Ermenistan'ın başkenti Erivan'da Ermenice, Kürtçe ve Türkçe ezgiler birbirine karıştı. Ermeniler, Anadolu ezgilerini, 'Kardeşlerimizi özlemiştik,' diye karşıladı..
Sabah gazetesinde Müjgan Halis imzasıyla yayımlanan habere göre; Kardeş Türküler ve Sayad Nova müzik grubu, Cuma akşamı Ermenistan'ın başkenti Erivan'da verdikleri ilk konserde, Ermenistanlıları Anadolu ezgileriyle buluşturdu.
Erivan Opera binasındaki Aram Haçaduryan salonunda yapılan konseri, yaklaşık bin kişi izledi. Artık ikisi de aramızda olmayan Ermeni aydını Hrant Dink ile Kürt yazar Mehmed Uzun'un Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda yapılan Mahlemize Âşık Geldi etkinliğinde aralarında geçen bir konuşmadan yola çıkılarak yapılan organizasyonla, iki müzik grubu da ilk kez Ermenistan'a ayak basmış oldu.
Dink'in Uzun'a söylediği 'Ermenice, Kürtçe, Türkçe türkülerin Erivan'da söylenmesi özlemi'ni hayata geçirmek ve iki halk arasında barış kültürünü biraz daha yeşertmek amacıyla yapılan konser, Erivan sokaklarında billboardlarla, afişlerle duyuruldu. Ermenistan'da yaşayan Türklerin, Kürtlerin de büyük ilgi gösterdiği konsere; Türkiye'den de gelen pek çok seyirci vardı. İki müzik grubuna Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu dans grubu da, Anadolu'nun çeşitli yörelerinden canlandırdıkları danslarla eşlik etti.
Ermeni medyasından ilgi
Konser için çarşamba gecesi Erivan'a gelen müzisyenler, provalarla geçirdikleri uzun saatlerin yanı sıra, Erivan'ı ve yakınlarındaki merkezleri de ziyaret ettiler. Ermeni yayın organlarının büyük ilgi gösterdiği sanatçılar, pek çok televizyon programına katılarak, konserle eylül ayında futbol vesilesiyle iki halk arasında oluşan yumuşamayı, bu kez de müzikle geliştirmek istediklerini anlattılar.
Kardeş Türküler'in 12 müzisyenle, Sayad Nova'nın 38 müzisyenle çıktığı sahnede 50 kişilik inanılmaz bir koro oluşturan sanatçılar; Türkçe, Ermenice, Kürtçe, Arapça, Romanca, Lazca türkülerde zaman zaman birbirlerine vokal de yaptılar. Konserde en büyük ilgiyi Michael Paul Elison'un bestelediği Güvercinleri Vurmazlar, Vedat Yıldırım'ın bestelediği Aghtamar ve Sayad Nova'nın seslendirdiği Hambardzman Yerkushabti şarkıları gördü. İki müzik grubu ertesi gün de, Vanadzor'daki Charles Aznavour Kültür Merkezi'nde ikinci konserlerini verdi.
Konserden izlenimler
* Gerard Bogosyan (65): Çok iyi bir konserdi. İki halk eskiden çok iyi anlaşırdı, bizim devletlerle işimiz yok. Niye şimdiye kadar birlikte şarkılar söylenmediğini ise bana sorma.
* Deniz Özden: Bu konser için İstanbul'dan Batum'a, Batum'dan Tiflis'e, Tiflis'ten de Erivan'a geldim. Doğrudan bilet bulamadım. Erivan'ı çok beğendim, bu konser olması gereken bir şeydi. Biliyorsunuz bu Hrant Dink'in vasiyetiydi, çok anlamlıydı. Bence artık kapı da açılmalı. Zaten gördüğümüz kadarıyla birçok Türk malı el altından satılıyor, bence artık bunun yasal olarak yapılmasında ve yaygınlaşmasında yarar var. Biz üç kişi geldik.
* Ebru Karaibrahimoğlu: Bu konser çok parlak ve çok dahiyane bir fikirdi.
* Yevart Karayan: Olması gereken bu değil miydi? Kardeşini 10 sene görmeden, onu ne kadar özlersen, biz de bu ezgileri o kadar özlemiştik. Alkışlamıyorsak, ağlamak istediğimizdendir bundan emin olun. Kapalı bir kutuyu izler gibi izledik, Anadolu ezgilerini. Ben 20 kilometre uzaktaki bir köyden bu soğukta bu konser için geldim.
* Keti Kundakcıyan. Benim anam babam Adanalıdır, ben Halep'te doğdum. Adem'den Havva'dan bakarsak, ne dinler var, ne milletler, ne düşmanlıklar. Devletler birbirini dürtüklemezlerse milletler dövüşmezler, savaşlar olmaz. Ben çok kez geldim İstanbul'a. Bu konserde dostluk vardı, kardeşlik vardı, türküleri dinlerken sanki gökyüzüne uçtum, geri geldim.
* Osman Kavala: Konser çok canlıydı ve Ermenistanlılar tarafından da çok olumlu karşılandı. Başta birtakım teknik arızalar olmasına rağmen hem Sayad Nova hem Kardeş Türküler bence çok iyi bir performans gösterdiler.
'Hrant Abi’ye sesimizi taşıdık’
* Feryal Öney (Kardeş Türküler'in solisti): Burada katıldığım bir televizyon programında bana, 'Annen seni gavurların arasına gönderirken kızmadılar mı,' diye bir soru sordular bana. Ben de şöyle bir yanıt verdim: 'Bu işe ilk başladığım zaman Ermenice, Kürtçe söylediğim için ailemle çok çatışma yaşadım. Ama bir süre sonra tüm Türkiye gibi ailem de sempatiyle bakmaya başladılar. Normalleşmeye başladı her şey.' Bugünkü gösteri de çok duygulandım, bir kez daha birlikte yaşanabileceğinin ipuçlarını seyirci verdi. Biz zaten o niyetle gelmiştik ama bizi nasıl bir seyircinin beklediğini bilmiyorduk, itiraf etmek gerekirse biraz gergindik. Ama çok mutlu ayrıldık, bu kadarını da beklemiyorduk. Keşke Hrant abi yaşarken yapabilseydik, ama eminim ona sesimiz gitmiştir.
* Kayuş Çalıkman Gavrilof (Sayad Nova): Genç orkestra şefi Melikcan Zaman'ın yönettiği Sayad Nova korosu, İstanbul Ermenilerinin oluşturduğu amatör bir müzik korosu. Konseri ilk başlarda heyecanımdan idrak edemedim. İlk başta seyirciyi donuk buldum ama sonra anladım ki neyle karşı karşıya olduklarını bilmiyorlardı. Çok yabancı oldukları bir şeydi. Azeri ezgilerine tepki göstermeden coşkuyla katıldıklarını gördüm. Orası bir filarmoni salonuydu ve bu insanlar klasik müzikle yetişmiş insanlar. Böyle bir salonda La ilâhe illallah, Ya medet gibi nağmelere ne tepki göstereceklerini bilmiyordum açıkçası. Ama en büyük alkışı o şarkılar aldı. Şunu fark ettim, biz Ermenistanlı seyircilere alkışı öğrettik.