Kültür-Sanat

Doğa ve kadın gücü Bayburt’ta sanatla buluştu; Prof. Dr. Mehmet Kavukçu'dan "Buz ve Nakış" projesi

25 Şubat 2025 13:50

Baksı Kültür Sanat Vakfı'nın "Hüsame Köklü Kadın Eğitim Merkezi" projesi kapsamında, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu'nun imzasını taşıyan bir performans, Bayburt'un karlı tepelerindeki Kadın Eğitim Merkezi'nin şantiye alanında hayat buldu.

Bu performans, Baksı Kültür Sanat Vakfı'nın kadın eğitimi, istihdamı ve güçlendirmesi vizyonunun yaratıcı bir yansıması olarak, doğanın zorlu koşullarında bile üretmeye devam eden Anadolu kadınının gücünü simgeliyor.

Buzun şiirsel dili

Prof. Dr. Kavukçu, kadının üretkenliğini ve dayanıklılığını buz heykeller aracılığıyla görselleştirdi.

"Sanat bir yaşam biçimine dönmeli " diyen Prof. Dr. Kavukçu sözlerine şöyle devam etti:

"Doğayla kurulan ilişki bir ikna sürecidir. Bu projede biz doğayı ikna ediyoruz: 'Gel beraber çalışalım' diyoruz. Bu, insan ve doğa arasında derinlikli bir iletişim boyutudur. Burada sadece insandan insana değil, doğadan insana uzanan bir diyalog var."

Gönüllü desteği: Değişimin Kıvılcımı 

Baksı Kültür Sanat Vakfı'nın kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, projeyi şöyle değerlendirdi:

"Buzun şeffaflığı ve yarattığı nakış, kadına ne kadar da yakışıyor. Bizim nakış kültürümüz hep kadından gelir. Bu projede buz, tıpkı kadınlarımız gibi hem dayanıklılığın hem de inceliğin temsilcisi oluyor."

Hüsame Köklü Kadın Eğitim Merkezi'nin başarısının, toplumun her kesiminden gelecek gönüllü destekleriyle katlanarak artacağını belirten Hüsamettin Koçan, şöyle konuştu:

Yirmi yıl önce Baksı'da bir hayal ile çıktığımız yolda, bugün yeni bir dönüm noktasındayız. Çoruh'un kıyısında yükselen Hüsame Köklü Kadın Eğitim Merkezi, sadece bir bina değil, kadim Anadolu topraklarında yeşeren umudun ta kendisi. Ancak bu yolculukta yalnız değiliz, yalnız olmamalıyız. Nasıl ki bir kilim tek başına dokunmaz, bir nakış tek iğneyle işlenmezse, bu merkez de ancak sizlerin desteğiyle tam anlamına kavuşacak. Her bir gönüllümüz, bu büyük dokumanın vazgeçilmez bir parçası olacak.

Bu toprakların kadim geleneğinde var olan imece kültürünü, modern zamanın ihtiyaçlarıyla buluşturuyoruz. Sizleri, bu büyük dönüşümün parçası olmaya davet ediyorum. Gelin, Bayburtlu kadınlarımızın ekonomik bağımsızlık yolculuğuna ortak olun. Gelin, geleneksel el sanatlarımızı dünyaya açalım. Gelin, bu toprakların hikayesini birlikte yazalım. ” 

Çok katmanlı bir sanat deneyimi

Prof. Dr. Kavukçu, projeyi şöyle değerlendirdi: 

"Bu projede kuşları da sanatın bir parçası haline getirmek istedik. Onların bu mekânla, bu yapıtla kuracakları ilişki, aslında doğa ve insan arasındaki uyumun da bir göstergesi olacak. Her bir yem tanesi, gökyüzünden gelecek misafirlere yazılmış birer davetiye gibi, yeryüzünde sabırla bekliyor.”

Kar Tanelerinden Sanata: Bayburt'ta Bir Kış Masalı

"Kış mevsimi doğanın dinlenme vakti olabilir, ancak sanatın ritmi hiç durmuyor " diyen Kavukçu, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu proje, zorlu hava koşullarında bile tutkuyla üreten kadınlarımızın kararlılığının bir yansıması. Kar altında açan kardelen misali, her bir eserimiz umudun ve direncin simgesi haline geliyor. Soğuk rüzgarlar eserken bile ellerimiz durmadan çalışıyor, çünkü sanatın sıcaklığı içimizi ısıtıyor. Üretirken zamanı unutuyoruz, mevsimlerin ötesine geçiyoruz. Bu deneyim, sanatın dönüştürücü gücünün en somut göstergelerinden biri. Her bir motif aslında kadınlarımızın yaşama ve üretime olan inancının izlerini taşıyor."



Günün öne çıkan haberleri

TIKLAYIN | Kulis: AKP seçim için tarihi belirledi, hedef 360'ı bulup kararı Meclis'te aldırmak

TIKLAYIN | Spor yazarları Galatasaray-Fenerbahçe derbisini değerlendirdi

TIKLAYIN | Gazeteci Ahmet Sever hayatını kaybetti!

TIKLAYIN | Mourinho'nun "maymun gibi zıpladılar" sözü dünya basınında

TIKLAYIN | Tolga Şardan yazdı: Suç örgütü lideri emekli polise parasal yardım yaptı, emniyetten ses yok!

TIKLAYIN | DEM Parti heyeti 3. kez İmralı’ya gidecek: Öcalan'ın çağrıyı hangi yolla yapacağı belli oldu