Politika

ERDOĞAN: BU KAPI HERKESE AÇIK BURSA (A.A)

22 Mayıs 2011 23:09
-ERDOĞAN: BU KAPI HERKESE AÇIK BURSA (A.A) - 22.05.2011 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''CHP'ye gönül veren de MHP'ye gönül veren de kardeşimiz, BDP'ye gönül veren de kardeşimiz. Onlarda bu kapıya gelsinler, bu kapı herkese açık. Çünkü biz 74 milyonun partisiyiz. Biz bir bölgenin partisi değiliz, etnik unsurun partisi değiliz, biz tüm halkımızın partisiyiz'' dedi. Erdoğan, partisinin Kent Meydanı'nda düzenlenen Bursa Mitingi'nde, Bursa ve ilçelerine selam ve sevgilerini göndererek, konuşmasına başladı. Kütahya'da 19 Mayıs'ta meydana gelen, Bursa'nın da yakından hissettiği depremden dolayı geçmiş olsun dileklerini sunan Erdoğan, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi, yakınlarına baş sağlığı temennisinde bulundu. Tarihin, medeniyetin şehri yeşil Bursa'yı Osmangazi'nin, Orhangazi'nin, Yıldırım Beyazıt'ın, Emir Sultan'ın, Somuncu Baba'nın emaneti Bursa'yı Osmanlı'nın ilk başkenti Bursa'yı yürekten selamladığını dile getiren Erdoğan, ''Bu harekete, en başından bu yana sahip çıkan, omuz veren, hayır dualarını esirgemeyen Bursalılara şükranlarımı sunuyorum'' dedi. Önceki gün Kars ve Van'da, dün Hakkari ve Şanlıurfa'da, gelmeden önce Kocaeli'de vatandaşlarla, gençlerle kucaklaştıklarını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Şimdi de ilim, medeniyet şehri, gönül insanlarının şehri Bursa'dayız. Bizler Türkiye'nin 81 vilayetinde varız. Edirne'de, Hakkari'de varız, Iğdır'dan Muğla'ya Bursa'dan Van'a kadar 780 bin kilometrekarenin tamamında siyaset yapıyoruz. Biz 74 milyonun kalbinde, yüreğinde, gönlünde yer edinmek için, bu ülkenin her bir karışına eser kazandırmak için, ülkede kardeşliği yaşatmak, kardeşliği yüceltmek için siyaset yapıyoruz. Sadece 81 vilayet için değil küresel barış için, istikrar için, huzur için, ağırlıklı olarak bunu benimseyerek, önemseyerek siyaset yapıyoruz. Dünyanın tüm mazlumlarının sesi olmak, mağdurların hakkını savunmak, yoksulların hukukunu savunmak için siyaset yapıyoruz. Biz güçlünün egemen olduğu, güçlünün zayıfı ezdiği, dünya için değil, sevginin, barışın, adaletin, hakkın egemen olduğu dünya inşa etmek için siyaset yapıyoruz.'' Erdoğan, 8,5 yıldır tüm güçleriyle, tüm imkanlarıyla ''imdat'' diyen, yardım isteyen herkese yüreklerini açtıklarını, ellerini uzattıklarını vurgulayarak, ''Kabil, Bağdat, Beyrut, Trablus, Bingazi, Şam, Saraybosna'yı kardeşimiz biliyor, oradaki kardeşlerimizin hukukunu biz savunuyoruz. Kırcaali'de biz varız, Gümülcine'de biz varız. Bugün eşim ve bakan milletvekili adaylarım Gümülcine'deler. Biz burada onlar orada. Dedağaç'ta, İskeçe'de, Kırım'da, Tiflis'te, Batum'da biz varız. Soydaşlarımızın, akrabalarımızın, kardeşlerimizin olduğu her yerde biz varız, biz barışı savunuyoruz'' dedi. -''BUNLARIN AYRIMCILIK GENLERİNDE VAR''- ''Bursa'dan özellikle Bulgaristan'daki kardeşlerimize, akrabalarımıza selamlarını, sevgilerimi iletiyorum'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti: ''Sofya'da Cuma Namazı kılanlara yönelik saldırıyı, orada seccade yakılmasını, ibadet edenlere şiddet uygulamasını kınadım, kınıyorum. Bulgaristan makamlarının açıklamaları, elbette kaygılarımızı azalttı. Bu vesileyle kendilerine teşekkür ediyorum. Avrupa'da artan ırkçılığa, tahammülsüzlüğe karşı, ayrımcılığa, saldırılara karşı tüm Avrupa ülkelerinin ortak tavır belirlemesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Avrupa Birliği müktesebatında asla ayrımcılık yok ama Fransa Romanları ne yaptı? Fransa'dan kovdu. Hani ayrımcılık yoktu. Niye romanları kovdunuz? Bunların ayrımcılık genlerinde var. Bizde birlik var, beraberlik, bütünlük var. Çünkü biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Bu ülkede Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle Gürcüsüyle, Abazasıyla, Arabıyla, Romanıyla aklınıza ne gelirse, kim olursa olsun, biz insanları yaradandan ötürü severiz, ayrım yapmayız.'' Erdoğan, ''AK Parti'de etnik milliyetçilik, bölgesel milliyetçilik yok. Batı ne buluyorsa, doğu da onu bulacak. Kuzeyde ne varsa güneyde onu bulacak'' diyerek yola çıktıklarını ifade ederek, 12 Haziran seçimlerinin Türkiye için dönüm noktası olacağını bildirdi. 12 Haziran seçimlerinin Türkiye'de demokrasinin, özgürlüklerin çok ileri standartlara ulaşması için bir dönüm noktası olacağını vurgulayan Erdoğan, ''12 Haziran seçimleri, ekonominin daha da iyi büyümesi, 2023 hedeflerinin gerçekleşmesi, gücünün, itibarının artması için adeta milat olacak. Onun için ne diyoruz? Türkiye hazır, hedef 2023'' dedi. -''KISKANANLAR ÇATLASIN''- Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Cumhuriyetin 100. yıl dönümünde dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında olacağını vurgulayarak, şunları söyledi: ''Beraber milletçe olacağız. Siz 3 Kasım'da destek verdiniz çıraklık dönemi başladı. 22 Temmuz'da destek verdiniz, tek başımıza iktidar yaptınız, kalfalık dönemi başladı. 12 Haziran'da vereceğiniz destekle ustalık dönemi başlayacak. Bugün burada heyacanlıyım, coşkuluyum. Çünkü Bursa, bir başka güzel. Bu meydanda ilk kez böyle miting yapıyoruz. Bu bir ilk. Biliyorsunuz AK Parti de ilklerin partisidir. Şimdi şurada 22 günümüz kaldı.'' Erdoğan'ın konuşması sırasında ''Gece gündüz dolaşarak 12 Haziran'da sandıkları patlatmaya hazır mıyız?'' sorusuna alanı dolduran kalabalık ''Evet'' yanıtını verdi. Bunun üzerine Erdoğan, ''Diliniz dert görmesin maşallahınız var. Ben size güveniyorum. Biz size inanıyoruz. İnşallah bunu beraber başaracağız. Bu zafer benim zaferim değil milletçe bizim zaferimiz olacak. AK Parti'de ben yok biz var, farkımız bu'' diye konuştu. Kalabalığın ''Türkiye seninle gurur duyuyor'' şeklinde bağırması üzerine Erdoğan, ''Biz sizinle gurur duyuyoruz. İnşallah Sinan gibi. Ne dedi? 'Şehzadebaşı benim çıraklık eserimdir. Süleymaniye benim kalfalık eserimdir'' şeklinde konuşmasını sürdürürken vatandaşların ''kıskananlar çatlasın'' şeklinde tempo tutmasının ardından Erdoğan, şunları dile getirdi: ''Çatlamasınlar. Onları da aramıza alalım. Daha güçlenelim inşallah. Çünkü onlar da bizim kardeşlerimiz. CHP'ye gönül veren de MHP'ye gönül veren de kardeşimiz, BDP'ye gönül veren de kardeşimiz. Onlar da bu kapıya gelsinler, bu kapı herkese açık. Çünkü biz 74 milyonun partisiyiz. Biz bir bölgenin partisi değiliz, etnik unsurun partisi değiliz, biz tüm halkımızın partisiyiz. Bu yola böyle çıktık, böyle devam ediyoruz. Dün Hakkari'de kepenkleri kapattılar. Esnaf kepenk kapatmadı aslında, kepenkleri kapattırdılar. Kim? Terör örgütü, bölücü terör örgütü. Şimdi, bölücü terör örgütü böyle yaptı diye, oranın BDP'li belediye başkanı, orayı çöplük içinde tutuyor, yollar her taraf rezalet içinde diye biz Hakkari'ye hizmet vermeyecek miyiz? Yine vereceğiz. Yüksekova'ya havaalanı, yollar yapıyoruz. Suyu götürüyoruz. Bize düşen neyse yapıyoruz, belediyeye hakkı neyse parasını gönderiyoruz. Ama hizmet vermiyor. O'nun cezasını sandıkta, Hakkarili kardeşim versin, ben değil. Demokrasi bu, demokrasinin güzelliği bu.''