Politika
ERDOĞAN: ANAMUHALEFET UÇUK ŞEYLER SÖYLÜYOR İSTANBUL (A.A)
24 Nisan 2011 17:55
-ERDOĞAN: ANAMUHALEFET UÇUK ŞEYLER SÖYLÜYOR İSTANBUL (A.A) - 24.04.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bu anamuhalefetin şu anda 'şunu yaptık' diyebileceği bir şey var mı? Ama dikkat ederseniz şu anda çok uçuk, afaki şeyler söylüyor. Peki ne üzerinden söylüyor bunları? Bizim yaptıklarımızın üzerinden söylüyor. Geçmişte biliyorsunuz bazı siyasiler şunu söylüyordu. 'Şu filanca ne veriyorsa ben 5 fazlasını vereceğim' diyordu. Şimdi bakıyorum Sayın Kılıçdaroğlu da aynı mantıkla gidiyor. Çünkü o bırakın ustalığı, kalfalığı, daha çırak bile değil siyasette. Öğrenecek bu işleri'' dedi. Erdoğan, Beykoz'da partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, seçimlere 50 gün kaldığını ve 50 gün sonra Türkiye'de ustalık döneminin adımlarını atacaklarını söyledi. Erdoğan, 3 Kasım'da yola çıktıklarında bir çıraklık döneminin adımlarını attıklarını fakat bu dönemi Büyükşehir Belediye Başkanlığı sürecinin üzerine bina ettiklerini, bugünkü yöneticilerle mukayese edilmeyecek bir mesafe aldıklarını ama buna rağmen 3 Kasım ile 22 Temmuz arasını çıraklık dönemi olarak tanımladığını çünkü birinin İstanbul'un yönetimi olduğunu, 3 Kasımın ise Türkiye'nin yönetimi olduğunu belirtti. Türkiye'nin 81 ilinde başlattıkları bu sürecin başarılarla dolu olduğunu ve 22 Temmuz'da kalfalık dönemini başlattıklarını belirten Erdoğan, ''Şu anda kalfalık dönemi bitiyor. 12 Haziran'dan itibaren ustalık dönemi başlayacak'' dedi. Erdoğan, içerde ve dışarıda uluslararası camiada gerçekten Türkiye'yi çok farklı bir yere taşıdıklarını, artık gündemi belirlenen bir Türkiye'nin olmadığını, artık gündem belirleyen Türkiye olduğunu söyledi. Beykoz'daki hizmetleri yeterli görmediğini, Beykozlularla el ele vererek yerelde de çok daha modern ve farklı bir yere taşıyacaklarına inandığını, bunun için de Beykozluların desteğine ihtiyaçları olduğunu ifade eden Erdoğan, ''Çünkü sizler bize 'yürü' derseniz biz yürürüz. Bildiğiniz gibi birileri 'ben bozkurtlarımı yürütürüm' diyor ama biz de 'milletle yürürüz' diyoruz, 'milletle yürüyeceğiz' diyoruz. Onun için ben MHP'ye gönül vermiş ülkücü kardeşlerimi Sayın Bahçeli'nin bozkurtlarından ayırıyorum. Çünkü onların konumu farklı. Zira yaratılmışların en şereflisi olan insan, biz onlarla yürüyoruz ve onlarla yürüyeceğiz ve bizim tek yolumuz var o da demokrasi. Bizim tek yolumuz var insanlara düşüncemizi saygın bir şekilde anlatmak ve kardeşlik duygusu içinde anlatmak. Asla zora başvurarak değil, zorlaştırıcı olmayacağız, kolaylaştırıcı olacağız. Biz yola böyle girdik, böyle devam edeceğiz'' diye konuştu. -''VATANDAŞIMI İNİM İNİM İNLETEN SEN DEĞİL MİYDİN?''- Erdoğan, 12 Haziran öncesinde eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, ulaşımda, enerjide bugüne kadar neler yaptıklarını duyup duymadıklarını da sorarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bu anamuhalefetin şu anda 'şunu yaptık' diyebileceği bir şey var mı? Ama dikkat ederseniz şu anda çok uçuk, afaki şeyler söylüyor. Peki ne üzerinden söylüyor bunları? Bizim yaptıklarımızın üzerinden söylüyor. Geçmişte biliyorsunuz bazı siyasiler şunu söylüyordu. Şu filanca ne veriyorsa ben 5 fazlasını vereceğim diyordu. Şimdi bakıyorum Sayın Kılıçdaroğlu da aynı mantıkla gidiyor çünkü o bırakın ustalığı, kalfalığı, daha çırak bile değil siyasette. Öğrenecek bu işleri. Zira devlette SSK Genel Müdürlüğünü bu beyefendiye verdiler. Devraldığı zaman zarar etmeyen bir SSK varken, 8 yıl orada kaldı ve kaldığı dönem içinde SSK sürekli zarardaydı. Genel Müdürlüğün döneminde hastane kuyruklarında benim vatandaşımı inim inim inleten sen değil miydin ya? Neredeydi senin aklın genel müdür olarak o zamanın başbakanlarına kalkıp da bu tür teklifleri niçin yapmadın? niçin diyemedin 'bu ilaç kuyruklarında vatandaşı inim inim inletiyoruz' neden diyemedin. Çünkü AK Parti'nin iktidarı bekleniyordu. Bizim iktidarımız geldi şimdi ne diyorlar; biz, AK Parti ne diyorsa onun şu kadar fazlasını veririz.'' -''BAŞARILI BİR BÜROKRAT OLAMADIN, BAŞARISIZSIN''- Başbakan Erdoğan, şimdi de aile sigortası dediklerini ve bu kanunun 1970'li yıllarda çıktığını söylediklerini belirterek, ''Ben uygulanmayan kanunu ne yapayım. Bana uygulanan kanun lazım. Laf ola beri gele yok, uygulanan lazım. Bak biz şimdi her doğanı genel sağlık sigortasından istifade ettiriyor muyuz? Neredeydin? SSK Genel Müdürüydün niye yapmadın. Biz yaptık bak'' diye konuştu. Artık SSK Hastanesi ayrımının olmadığını, her hastanenin vatandaşın hizmetinde olduğunu ifade eden Erdoğan, vatandaşların özel hastanelerden de faydalanabildiğini söyledi. Erdoğan, ülkede hangi kurum ve kuruluşta ne kadar hastane varsa devletin koordinatör devlet olduğunu ve bunları koordine ettiklerini, SSK'yı ve diğer kurumların hastanelerini birleştirerek tek tipe döndürdüklerini, vakıf ve özel sektör hastanelerini de birleştireceklerini söylediklerini anlatarak, şunları kaydetti: ''Benim vatandaşım hangi hastaneyi isterse oraya gidebilecek. İstediğiniz yerden ilacınızı alabiliyor musunuz? Artık ilaç kuyrukları diye bir şey var mı? Az önce robotla bir hastane açılışı yaptık. Beykoz'daki hastanede robotla ameliyat yapılacak. Şu anda Türkiye'de 12 hastanede var. Nereye geldik. Bunların adı bile anılmıyordu. Sayın Kılıçdaroğlu sen nerede yaşıyorsun? Bu başka yerlerde yaşıyor ama çıkıp şu anda yazılı görsel medyanın bir kısmını da almış yanına onlarla bol bol kendine göre atıp tutuyor ve yaptığı tek şey var; ambalaj ve maalesef doğru olmayan vaatler. Dürüst olun dürüst. Tek şey söylüyorum, SSK Genel Müdürlüğün döneminde sürekli zararda oluşunu neyle izah edeceksin? Sen bir defa başarılı bir bürokrat olamadın. Başarısızsın. Orada bu işi başarılı kılamayan bir kişi olarak sana bu devlet nasıl emanet edilsin. Zaten benim milletim böyle bir şey yapmaz da evelallah buna inanıyorum ama olur ya söyledikleri Nasrettin Hoca'nın dediği gibi göle mayayı çalıyor ya tutarsa diyor ya vatandaş olur ya ya tutarsa. Sakın ha. Öyleyse ne yapacağız şu kalan 50 günde hanım kardeşlerim, erkek kardeşlerim gençler hep beraber el ele dolaşmadık mahalle sokak bırakmayacağız. Kapı kapı dolaşacağız. Durmak yok. Ustalık dönemine hep beraber başlayacağız ama kararlı bir şekilde başlayacağız.'' Başbakan Erdoğan, dev vaatlerinden bir tanesinin de kent hastaneleri olduğunu ve dev sağlık kampüsleri kuracaklarını belirterek, bunlardan birinin Anadolu diğerinin Avrupa yakasında olacağını ve yaklaşık 1.5 milyon metrekarelik alan üzerine kurulacağını söyledi. Bu hastanelerde, vatandaşın sokakta sedye üzerinde taşınmayacağını ve şu anda bu hastanelerin mimari projelerinin hazır olduğunu ve ihalesinin yapılmak üzere olduğunu belirten Erdoğan, İstanbul'un Avrupa yakasındaki yerin belli olduğunu, Anadolu yakasındaki yer üzerinde de çalışmaların yapıldığını anlattı. Bunların kendilerine yakıştığını ifade eden Erdoğan, ''Onların hayal etmedikleri yere bizim fiilimiz, uygulamalarımız ulaşır'' dedi.