Politika

Diploması iptal edilen İmamoğlu: Herkesin kazanılmış hakları tehlikede, seçme hakkınızı bile elinizden alabilirler; ben aslanlar gibi koşmaya devam edeceğim

"Hükümetin baskısı altında öyle bir yapı var ki; adil kararlar çıkacağına inancım yok"

18 Mart 2025 19:49

T24 Haber Merkezi

Hakkında yürütülen 'evrakta sahtecilik' soruşturması kapsamında 31 yıl önce aldığı üniversite diploması İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından iptal edilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Bugün diplomanın iptali umurumda değil, önemli ama esas umrumda olan; ülkede herkesin kazanılmış hakları tehlike altındadır. Bu akıl, bu milleti gerçekten tehdit eden akla dönüşmüştür, herkesin elinden her şeyi alabilirler, malını, mülkünü, mülkiyet hakkını, eğitim hakkını, seçilme hakkını, seçme hakkını, her şeyi elinizden alabilirler. Seçme hakkınızı da elinizden alabilirler" dedi. "Kendimi milletime emanet ediyorum” diyen İmamoğlu, “Ne yapacaksın Ne yapacaksın diyorlar, aslanlar gibi koşmaya devam edeceğim. Asla geri durmak yok. Bugüne kadar bin koşuyorsam, milyon koşacağım. Tahmin bile edemeyecekler. Cesaretimi, duruşumu, inancımı, millete olan borcumu, kararlılığımı, ilkelerimi, ülke için nasıl koşacağımı tahmin bile edemeyecekler" diye konuştu. 

İmamoğlu, 23 Mart'ta CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olarak katılacağı ön seçime günler kala, hakkında yürütülen soruşturma kapsamında diplomasının iptal edilmesinin ardından bir vatandaşın evinde katıldığı iftar yemeğinde konuyla ilgili açıklamayı yaptı.

TIKLAYIN - İmamoğlu'nun diploması iptal edildi!

Gökçer Tahincioğlu: İmamoğlu’nun diploması iptal edildi, şimdi ne olacak?

İmamoğlu, "Kamu gücüyle iktidarın ortaya koyduğu engellerle meşru, adil bir zeminde, adil olmayan seçimlerin bundan sonra da olamayacağını gördük. Bu gayrimeşru kararı yargıya taşıyacağız, mücadelemiziz vereceğiz ama artık öyle bir yapı var ki, hükümetin baskısı altında öyle bir yapı var ki... Benim doğru, adil kararlar çıkacağına olan inancım yok. Çünkü her hattı o şekilde kurgulayan bir hükümetle karşı karşıyayız" dedi. 

"Savcılığın baskıları, Ankara'dan aramalar..." 

İmamoğlu'nun açıklaması şöyle:

"2019’da, Sultanbeyli'ye gitmiştim ve bir eve girerken, seçim iptal olmuştu. Ve ‘Eve girme, toplantıya gel’ diye arayanlar olmuştu. Ama biz gene eve girdik, iftarımızı yaptık. Ve seçim iptal olduğunda, ben dedim ki, ‘Bu seçim iptal olmadı. Oldu ama biz yine sandığa gideriz. Ve milletimiz bize hakkımız olanı verir.’ Kat kat fazlasıyla milletimiz, bize hakkımızı verdi.

Bu toprakların en büyük adaleti, 86 milyonun vicdanı. Tarifsiz bir inancım var. Bugün de enteresan bir olay yaşadık. İmamoğlu'nun diploması hukuksuz bir şekilde iptal ediliyor... Hukuksuz bir şekilde. Üniversitenin yetkisi yok ama ateşten mal kaçırır gibi, savcılığın baskıları, yazıları, komedi gidiş gelişler, baskılar, Ankara'dan aramalar... Enteresan. Bugün diplomanın iptali umurumda değil, önemli ama esas umrumda olan, ülkede herkesin kazanılmış hakları tehlike altındadır. Bu akıl, bu milleti gerçekten tehdit eden akla dönüşmüştür, herkesin elinden her şeyi alabilirler, malını, mülkünü, mülkiyet hakkı, eğitim hakkı, seçilme hakkı, seçme hakkı, her şeyi elinizden alabilirler. Seçme hakkınızı da elinizden alabilirler. 

Bundan sonra milletin gücüyle ortaya çıkacak meşruiyetin dışında bir çözümümüz yok bizim. O da milletin gücünün ortaya çıkması. Bunun için büyük bir çaba göstereceğiz. Değil hukuk, kanun devleti bile olmayan bir yerde artık demokratik bir yarış söz konusu değil. Ramazan sofrasında bize neyi konuşturuyorlar, bir kul hakkı yediler... 

"Bugüne kadar bin koşuyorsam, milyon koşacağım" 

Kamu gücüyle iktidarın ortaya koyduğu engellerle meşru, adil bir zeminde, adil olmayan seçimlerin bundan sonra da olamayacağını gördük. Bu gayrimeşru kararı yargıya taşıyacağız, mücadelemiziz vereceğiz ama artık öyle bir yapı var ki, hükümetin baskısı altında öyle bir yapı var ki... Benim doğru, adil kararlar çıkacağına olan inancım yok. Çünkü her hattı o şekilde kurgulayan bir hükümetle karşı karşıyayız. Buna imza atanlar insanlar 50 kişi 100 kişidir toplam. Ama bu 100 kişi, ülkedenin namuslu savcılarını, yargıçlarını, mesleklerini yerle bir etti. İnsanlar ne için yaşıyorlar? Onuru için, namusu için yaşıyorlar. Adalet için yaşıyoruz biz. Allah'tan sonra inandığım tek duygum var: O da milletimizdir. Kendimi milletime emanet ediyorum. Ne yapacaksın diyorlar, aslanlar gibi koşmaya devam edeceğim. Asla geri durmak yok. Bugüne kadar bin koşuyorsam, milyon koşacağım. Tahmin bile edemeyecekler. Cesaretimi, duruşumu, inancımı, millete olan borcumu, kararlılığımı, ilkelerimi, ülke için nasıl koşacağımı tahmin bile edemeyecekler. Adaletsizliği hafızadan sileceğimiz bir sistemi inşa edeceğiz. Hak eden, çalışan kazanacak. Bu ülkeden kaçar gibi gitmecek insanlar. 

23 Mart'ta yapacağımız seçim için 22 Mart'ta Cumartesi Haliç'teyim. Pazar günü 23 Mart'ta da yüz binlerce CHP'li gidip oy verecek. Üye olmayanlar da gidip sırtlarını sıvazlayacak, biliyorum. Bu yapılanın muhatabı Ekrem değildir, milletimizdir. Kazandığınız, elde ettiğiniz ne varsa tehlike altındadır. Allah bu milleti korusun, bu milleti koruyacak düzeni kurma konusunda da var gücümüzle çalışacağız. Milletimize huzurlu, pırlanta gibi bir gelecek diliyorum, bunun için çok çalışacağım."  

TIKLAYIN - Diploması iptal edilen İmamoğlu'ndan ilk açıklama: Bu kararı alanların tarih ve adalet önünde hesap verecekleri günler yakındır!

TIKLAYIN - Mansur Yavaş'tan tarihi karar: 'Cumhurbaşkanlığı adaylığını değerlendirme' kararımı İmamoğlu hukuksuzluğu ortadan kalkana kadar askıya alıyorum!

Ne olmuştu?

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun lisans okurken KKTC'deki Girne Amerikan Üniversitesi'nden İstanbul Üniversitesi'ne yatay geçiş yapmasıyla ilgili 'usülsüzlük' iddiaları yeniden gündeme getirilirken, İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı. 

İmamoğlu, soruşturma kapsamında ifadesi alınmak üzere savcılığa davet edilmişti.

Başsavcılık, İmamoğlu hakkında, üniversite diplomasının sahte olduğu iddiasıyla "resmi belgede sahtecilik" suçundan açılan soruşturma kapsamında İstanbul Üniversitesine gönderdiği yazıda, İmamoğlu'nun diploması dayanak gösterilerek kurulacak iş ve işlemlerin hukuka aykırı olmaması adına gerekli işlemlerin bir an önce yapılmasını istemişti.

İmamoğlu'nun avukatları konuyla ilgili basın toplantısı yapmış, YÖK'ün raporda işaret ettiği "Girne Amerikan Üniversitesi'nin tanınmadığı" kararının detayları anlatılmıştı. Avukat Mehmet Pehlivan'ın anlattığına göre İmamoğlu, 1990 yılında yatay geçiş başvurusu yapmıştı. Pehlivan, YÖK'ün "Girne Amerikan Üniversitesi'ni tanımama kararını" 1991 yılında aldığını, ilerleyen yıllarda da yürürlüğe koyduğunu belirtmişti. 

Pehlivan, "Biz olan hukukla değil, yaratılmak istenen algıyla mücadele ediyoruz. Yatay geçiş başvurusunun yapıldığı tarihte tanıma ve denklik işlemlerinin yasal mevzuatta bir karşılığı yok. YÖK'ün tanıma ve denklik işlemlerinin yasal bir dayanağa kavuşması ancak 14 Temmuz 1996 tarihli RG'de yayımlanan yönetmelikle olmuştur. YÖK'ün tanıma ve denklik kuralı, İmamoğlu'nun yatay geçiş müracaatından 6 yıl sonra getirilmiştir. 6 yıl sonra getirilen bir kuralı geriye yürütmeyi hukukla açıklamak mümkün değildir" açıklamasını yapmıştı.

Eski Danıştay Üyesi ve İdare hukuk Profesörü Ali Uzun da "İdare hukuku açısından 34 yıl önce yapılmış bir yatay geçişin ve sonrasındaki diplomanın şimdi geri alınabilmesi ve iptal edilebilmesi hukuken mümkün değil" demişti.

18 Mart'ta diplomadaki durumu görüşmek üzere toplanan İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu, İmamoğlu'nun 31 yıl önce aldığı diplomasının iptal edildiğini duyurdu. İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 28 kişinin diplomalarının "yokluk" ve "açık hata" gerekçeleriyle geri alınmak suretiyle iptaline karar verdi.

İmamoğlu ilk açıklamasında, İstanbul Üniversitesi yönetiminin böyle bir kararı alma yetkisi olmadığını, kararı işletme fakültesinin alabileceğini ifade ederek, "Bu kararı alanların tarih ve adalet önünde hesap verecekleri günler yakındır" dedi.

İmamoğlu'nun avukatları ise İstanbul Üniversitesi Yönetimininin yetki gaspı yaptığını ifade ederek, "Bu karar yok hükmündedir. Üniversite Yönetim Kurulu bu kararı alamaz. Fakülte yönetimi alır. Kazanılmış hukuka uygun hakkın geri alınması mümkün değil. Usule uygunluk gereği işletme fakültesi yönetim kurulu karar alması gerekirdi" dedi.

Eski Danıştay Üyesi Prof. Uzun: İdare hukuku açısından 34 yıl önce yapılmış bir yatay geçişin ve diplomanın şimdi geri alınabilmesi ve iptal edilebilmesi mümkün değil