Magazin

Dizileri senaristleri anlattı

Yeni Aktüel sordu, reyting rekorları kıran dizilerin senaristleri yanıtladı.

05 Kasım 2010 02:00

T24-  Yeni Aktüel sordu, reyting rekorları kıran dizilerin senaristleri yanıtladı. 
'Eyşan' , 'Hasret', 'Feraye' ve 'Şeyma' gibi karakterleri yaratan isimler, kadın karakterlerin bu sezon 'çekeceklerinden'
yola çıkarak dizilerin geleceğini de yorumladı.






'Kılıç Günü'nün Senaristi Süleyman Çobanoğlu: 'Kadın-erkek ilişkilerine ayna tutuyuoruz'


'Kılıç Günü'nde aynı adama aşık iki kadın var. Ama bu bir aldatma değil. Bir ihanet sayılabilir mi, o da tartışılır. İlk aşkı, yıllar sonra, halen evli olan adamın karşısına çıkıyor ve tam da birini öldürecekken elinden tutup götürüyor onu. 'Kılıç Günü' kadın erkek ilişkileri konusunda yüzümüze ayna tutuyor. Tüm dizilerde ve filmlerde katil de vardır, suçlu da... Çünkü bize aslında insanlık komedyası'nın bir kesitini sunarlar.


Dizideki konu bir paylaşım ya da üstünlük sağlama değil; konu bir duygu... Şeyma (Melike Güner) çocuğunun babasını tanıyor. Kocasının abuk bir gönül macerası yaşamayacağını biliyor.


Cansu (Nur Erkul) da ilk aşkını, sevdiği adamı tanıyor. O da Ali'nin sulusepken bir asılmanın içinde olmayacağını düşünüyor. O zaman ne olacak? 'Ayıkla pirincin taşını' denir ya; tüm diziler bunu yapar işte: Pirincin taşını ayıklamak... İşte biz de 'Kılıç Günü'nde aynen bunu yapıyoruz. Pirincin taşını ayıklamaya çalışıyoruz. Ama işler daha da karışıyor.



'Gönülçelen' dizisi Hasret'in (Tuba Büyüküstün) uzun ve çetrefilli yolculuğunu anlatıyor. Çiçekçi kızken hayatı bir anda değişip şarkıcılığa ve sahnelere uzanan bir yola adım atıyor.





'My Fair Lady' filmindeki 'Eliza' karakteriyle 'Hasret' arasında temel benzerlikler var. Bunun yanı sıra, karakterin biraz daha bizden olması için orijinal hikâyede bazı değişiklikler yaptık.


Hasret'in ailesiyle, özellikle de annesiyle olan ilişkisi ve bu çerçevede ürettiğimiz hikayelerle seyircinin karakter ile daha yakın bir ilişki kurmasını amaçladık.


Hasret'i, Murat ile olan ilişkisinde yeni sürprizler bekliyor. Öte yandan, başarılı bir şarkıcı olma yolunda ilerlerken çok zorlu süreçlerden geçecek.


Kısacası inişli çıkışlı ve tansiyonu yüksek günler Hasret'i bekliyor.
 


'Ezel'in senaristleri Kerem Deren ve Pınar Bulut: 'Eyşan, Ezel'in gerçek kimliğini öğrendi ama aşkından vazgeçmedi'






'Ezel' dizisinin ilk bölümünden beri, büyük bir intikam süreci ve aşk üçgenini izledik. Hikayenin esas kızı 'Eyşan' (Cansu Dere) zamanında çok sevdiği erkeğe kurulan komploya adı karışan bir kadın...


Dolandırıcı babası ve hasta kız kardeşi ile çetin bir ilk gençlik dönemi geçirmiş. Aradan yıllar geçse de, geçmişle olan hesaplaşması bitmiyor. Tam bu süreçte, artık zengin bir hayat yaşarken karşısına geçmişi belli olmayan, çok gizemli bir adam çıkıyor: 'Ezel'.


'Eyşan', bu adamın geçmişteki aşkı olan ve bir gazete haberi sonucunda cezaevinde öldüğünü zannettiği 'Ömer' olduğundan habersizdi. Zira artık 'Ezel'in kimliğini öğrendi. Ama 'Ömer'e yine de aşık oldu.


Yeni kimliğiyle belki de daha da ilgisini çekti. Yeni sezonda da ölümcül bir aşk hikayesi devam edecek.



'Unutulmaz'ın senaristi Makbule Kosif: 'Abla ve kardeş arasıdnaki kıskançlık'


Abla-kız kardeş arasındaki kıskançlık, bilindik ve yaygın bir durum. Ablasının aşkından çocuk dünyaya getirmiş bir kadın karakter var. Burada, ikiyüzlü toplum ortaya çıkıyor. İzleyenler istiyor ki, baba anlayışlı olsun ama toplumda, bir babanın bu duruma anlayışlı olması çok zor. Dizide, bunun onaylanmasını istiyorlar. Aslında hikayemizde, mağdur olan abla. Çünkü erkek karakterimiz ablayla evlenecekti.


Dizinin takipçileri kendilerini küçük kız kardeş ve erkek karakterle özdeşleştirdiler. Çünkü bu, hep yaşamak istedikleri bir aşk ve bu erkek, onları asla bırakmaz.



'Bitmeyen Şarkı'nın senaristi Deniz Akçay: 'Feraye toplum içinden bir karakter'


Ben, 'Feraye' (Bergüzar Korel) karakterini ortaya çıkarırken, toplumdaki kadınların önyargılarından yola çıktım. 'Feraye', üvey abisi tarafından tecavüze uğrayarak, hamile kalan bir genç kızken  ailesi ona sahip çıkmıyor ve genç kız evden uzaklaştırılıyor. Yaşı küçük olduğu için iş bulamıyor, paraya ihtiyacı olduğu için en sonunda pavyonda çalışmaya başlıyor.


'Feraye' karakterinin yaşadığı süreç aslında bize toplumun ikiyüzlülüğünü gösteriyor. Urla üzerinden, Türkiye'nin geneliyle ilgili bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Hiç tanımadığı insanlar onu etiketlemeye devam ettikçe daha da göze batıyor. İlerleyen bölümlerde, ilçede karakterimizin tanınmasının ardından, kadınların değişimlerine tanık olacağız.


Aslında bu değişimi 'Çikolata' filmindeki Juliette Binoche'un ve kasaba halkının onu tanıdıkça yaşadığı süreç gibi olacak.