Yaşam

Ertuğrul Özkök: Efsane gazetecinin dükkânında tutuklanan 80'lik seks avcısı

İşte Abercrombie'nin çöküş hikâyesi

27 Ekim 2024 07:00

 

Akıllı telefon öncesi çağda, benim kuşağım gazetecilerinin cebinde mutlaka bir Moleskine defter bulunurdu.
Nedeni çok basitti.
Çünkü Moleskine, Ernest Hemingway'in İspanya İç Savaşı'nı gazeteci olarak izlediği günlerde kullandığı cep defteriydi.
Bizim için o defter, cool gazeteciliğin zorunlu aksesuarıydı.
Çünkü sırf evini görmek için ABD'nin en uçundaki Key West'e kadar gidip hacı bile olmuştuk.

Hemingway, İspanya İç Savaşı'nda ne giyerdi?

O zamanlar bilmediğimiz bir şey vardı.
O günlerde Hemingway'in giydiği elbiseler….
İşte onu geçen gün Netflix'te bir belgeseli izlerken öğrendim.
Hemingway, o savaş gazetecisi kıyafetlerini meğer Abercrombie mağazasından alırmış.
O bildiğimiz Abercrombie meğer 140 yıllık bir Kanada markasıymış.
Oysa ben Abercrombie'yi o hikâyeden tamamen bağımsız biçimde keşfetmiştim..

Ernest Hemingway (ortada) gözlemci gazeteci olarak İspanya İç Savaşı'nı takip etmişti.

1988'de Washington'da keşfettiğim bir marka

1988 yılında yeni bir gazeteci olarak ilk seyahatimi rahmetli Turgut Özal'la Washington'a yapmıştım. Boş bir anımda Washington Mall'u gezerken, sağ tarafta kenarda kalmış bir mağaza dikkatimi çekti.
Adı Abercrombie & Fitch'di...
Daha vitrinini gördüğüm an tutuldum.
İlk Abercrombie gömleğimi ve tişörtümü o gün aldım.
Tabii bir sonraki ABD seyahatimde, cebimde Tansu ve Gülümsün'ün Abercrombie siparişleri vardı.

Kızım ve torunum ile benim aramdaki giyim farkını sıfırlamıştı

Gülümsün 16 yaşındaydı bense 41'dim.
Abercrombie, aramızdaki 25 yaş farkını sıfırlamıştı.
Bu defa kendime, Gülümsün'e ve torunum Zeynep'e ayrı ayrı ürünler aldım.
Zeynep'le aramdaki yaş farkı 50'ydi. Abercrombie, önceki kızımla aramdaki 25 yılı, sonra torunumla da aramdaki 50 yılı sıfırlamıştı...
Son alışverişi geçen yıl New York'ta yapmış ve kendime alacalı bulacalı bol bir kargo pantolan almıştım.
Artık Abercrombie'nin düşüş yılları başlamıştı.
Ama bu düşüşün, nereye kadar inebileceğini, dün Florida'dan gelen bir haberle öğrendik.
Efsane gazetecinin markası artık çukurun dibindeydi.

Bu markayı 30 yıl boyunca zirvede tutan adam dün tutuklandı

Abercrombie markasını 30 yıl boyunca, hem gençlerin, hem de yaşlanan eski gençlerin gözünde "Cool" olmanın olmazsa olmazı haline getiren en yaratıcı ismi, eski CEO'su 80 yaşındaki Michael Jeffries ve 61 yaşındaki "Romantik partneri" salı günü Florida'da tutuklandı.
"Romantik partner" benim sözüm değil. Haberi veren New York Times kullanmış bu ifadeyi.
Jeffries, Abercrombie'yi Abercrombie yapan insan olarak biliniyor.
Kendine yöneltilen suçlama ise şu:
"Uluslararası seks trafiği"

Michael Jeffries uluslararası seks trafiği suçlaması ile tutuklandı

Kapılardaki üstü çıplak 15 manken savcılığa başvurdu

Abercrombie'nin 5 mankeni kendisini "şirketteki gücünü ve işveren olarak konumunu kullanarak kendilerini toplantılarda zorla seks şovu yapmaya ve ilişkide bulunmaya zorladığını" iddia ediyorlar.
Anlayacağınız Hemingway'i İspanya İç Savaşı'nda giydiren markanın efsane CEO'su 15 yıldan müebbete kadar ağır hapis cezası ile karşı karşı karşıya.
Peki bu kadar başarılı ve dünya gençliğinin gözünde idol haline bir marka nasıl bu çukura düştü?
Sizi Öcalan, Yenidoğan kabuslarından alıp biraz ekonomi dünyasının bu renkli taraflarına götüreyim bugün.
İşte Abercrombie'nin çöküş hikâyesi.

7 Aralık New York Beşinci Cadde

Hikâyemiz 2014 yılı Aralık ayında bir sabah başlıyor.
New York'un ünlü Beşinci Caddesi, Noel ve yılbaşı dönemi yaşamaktadır.
O sabah Abercrombie'nin New York Beşinci Caddesi'ndeki mağazasının önünde her şey normaldi.
Çok sayıda müşteri, kapının önündeki kuyrukta mağazanın açılışını bekliyordu.
İçeride üstü çıplak genç insanlar, birazdan açılacak kapının önüne çıkıp müşterileri karşılamak için son hazırlıkları yapıyorlardı. Abercrombie normal bir satış gününe hazırlanıyordu. Her şey normal görünüyordu.

7 Aralık sabah saat 05.00 Colombus şehri

Oysa şirkette her şey normal gitmiyordu. Mağazanın açılışından 4 saat önce, şirketin CEO'su Michael Jeffries, bazı üst düzey yöneticilerini, Colombus şehrine 15 kilometre mesafedeki ofisinde toplantıya çağırmıştı.
Toplanının konusu, yaklaşmakta olan yılbaşı tatili satışlarıydı.
O gün her şey normaldi...
Jeffries, 1992 yılından beri şirketin başındaydı. Son yıllardaki bütün büyük yenilikleri o getirmişti. Karanlık mağazalar, yüksek volümlü müzik...
Mağazaların kapısında müşterileri karşılayan Apollon vücutlu, üstü çıplak genç erkekler...
Hepsi onun yaracılığının ürünleriydi.
O, Abercrombie & Fitch'in tartışmasız kralıydı.
7 Aralık böyle geçti... Abercrombie İmpatorluğu'nda her şey normaldi...

140 milyon dolar prim

Michael Jeffries'in 2008 yılından beri aldığı prim 140 milyon doları bulmuş. Yönetim Kurulu, ilk iş olarak onu Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan aldı. Sonra 8 Aralık 2014 günü CEO'luğu da
sona erdi.

8 Aralık şirketin CEO'sunun siyah Range Rover'ı gelmiyor

Ancak 8 Aralık günü ilginç bir şey oldu... Her gün Jeffries'in siyah Range Rover'ını görmeye alışmış personel, o gün arabayı göremedi.
Her gün deli gibi ağırlık çalıştığı spor salonunda da onu gören olmamıştı... Asistanı bile telefonla ona ulaşamamıştı. Yine de Jeffries, Jeffries'di ve çalışanların aklına başka bir şey gelmedi.
Ancak 9 Aralık günü hiç beklenmedik bir şey oldu...
Abercrombie'nin Yönetim Kurulu Başkanı Arthur Martinez sabah erkenden üst düzey yöneticileri tek tek arayarak şu haberi verdi:
"Jeffries, Abercrombie'den ayrıldı. Yerine yeni bir CEO arıyoruz..."
Genç dünyanın en 'Cool' markasına bomba düşmüştü...
22 yıldır, genç spor giyimine yön veren efsane adam gitmişti...
Bu, bir anlamda, dünyanın bir ucundan ötekine genç nesilleri bir ideoloji gibi giydiren Abercrombie ruhunda deprem demekti.
Bu ayrılık, bir anda gözleri, şirketin arka odalarına çevirdi. Görüldü ki, şirkette bir süredir alarm zilleri çalıyordu ama dışarıdan kimse işitmiyordu. Otuz yıldır durmadan yükseliş dönemini yaşayan marka, aslında gerileme dönemine girmişti.

2008 krizinde bile fiyat indirmeyen CEO bilançosu

Beşinci Cadde'nin karanlık mağazası, meğer şirketin arka odalarında yaşananları gizliyormuş. Nesiller arasındaki yılları yakmayı başaran Jefrries, artık 70 yaşında bir adamdı...
Ancak satış rakamları bu büyücünün sihirli değneğinin artık balkabağını, atlı arabaya çeviremediğini gösteriyordu.
2014 yılı Abercrombie için kötü geçmişti. Şirketin net kârı 106 milyon dolara düşmüştü. Bu 2012 yılının yarısı kadar bile olmayan bir kârdı...
Satışların düşüşü 2008'de başlamıştı. O yıl, yüzde 18 olan düşüş ertesi yıl yüzde 23'e çıkmıştı.
Hakikat artık önlerindeydi.
Abercrombie yaşlanıyordu...
Jeffries'in demir kanunlarından biri de, "Asla indirimli satış yapmamaktı."
Bunu 2008 ekonomik krizinde de sürdürünce, genç müşteri H&M gibi daha ucuz mağazalara yöneliyor, alışverişlerini artık dijital ortamlarda yapıyordu.

Kapıya göbeği sarkmış üstü çıplak bir erkek konsa

Gerçek en çarpıcı haliyle, Bloomberg dergisinin, 26 Ocak-1 Şubat (2015) haftasında yayımlanan sayısının kapağında kendini gösterecekti.
Derginin kapağı, şirketin yaşlanmasını, kapıdaki genç ve diri erkeğin yerine aynı pozda yaşlı ve her tarafı sarkan bir beden koyarak anlatıyordu.
İyi ama satışlar düşerken New York'ta başka yerlerde yeni konsept Abercrombie'lerin önündeki kuyruklar niye uzuyordu...
Abercrombie'de her şey 'Cool' görünüyordu, her şey genç ve hesapsız gibi duruyordu.
Aslında her şey aşırı hesaplıydı.
Mesela satış müdürleri, bazı mağazaların önüne gidiyor, kapıya koydukları çıplak mankenlerle yarım saatte kaç kişinin resim çektirdiğini bile belirliyorlardı.

Bloomberg dergisinde kullanılan kapak fotoğrafı

Büyük beden üretimi başladı, mağazalar aydınlatıldı

Jeffries, şişman müşteri istemiyordu. O yüzden 10 size üzerinde kadın giysisi yoktu. Onun Large etiketi koyduğu erkek gömlekleri, aslında Medium'du.

Abercrombie efsane CEO ayrıldıktan sonra, geniş beden üretimi başladı.

Kapıdaki üstü çıplak gençler hafiften giydirilmeye başlandı. Mağazaların karanlığı hafiften aydınlatıldı, eleştirilen geyik kafası logoları küçültüldü.

Özel uçakta köpeklerin oturtulacağı yer bile şirketin kurumsal kitabında

Michael Jeffries, acaip 'Control freak' (denetim saplantılı) bir adamdı. Şirkette çalışanların nasıl davracağını gösteren 29 sayfalık bir "Look book" (görünüm kitabı) hazırlatmıştı.
Satış elemanlarının tırnak uzunlukları bile kitapta yazılıydı.
Her şeyi öylesine kurallaştırmıştı ki, şirketin kullandığı özel Gulfstream uçağının 4 personelinin uçakta sadece Abercrombie tişört, pantolon, gömlek ve flip flop giyeceği bile uçak için hazırlanan el kitabına konmuştu.
Aynı kitapta, Jeffries'in 3 köpeğinin nerede oturacağı bile yazılıydı.
Jeffries'in hikâyesi salı günü Florida'da tutuklanması ile hiç beklemediği bir yere geldi.
Şimdi onu belki de geçtiğimiz yıllarda New York'ta cezaevinde intihar eden Epstein'inkine benzer yeni bir hikâye bekliyor.
Üstelik artık 80 yaşında ve son iki günün moda deyişi ile, artık "Umut hakkını" kullanabileceği kadar bir ömür de yok…

Pazar seyredilebilecek eğlenceli bazı filmler

(*) ABERCROMBİE'NİN KAPISINDAKİ
SEKSİ BEYAZLARIN HİKAYESİ
Netflix'te Abercrombie'nin yükseliş ve düşüş hikâyesini anlatan güzel bir belgesel var.
"White Hot: The Rise and Fall of Abercrombie & Fitch"

(*) BİR ÖZEL TELEVİZYON PATRONUNUN
FEVKALADE İLGİNÇ PORTRESİ
Disney Plus'ta 1980'li yıllarda BBC yayın tekeline karşı özel televizyon girişimlerinin, transfer, star yaratma, star bitirme hikâyelerini eğlenerek izleyebilirsiniz. Hatta Türkiye ile benzerlikler bile kurup, oradaki tiplerden birinin yerine tanıdığınız bir simayı koyup da izleyebilirsiniz. Ben yaptım. Daha eğlenceli oluyor.