Politika

ERDOĞAN: DEMOKRASİMİZ TRAVMA GEÇİRİR ANKARA (A.A)

11 Eylül 2010 18:23
-ERDOĞAN: DEMOKRASİMİZ TRAVMA GEÇİRİR ANKARA (A.A) - 11.09.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa değişiklik paketinin oylanacağı yarınki halk oylamasıyla ilgili, ''Burada bir 'ret' çıkarsa, bu tabii Türkiye'deki istikrar ve güven dönemini zedeler ve demokrasimiz travma geçirir, bu kesin'' dedi.  TVNet kanalında referandum süreci ve gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Erdoğan, AK Parti'ye, ''Sen burada fazla oy alacaksın, sen otur, bu kadar oyun var'' denilemeyeceğini belirterek, ''Bir köşe yazarı, 'bir diktatörlükten başka diktatörlüğe geçmemek için hayır diyorum' diyor. Köşesinde bunu yazan beyefendiye sesleniyorum: Bir film senaryosu hazırlıyorsun, uygulamaya koyuyorsun, bu filmin galasına beni davet ediyorsun. O diktatörü rant sağlamak için mi davet ediyorsun? Bunun, kalemin namusuyla dürüst ilişkisi var mı?'' diye konuştu.  CHP'nin gazetelere verdiği ilanlarda ''AK Parti kendi yargısını oluşturuyor'' dediğini belirten Erdoğan, şunları söyledi: ''Siz kendi yargınızı oluşturdunuz ey CHP ve bununla bedel ödettiniz bu ülkeye. Bu bedeli ödeyenlerden birisi de benim. Benim birçok arkadaşım bu bedeli ödediler. Biz bunları yaşadık ama Sayın Kılıçdaroğlu böyle bir bedel ödemedi. Bu noktadaki yaklaşım tarzları zaten çok çirkin. Bunları anlamak, anlatmak maalesef mümkün değil. O kadar çok örnekleri var. Yargıtay Başkanı'nın adli yıl açılışında yaptığı konuşma Sayın Kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşmalardan pek farklı değildi. Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın karşısında böyle bir yaklaşımda bulunması bana göre çok çirkindi. Eğer kendine güveniyorsan, çıkar cübbeyi çık siyaset meydanına, ondan sonra istediğini konuş ama emekli olduktan sonra yapma o işi. Beni mahkum edenler emekli olduktan sonra siyasete soyundular. Nereye gittiler? Malum yerlerine, CHP'ye ve siyasete başladılar ama bu böyle gitmeyecek. Çünkü bunun içinde bu sıkıntıyı yaşayan birçok insan dışlandı, itildi kakıldı, hakları olduğu halde buralarda görev alamayanlar oldu. Şimdi adli yargı, idari yargı böyle bir seçim yaptığı zaman bu milletin çocukları hukuk sisteminin içinde yer alma şansı bulacak. Aksi takdirde bu kast sistemini aşmak mümkün değil. Şimdi bu aşılacak ve verilen kararlar daha adil olacak.  Biz mi oluşturuyoruz bu noktada kendi yargımızı? Sayın Bahçeli de Sayın Kılıçdaroğlu da bunu söylüyor. Ben zaten Sayın Bahçeli'nin vagon olmasını anlamakta zorlanıyorum. O camianın birçok insanı 12 Eylül'de bu çileyi çekmiş, bu bedeli ödemiş; sen bu bedeli ödetenlerle şu anda omuz omuza oluyorsun. Tavsiye ederim, Ozan Arif'in son yazdığı şiiri okusun.'' Erdoğan, halk oylamasında ''hayır'' oyu vereceklerin ''AK Parti ne diyorsa onun tersini yapacağız'' yaklaşım tarzına saygı duymasının mümkün olmadığını belirterek, ''Ben buna ancak 'Allah şifalar versin' derim'' dedi.  Anayasa değişikliği paketindeki düzenlemeleri meydanlarda işlediğini ancak muhalefetin bu konulara hiç girmediğini anlatan Erdoğan, ''Ana muhalefet partisinin lideri 'kayısı ücretleriyle, fındıkla, çayla ilgili Anayasa metninde bir şey gördünüz mü?' derse bu insanla siz Anayasa'nın neyini konuşacaksınız? Bu kadar sulandırdılar bu işi. Sayın Bahçeli de metnin içine hiç girmedi'' diye konuştu.  Yeni bir anayasa için 2007 yılında çalışma başlattıklarını anımsatan Erdoğan, seçim sonrasında geniş bir katılımla yeni bir anayasayı çıkarmak istediklerini kaydetti. Halk oylamasının sonuçlarına ilişkin değerlendirmede de bulunan Erdoğan, ''Şu anda yaralı, bereli bir demokrasi var zaten. İleri demokrasiye ulaşabilmemiz için çok güçlü bir çıkışın olması lazım. Herkesin demokratik haklarını çok rahat kullandığı Türkiye'yi yakalamamız lazım'' diye konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçen hafta İsrail televizyonu ile yaptığı söyleşiyi eleştiren Erdoğan, şöyle devam etti:  ''Yapmış olduğu söyleşinin yaklaşım tarzı çok ama çok çirkin. Öyle zannediyorum ki son dönemlerde hiçbir Türk politikacısı kendi ülkesinin iktidarını kalkıp da İsrail'e şikayet etmemiştir. Mavi Marmara olayında 'iki taraf da hatalıdır' ifadesini kullanmak kadar çirkin bir şey olabilir mi? Sen kim adına konuşuyorsun? Sen kimin avukatısın? İsrail'in avukatı mısın? İsrail'in avukatıysan burada ne işin var? Git politikayı İsrail'de yap ama sen bu ülkenin, Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanlığına soyunmuşsan, böyle bir rüyan varsa, o zaman bu ifadeyi kullanamazsın. Bizim üzüldüğümüz şey şu: Türkiye'de ana muhalefet partisi liderinin İsrail televizyonuna Türkiye'nin yönetimini şikayet etmesi hiçbir şeyle izah edilemez. Halkım bu noktadaki gereken değerlendirmesini yapacaktır.'' Bir ülkede parlamento içinde iktidar ve muhalefetin el ele vermesiyle o ülkenin güçleneceğine işaret eden Erdoğan, ülkenin ortak menfaati söz konusu olunca muhalefetin bunun karşısında olmaması gerektiğini söyledi. Terörle mücadelede muhalefetin bir gün yanlarında yer almadığını ifade eden Erdoğan, ''Biz güvenlik güçlerimizle beraber bu savaşı, bu mücadeleyi veriyoruz ama bir gün yanımızda yer almadı. Biz Yüksekova'yı konuşuyoruz, Şemdinli'yi konuşuyoruz, Gediktepe'yi konuşuyoruz, adam Ankara'dan bize salvo atışları yapıyor'' dedi.