Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Ankara'da yaptığı konuşmasında Gezi Parkı kapsamında yakıp yıkan eylemcilerine sert çıktı. Erdoğan, "Çapulcu dememden rahatsız olmuşlar. Rahatsız olanlar sözlük karşılığına baksınlar, o zaman ne kadar doğru dediğimi anlayacaklar. Bunlar yakıp yıkmakla kalmadılar, başörtülü kızlarıma saldırdılar. Bununla da kalmadılar, Dolmabahçe Camii'ne bira şişesiyle girdiler" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 11 gün sonra Ankara'ya dönüşünde havalimanında onbinlerce partilinin katılımıyla karşılandı. Şehir merkeziyle havaalanı arasındaki güzergah boyuca özel afişler hazırlandı. Araçlarla gün boyunca yapılan 'Başbakan Erdoğan'ı karşılamaya katılım' çağrısı sorasında havaaalanına gitmek isteyenlerin oluşturduğu trafik konvoyu, havalimanı bulvarı ve bağlantı yollarında aşırı yoğunluğa neden oldu.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Yola çıkarken ne dedik, biz kefenimizi giyerek yola çıktı. Allah'tan başka kimseye verilecek hesabımız yok.
Bize marjinal gruplar değil millet hesap sorar. Milletin de hesap yeri sandıktır.
Bizi millet getirdi, millet götürür. Milletten başka kimsenin bizi götürmeye gücü yetmez.
Kardeşlerim, Ankara, bugün Adana'nın ve Mersin'in coşkusuna farklı bir coşku katıyor.
Ankara Gazi Mustafa Kemal'in şehridir, merhum Menderes'in Özal'ın şehridir. Bu Ankara bugün bir kez daha başbakanına sahip çıkıyor. İşte bu Ankara'yı Türkiye görsün....
Ankara'da terör estirenleri değil, Türkiye bu gerçek fotoğrafını görsün....
Çapulcu dememden rahatsız olmuşlar. Rahatsız olanlar sözlük karşılığına baksınlar, o zaman ne kadar doğru dediğimi anlayacaklar. Yakan, yıkan saldıranlara çapulcu denir, dolayısıyla onlara destek verenler de aynı kabilede yer alır.
Bu kalabalık söyleyeceğini, sokak aralarında yakarak yıkarak söylemedi, sandıkta söyledi. Yarın da sandıkta söyleyecek.
7 ay sonra sandıkta sizlerle görüşelim....
Demokrasi, özgürlükler hak özgürlükler diyorsanız bu şiddetle elde edilmez. Hukuk içinde elde edilir.
Benim başörtülü bacıma, kızlarıma saldırdılar, Dolmabahçe Camii'ne bira şişeleriyle ayakkabılarıyla girmek suretiyle yol yaptılar....
'Camiye ayakkabıyla girdiler'
Başörtülü kardeşlerimize saldırdılar, camiye ayakkabıyla bira şişeleriyle girdiler. Benim kızlarım sabrettiler burada okuyamadılar dışarıda okumak zorunda kaldı. Başörtülü kardeşim yıllarca parya muamelesi gördü. Bunların düşünceye saygıları yok.
Hükümetimizle, partimizle en önemlisi milletimizle, demokrasinin, hukukun özgürlüklerin en güçlü savunmasını biz yaptık. İstanbul Atatürk Havalimanı'na 2 saatte toplanan millet değil mi? Mersin'de toplananlar millet değil mi? Ankara'da toplananlar millet değil mi?
'3.5 yaşındaki torunum da slogan ezberledi'
'Dik dur eğilme bu millet seninle' sözünü o kadar güzel söylediniz ki 3 yaşındaki torunum bile bu sloganı ezberledi. Türkiye'de karar da yetki de söz de milletindir. Meclis'in dışında Türkiye'ye yön vermeye hiç kimsenin haddi değildir.
'Bunun bedelini ağır ödeyeceksiniz'
Artık bu ülkede çeteler dönemi bitmiştir, mafya dönemi bitmiştir, cunta dönemi geri gelmemek üzere bitmiştir. Faiz lobisi kendine çeki düzen ver. Bu lobi yıllarca benim milletimin alın terini sömürdü, bundan sonra sömüremeyeceksin. Olay sadece lobiyi oluşturan bir banka iki banka kim varsa. Hepsi için aynı şeyi söylüyorum siz ki bize karşı bu mücadeleyi başlattınız bunun bedelini ağır ödeyeceksiniz.
Utanmadan sıkılmadan borsayı çökertmeye çalışanlar çökersen sen çökersin borsada benim param yok. Biz spekülatörlere fırsat vermedik yarın da vermeyeceğiz. Eğer yakalarsan ümüğünü sıkarız. Geçmişte birileriyle anlaşıyordunuz yüzde 7500 faizle bu ülkeyi sömürüyordunuz ama artık o geçmişte kaldı.
Ana muhalefetin kendini bilmez bir milletvekili benim polisime hakaret ediyor. Bu polis Türk milletinin polisidir. Polisimizi biz bunlara yedirmeyiz. 600'ü aşkın polisimiz yararlandı. Nasıl oluyor da sen benim polisime ahlaksızca saldırıyorsun. Bu ülkenin başbakanına küfredenlerin yanında yer alanlar var bu ülkede. Kem söz sahibinindir dediks abrettik yine sabredeceğiz ama sabrın da bir sınırı var. Göstericilerin arkasına saklanıp siyaset yapanlar önce siyasetin ne olduğunu görsünler. Artık bugün belirleyici bir güç var; millet... Bunun ötesinde belirleyici bir güç yok. Kimse endişelenmesin, nice badireyi atlatan Türkiye bunu da atlatacaktır.