Anayasa Mahkemesi’nin 10 üyesinin AKP’nin, laikliğe karşı eylemlerin odağı olduğu tespitine, türban düzenlemesi ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, "Türban, velev ki siyasi simge olsun" sözlerinin en önemli delil olduğu belirlendi. Mahkeme, tek oylamayla tarihi kararı verdi.
En hafif ceza
Bir oy farkla kılpayı kapatılmaktan kurtulan AKP’nin, Başkan Haşim Kılıç dışındaki 10 üye, Anayasa’ya göre "AKP laiklik karşıtı eylemlerin odağı" haline geldi görüşünde birleşince, ikinci bir oylama yapılmaksızın CMK’ya göre hazine yardımından kesme cezası verildi. Bu karar, CMK’nın 229. maddesindeki, "Aleyhe oy kendisine en yakın oya eklenir" hükmüne dayandırıldı. Kapatma kararı verilmediği için 6 oy hazine yardımından kesme yönünde oy kullanan 4 üyenin oyuna eklendi. Böylece, 10’a karşı bir oyla, 1/2 oranında hazine yardımından kesme cezası çıktı. Bu verilebilecek en hafif ceza oldu.
6 üye karşı oy yazacak
Heyet dün oylamadan önce AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelip gelmediğini tartıştı. Müzakere bitince Başkan Kılıç, oylamaya geçti. "AKP’nin kapatılmasın" diyen tek üye olan Başkan Kılıç, karşı oy yazacak. Gerekçe en kısa sürede yayımlanacak.
AKP’nin kapatılması yönünde oy kullanan altı oy, hazine yardımını kesme yaptırımına katılmadıklarını ısrarla belirterek, oylarının "kapatma" olduğunun altını çizdiler. Kapatma isteyen altı üyenin itirazları gerekçeli kararın karşı oy bölümünde yeralacak.
AKP, açık ve yakın tehlike
Bu üyeler, AİHM kararları, Venedik kriterlerine de dayanarak, "İktidar partisi olarak AKP, laik rejim için açık ve yakın tehlikedir; kapatılmalıdır" görüşünü savundular. Bu üyeler, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, "Velev ki, türban siyasi simge", AKP iktidarının üniversitelerde türban başta olmak üzere, milli eğitim sisteminde yaptıkları icraatları, kadrolaşmanın kapatma delili olduğunu savundular.
Deliller yeterli
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün gönderdiği genelge de deliller arasında tartışıldı. Kapatma yönünde oy kullanan üyeler, "AKP, her türlü yasayı çıkaracak Meclis çoğunluğuna sahiptir. İddianamedeki, İran örneği ve Türkiye’nin şeriat devletine dönüşme tehlikesi gözardı edilemez. RP-FP kararları ile karşılaştırıldığında AKP’nin kapatılmasına yeterli her türlü kuşkudan uzak, somut ve inandırıcı kanıt mevcuttur. AKP’nin, toplumu, dindar olanlar-olmayanlar diye ikiye ayırmaya başladığı, ülkenin laik hukuk yapısını aşamalı olarak yeniden biçimlendirip yönlendirmeye çalıştığı, rejimin ve cumhuriyetin geleceğini tartışmaya açtığı iddiaları dosya ve ekleriyle kanıtlanmıştır" görüşünü savundular.