Cüneyt Özdemir'in "Cinayeti kör bir balıkçı bile görmüyor" başlığıyla yayımlanan (5 Şubat 2012) yazısı şöyle:
Cinayeti kör bir balıkçı bile görmüyor
Taksim’de yıllar önce yıkılan bir topçu kışlasını neden yeniden yapıyoruz? Aramızda bu soruya mantıklı cevap verebilecek kimse var mı? Asırlık ağaçları keserek yani şehrin ortasındaki tek yeşil alanı da yok ederek taş yığını bir kışlayı getirip şehrin ortasına kondurmanın tek bir nedeni olabilir: RANT. Birileri Topçu Kışlası adı altında Taksim’in ortasına alışveriş merkezi dikecek. Güya içine galeri yapılacakmış. Duyan da Taksim Meydanı’nda tek eksiğimiz galeri zanneder! Bir alışveriş merkezi işte böyle pazarlanıyor. İstanbul’un nasıl bir şehir olduğunu anlamak için Atatürk Havalimanı’na inişe geçen bir uçağın penceresinden bakmanız yeterli. Binalar, binalar, binalar... Bir avuç yeşil alan bile yok. Gezi Parkı, Taksim’in ortasında pek de iyi kullanılamayan tek yeşil alan. Burayı daha da yeşertip ağaç dikeceklerine, şu günlerde ağaçları işaretlemişler kesmeye hazırlanıyorlar. Taksim Meydanı’nın yeni siluetine dair fotoğraflar yayımlandı. Sadece yayalara ayrılacağı söylenen Taksim Meydanı’nın bu yeni halini gördünüz mü? Tam bir beton dünyası. Tek bir ağaç bile yok. Taş deyip geçmeyelim! İsterseniz bir İstiklal Caddesi’ne çıkıp yürümeyi deneyin, daha bir iki yıl önce yenilenen kaldırım taşlarına ayağınız takılmadan bakalım kaç adım atabileceksiniz? Taksim’de trafiğin yeraltına indirilmesi, otobüslerin son duraklarının kaldırılması ne kadar iyiyse meydana yapılacak ‘Topçu Kışlası Alışveriş Merkezi’ fikri de o kadar kötü. Fikir demeyelim, bunun adı düpedüz bir şehircilik cinayeti. Hepimizin gözleri önünde işlenecek bir cinayet!