Hülya Karabağlı/ Ankara
CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, Kürt sanatçı Şivan Perwer’le Kürtçe’nin resmi dil olması konusunda bir konuşma yapıp yapmadığını sordu. Ekşi, "Şivan Perwer ‘doğru’ söylüyorsa, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak "Kürtçe’nin resmi dil olması vaktinin ne zaman geleceğini düşünüyorsunuz; Türkçeden başka hangi dillerin “resmi dil” olmasını planlıyorsunuz?" dedi.
Ekşi’nin Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi şöyle:
Günlük bir gazetenin 5 Aralık 2013 tarihli sayısının 18’inci sayfasında yayımlanan bir haberde "Kürt sanatçısı Şivan Perwer, Erbil’de yayın yapan Rudaw TV’de Diyarbakır ziyaretini anlattı. (…) Perwer şöyle konuştu: “(…) Kürtçe’nin resmî dil olması talebini ilettim. Kürt varsa, dili varsa, haklarını diğer milletler gibi özgürce kullanması gerektiğini söyledim. Özgürlük olmadan barış olmayacağını söyledim. “Bu olmaz ise yarın başka bir çatışma çıkar” dedim. Başbakan Erdoğan Kürtçe’nin resmi dil olması konusunda "vakti var" dedi. Bazı şeyleri çözmenin kendileri için çok zor olduğunu ve kendilerine yönelik baskı ve saldırılar olduğunu söyledi” denilmektedir.
Perver’le böyle bir konuşma yaptınız mı?
Şivan Perwer’le aranızda böyle bir konuşma geçti mi?
Şivan Perwer “doğru” söylüyorsa, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak “Kürtçe’nin resmi dil olması vaktinin ne zaman geleceğini düşünüyorsunuz?
Türkçeden başka hangi dillerin “resmi dil” olmasını planlıyorsunuz?
Anayasa’nın “Türkiye Devleti’nin (…) dili Türkçedir” diyen –ve değiştirilmesinin önerilmesi dahi yasak olan- Üçüncü maddesi yürürlükte iken Şivan Perver’e "Kürtçe’yi resmi dil saymanın vakti var" diyerek ne demek istediniz?
Türkçe’den başka resmi dil kabul etmenin Anayasamızdaki ifadeyle “Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğünü” tehdit eden gelişmelere kapı açacağını ret mi ediyorsunuz?