Magazin

Ergün: Adımı çıkardılar

Paparazzi kültüründen şikayet eden Ergün, “Gece hayatı olan biri gibi yansıtıldım. Kulüplerin açılışına davet etmeye başladılar”

30 Eylül 2011 03:00


T24-  Paparazzi kültüründen şikayet eden Ergün, “Gece hayatı olan, her gece sokaklarda dolaşan biri olarak yansıtıldım. Beni kulüplerin açılışına davet etmeye başladılar”



Gün Akşam Oldu’ dizisiyle seyirci karşısına çıkmaya hazırlanan Halil Ergün'ün Milliyet'in Cadde ekindeki yayımlanan röportajı özetle şöyle:


Magazinciler pusuya düşürdü


Magazinciler tarafından pusuya düşürüldüğünü öne süren Ergün şöyle devam etti: “Trafikte yakalanmamı kurguyla yaptılar, resmen bana pusu kurdular. Bunlar belgelerle sabit. Sanki ben her dakika içki içiyorum... Evimde içki yoktur. Bana içkici, sarhoş adam muamelesi yaptılar. Bana hakaret ettiler. Bana işkence çektirdiler. Gece yarısı evime giderken şiddet kullandılar resmen. Bir de polise, ‘Tehlikeli bir şahıs şu arabayla gidiyor’ demişler. Bu beni çok kırdı.”


Gece kulüplerinin açılışlarına davet


Basınla bir aktörün ilişkisinden doğal ne olabilir... Bizler dizilerimizden dolayı her gün reyting hesapları yapıyoruz. Bu yüzden magazin basınına “Of, pof” demeye hakkımız yok. Ama paparazzi kültürü beni çok rahatsız etti. Televizyon şöhreti çok başka bir şey... Bu ülkede ben ve benim konumumdaki insanların özgürce bir yerde oturmaya hakkı yok. Özellikle ‘Yaprak Dökümü’ macerası içinde bana çok acı çektirdi paparazzi kültürü, hak etmediğim bir şekilde. Ehliyetim benden meşhur oldu. Gece hayatı olan, her gece sokaklarda dolaşan biri olarak yansıtıldım. Bu yüzden gece kulüplerinin açılışlarına beni de davet etmeye başladılar.  



"Ehliyetim benden meşhur oldu”


Evet. Trafikte yakalanmamı kurguyla yaptılar, resmen bana pusu kurdular. Bunlar belgelerle sabit. Sanki ben her dakika içki içiyorum... Evimde içki yoktur benim.  Bana içkici, sarhoş adam muamelesi yaptılar. Bana hakaret ettiler. İşkence çektirdiler. Gece yarısı evime giderken şiddet kullandılar resmen. Bir de polise, “Tehlikeli bir şahıs şu araba gidiyor” demişler. Bu beni çok kırdı. Hiçbir haber bile istemiyorum artık. Bana saygıları, sevgileri yok demek ki. Böyle olunca da ‘Lanet olsun şöhretime’ diyorum. Sessizce yaşamak istiyorum.

 
İznik’e mi dönmek istiyorsunuz?


Evet, kasabama çekilmek istiyorum.  Bir de yer çekimini hissediyorum artık. Buna karşı içimdeki çocukla didişiyorum. Orada topraklarımız var, doğaya dönmek istiyorum. Ara sıra oynayabilirim filmlerde... Dizi yapmak çok zor bir iş.  Sabahı, akşamı belli değil, sonu belli değil.