Yaşam

Diyanet'ten fetva: Taşıyıcı annelik yöntemi zina unsurları taşır

Diyanet'in fetva kurumuna 'Tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olmak caiz midir?' sorusu yöneltildi

22 Mart 2015 13:51

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı, ilişki ile gebeliğin mümkün olmadığı durumlarda başvurulan "Taşıyıcı anneliğin" İslam dini açısından uygun olmadığını; nikahlı olmayan kişiler arasında başlayıp sonuçlamayan tüp bebek uygulamasının, insanlık duygularını rencide etmesi ve zina unsurlarını taşıması sebebiyle caiz olmadığını açıkladı.

Diyanet İşleri Başkanlığı’na ait, ’Fetva mercii’ olarak işlev gören, ‘Dini Soruları Cevaplandırma Platformu’na, ‘Tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olmak caiz midir?’ sorusu yöneltildi.

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı, bu konuda 5 Ocak 2012 tarihinde kadın veya erkekteki ‘bir kusur’ nedeniyle, ‘Tabii ilişkiyle gebeliğin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı’ durumlarla ilgili karar verdiğini hatırlattı. Bu kararda, "Döllendirilecek yumurta ve sperm, her ikisinin de nikahlı eşlere ait olması, yani bunlardan herhangi biri yabancıya ait olmaması; Döllenmiş olan yumurta, başka bir kadının rahminde değil de yumurtanın sahibi olan eşin rahminde gelişmesi; Bu işlemin, gerek anne, babanın; gerek doğacak çocuğun maddi, ruhi ve akli sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisinin olmayacağı tıbben sabit olmak şartıyla tüp bebek yöntemine başvurmakta bir sakınca yoktur" denildiği belirtildi. Bu konuda verilen fetvanın sonunda, şu ifadeler yer aldı:

"Fiilen nikahlı olmayan kişiler arasında başlayıp sonuçlamayan tüp bebek uygulaması, insanlık duygularını rencide etmesi ve zina unsurlarını taşıması sebebiyle caiz değildir."

 

‘İçilmesi haram alkol temizlik maddesi olarak kullanılabilir’

 

Din İşleri Yüksek Kurulu ‘Alkolün temizlikte kullanılması caiz midir?’ sorusuna verdiği fetvada alkollü içeceklerin tüketilmesinin İslam dininde kesin olarak haram kabul edildiği vurgulanırken, şöyle devam edildi:

"Bunlar necis oldukları için kullanılmaları da caiz değildir. Dolayısıyla elbise ve beden üzerine dökülmeleri halinde yıkanmaları gerekir. Zira üzerine şarap, şampanya, rakı, konyak ve benzeri alkollü bir içki dökülmüş olanlar bunları yıkamadıkça namaz kılamazlar. İçmek için değil de, temizlik amacıyla üretilmiş olan alkollü maddelerin içilmesi haram olmakla birlikte, temizlik maddesi olarak kullanılması caizdir. Bu nedenle, namaz kılmadan önce bu ürünlerin sürüldüğü yerlerin yıkanması gerekmez."