketin yapay zekâ konusundaki gelişmesinde bir yavaşlamaya yol açmıştı.
İşte bu boşlukta atılım yapan Microsoft oldu.
Microsoft önce Trump’ıın yardımıyla Amerikan ordusunun “Cloud”, yani bulut ihalesini Amazon gibi bir devin elinden aldı.
Sonra bedava ve herkese açık yapay zekâ uygulaması için çalışan bir gruba girdi ve bir yıl sonra buraya 10 milyar dolar yatıracağını açıklayarak birinci sıraya geçti.
Görünen o ki şimdi bu öncelik avantajını iş modeline dönüştürüyor.
Google'ın Bard'ı parlak başlamadı
Google bu ay başından itibaren 160 kişilik bir ekibini tam gün bu alana kaydırdı.
Şu an “Magi” kod adlı bir projeyi başlattı.
Daha önce Bing’e rakip olarak gecikerek gerçekleştirdiği “Bard” adlı Chatbot’unu deneysel olarak belirli bir kullanıcı çevresine açtı.
Ancak gelen yorumlar çok farklıydı. Bazılarına göre iyi bazılarına göre çok kötüydü.
17 yıl önce Çırağan Oteli'nde bir odada 3 kişiSeul’den gelen bu istihbaratı okurken bundan 17 yıl öncesine gittim. 31 Ocak 2006… O gün İstanbul’da Çırağan Oteli’nin bir odasında, Türkiye açısından çok ilginç ve önemli bir toplantı vardı. Masanın bir tarafında dönemin en büyük medya patronu Aydın Doğan oturuyordu. Yanında grubun dijital faaliyetlerinin başındaki kızı Hanzade Doğan vardı. Masanın öteki tarafında oturan ünlü kişi ise Bill Gates’di. Türkiye’ye gelmiş, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’la görüşmüş ve sonra Çırağan’da Doğan grubunun iki tepe insanı ile masaya oturmuştu. Türkçe ortak arama motoru için anlaşma sırasında bir öfke anıKonu çok ilginçti. Türkiye’de Türkçe çalışacak ortak bir arama motoru kurulması… İşte o görüşmede çok ilginç bir an yaşandı. Hanzade Doğan Google’ın başarısından söz edince Bill Gates, bildiğimiz o sakin kişiliğini bir kenara bıraktı ve bir anda aşırı öfkeli bir karaktere büründü. Belli ki, Google’dan övgüyle söz edilmesi çok sinirlendirmişti onu… Haksız da değildi. Düşünün dünyanın en ileri ve büyük software grubu Microsoft, en yaygın kullanım alanı arama motoru devrimini ıskalamıştı. Apple de ileri fırlayınca Microsoft sıradan bir “Windows üreticisi” olarak kalmıştı. Software evreni artık Google ve Apple’ındı… Bill Gates’in kurduğu Microsoft galiba 17 yıl sonra onun bu öfkesinin rövanşını alıyor. ChatGBT adı altında popülerleşen yapay zekâ galiba internetten sonra ikinci büyük devrim olarak hayatımıza giriyor. Dijital dünyada kartlar yeniden dağıtılıyor. Ve galiba bu defa devrimi ıskalayan Google oluyor. FETÖ'nün maliye cellatları bu vizyonu tarumar ettiBenim üzüldüğüm ise 17 yıl önce Çırağan Sarayı’nda işte böyle bir vizyonla masaya oturan Doğan Grubu'nun ve Türkiye’nin kaçırdığı büyük fırsat… Çırağan’daki toplantıdan bir yıl sonra FETÖ’nün insafsız maliye cellatları Doğan Grubu'nun üzerine çöktü. Avrupa’nın en başarılı ve vizyoner medya grubunu, insafsız cezalar, şantajlar ve tehditlerle darmadağın etti… Türkiye sadece makul bir merkez medyasını kaybetmedi… Ortalık bugün, Mad Max filmlerindeki barbar çeteler gibi ülkenin insanlarının üzerine çöken paralı medya trollerine, kiralık Wagner’lerine kaldı.. Allah Türkiye’ye onlara mantık ve izan bahşetmemişti belli ki… Umarım yapay zekâdan nasiplerini alırlar.
|