Parti başkanlığını Cem Özdemir ile birlikte yürüten Roth, konuyla ilgili olarak partisinin kalkınma politikası sözcüsü Ute Koczy ile birlikte yaptığı yazılı açıklamada, Ilısu Barajı inşa çalışmalarının hızlandırılmasının mevcut sözleşmelerin ihlali anlamına geldiğini savunarak, "Türkiye, bu tutumuyla sorumsuz bir şekilde hiçbir anlaşmayı dikkate almadığının son örneğini göstermiş oldu" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin, iki yıl süreyle yöre halkının başka bölgelere yerleştirilmesi konusunu, ayrıca ekolojik ve sosyal standartları göz ardı ettiğini öne süren Roth, Türkiye'nin şimdi de inşa kurallarına uymadığını iddia ederek, projeyle ilgili devlet güvencesi veren Almanya, Avusturya ve İsviçre'den bu nedenle ekim başında uyarı niteliği taşıyan "Mavi mektup" aldığını kaydetti.
Devlet güvencesini iptal çağrısı
Alman hükümetinin, devlet güvencesini iptal etmesi çağrısında da bulunan Roth, kriterlerin ihlal edilmesine karşı daha açık bir tutumun sergilenemeyeceğini belirtti.
Roth, Türkiye'ye tanınan iki aylık sürenin sona ermesinden sonra Alman hükümetinin, Türk hükümetine yine de "yeşil ışık" yakması durumunda, bunun ekonomik çıkarların bir kez daha sosyal ve ekolojik çalışmaların önünde tutulduğunu göstereceğini savundu.
Almanya'da Ilısu Barajı projesinin durdurulması için faaliyet gösteren "GegenStrömung" (karşı akıntı) adlı çevre örgütü temsilcisi Heike Drillisch de, projeyle ilgili olarak yoğun çalışmaların başladığını belirterek, "Türkiye'nin bu çalışmalarla Avrupa ülkelerini kışkırttığını ve kendilerini dikkate almadığını gösterdiğini" iddia ederek, Alman hükümetinin de devlet güvencesini iptal etmediği takdirde güvenilirliğini yitireceğini söyledi.